BIST 9.525
DOLAR 32,57
EURO 34,71
ALTIN 2.490,97

Neden düşman olurlar MHP'ye!..

Devlet Bahçeli düşmanlarının saldırganlığının nedeni MHP’nin  gücünün oy oranı ile ölçülemeyeceğini artık iyice bilmenin dayanılmaz acısıdır.Çünkü MHP siyasi partiden daha fazlasıdır!..

MHP lideri Devlet Bahçeli sürekli baskı ve saldırı altında, tahrik ediliyor!

Peki neden!..

Halbuki!

Ülkeyi MHP yönetmiyor…

Halbuki!

Ana muhalefet partisi MHP değil…

Halbuki!

MHP’nin TBMM’deki konumu belli…

Meseleyi anlayın işte!

Son yazılarımda yazmıştım. MHP’nin  gücünün oy oranı ile ölçülemeyeceğini bilmenin dayanılmaz acısını yaşıyor Devlet Bahçeli düşmanları!..

Devlet Bahçeli’ye rağmen oyun kuramamanın  ezikliğini yaşıyorlar…

Bugün eğer;

CHP, İYİ Parti, HDP, SP…

FETÖ, PKK…

ABD, İngiltere, AB vs..

Eğer Türkiye üzerindeki emellerine ulaşamıyor, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde ‘Bağımsız Türkiye’ inşa ediliyorsa, bunda hiç tartışmasız MHP lideri Bahçeli’nin dağın arkasındaki tehlikeyi görerek yaptığı hamlelerle Erdoğan’a verdiği destek önemli rol oynuyor!..
 
Çünkü  Brüksel’den, Beyaz Saray’dan değil Türk devletinden emir alan bir parti ve lideri  gerçeği var!
 
MHP'yi sevmeyenler aslında Türk Milliyetçilerini sevmezler!..

HDP ile kolkola giren  CHP'nin altı okunda yer alan Milliyetçiliğin "M"sini adeta yok etmişler!..

Yani...

MHP hiçbir gün siyasi emellerine ulaşmak için küresel aktörlerin, iş dünyasının, medyanın piyonu olmadı!..
 
O nedenle de bu ülkede iş dünyasının, medyasının, yazarlarının, anket şirketlerinin, küresel aktörlerin işine gelmediği bir parti ve bir lider gerçeğidir MHP, Türkmen Beyi Devlet Bahçeli…
 
Unutulmadı ki…

Devlet Bahçeli’yi devirip MHP’yi ele geçirememenin, dolayısıyla Tayyip Erdoğan’ı devirememenin hayal kırıklığını yaşayan iş dünyasında  bir kesiminin Meral Hanım’ın parti kurmasında destek vermesi nedendi? 

 Devlet Bahçeli’ye düşmanlık?

Peki neden
 
Kullanamamanın…

Devşirememenin…

Hizaya çekememenin…

Yönetememenin…

Eğememenin…

Tehdit edememenin…

Talimat verememenin…

Sim kartları yapamamanın…

Ezikliğidir bu!..
 
Şöyle bir bakın…

MHP örnektir!..

Türk siyasetinin ilkelerinden taviz vermeyen en omurgalı duruşuna sahip olan, asla 'dün dündür bugün bugündür' anlayışına bürünüp 'bukalemun' olmayan, tüzüğü yüzde yüz yerli ve milli olan bir siyasi partiden fazlasıdır.

                                                      *

Şöyle bir bakın!..

Kimsenin rant ile işi olmaz!

Siyasi kimliklerini devlet makamlarında kullananlar olmaz..

Makam ve mevki için mücadele eden olmaz!

İhale peşinde koşan çıkmaz!..

HDP’li ile yan yana geleni göremezsiniz!..

Zevki sefa süreni gördünüz mü?

Ya ABD ve AB’ye umut bağlayanı!..

Peki..

AB fonlarından destek alan bir MHP'li Belediye gördünüz mü?

Ya…

MHP'de oy devşirmek için her yolu mubah sayan var mı?

Bir tane parti yöneticisinin yakınları için ihale veya makam vs. istediğini gören var mı?

Peki sahip oldukları belediye başkanlıklarını arpalık olarak gören var mı?

‘AK Parti bize muhtaç, istediğimizi yapmak zorundalar’ anlayışı ile bakanlıklar kapısına dayanan var mı?

Bulamazsınız!

Varsa söyleyin!..

Gören olursa bilsin ki o  gördüğünüz yarın MHP’de yoktur…

Zaten öyle olmuyor mu?

Son ihraç edilen 7 kişi bunun belgesi değil mi?

MHP benzemez hiç bir siyasi partiye!.

İhanete, nankörlüğe, satılmışlığa  kralı olsa  asla prim tanınmaz MHP'de!..

MHP'de omurgalı  duruş gösterenler siyaset yapar!..

Lidere sadakat şeref meselesidir!...

MHP'de siyaset yapmayı her baş, her omuz taşıyamaz!..

                                                     *

Başbuğ Türkeş’ten Bilge lider Devlet Bahçeli’ye uzanan yolda MHP siyasi partiden çok daha fazlası olmuştur hep!..

MHP tüzüğünün kırmızı çizgisi;

Türkiye Cumhuriyeti Devleti Anayasasının kırmızı çizgileridir.

Dedim ya...

MHP bir partiden çok daha fazlasıdır!..

Çünkü  öncelik  ne olursa olsun  milletin oyunu almak değil, öncelik ülküdür, siyasi ahlak, Milli ve Manevi değerlere saygı,  Devlete, Vatana sadakat, Millete hürmet, Bayrağa aşk  ve Türkçe yaşamaktır!..

Liyakat deriz ya!

Türk siyasetinde gerçek liyakat aslında MHP’de vardır…

Belli etmemelerine bakmayın!..

Her birinin CV’ sine bakın anlarsınız…

Devlet Bahçeli liderliğindeki parti yönetiminde
ekonomiden ticarete, dış politikadan sanayiye kadar her alanda kendilerini mükemmel yetiştirmiş bir ordu göreceksiniz!

Belki çok kimse onları enine boyuna tanımaz!

Çünkü şov yapmazlar…

Reklamdan uzak dururlar…

                                                      *

Şöyle bakıyorum…

Ömrünü  ülkücü harekata adayan Semih Yalçın Hoca’dan

Feti Yıldız başkana… 

İzzet Ulvi Yönter’den Sadir Durmaz’a…

İsmet Büyükataman’dan İsmail Özdemir’e…

Bir bakın...

Vatan dışında derdi olan var mı?

Keza…

TBMM Grubu…

TBMM Başkan Vekili Celal Adan bir devlet aklıdır…

Grup başkan vekilleri Erkan Akçay, Levent Bülbül nerede ne zaman konuşacağını bilerek her daim  meclis grubunda Türk milletinin sesidir…

Allah aşkına bir bakın...

Siz hiç bir yöneticinin, milletvekillerinin  herhangi bir olumsuzluğun içeresinde olduğunu gördünüz mü?

Her birinin kavgası Türk devletinin kırmızı çizgileri için olmuştur…

Yani bütün parti yönetimine, grup başkan vekillerine, milletvekillerine kadar her birine bakın!..
 
Öyle üst geçitlere sözde “Projeye evet, ranta hayır” diye pankart asıp ittifakın belediye başkanlıklarından rant kapanların partisi değildir MHP…
 
Çünkü;

MHP vatan cephesidir…

Ülkü Ocakları o cephenin yarınlardır...
 
İşte onun için küresel güçlerin değirmenine su taşımaktan geri durmayanlar karşılarında her daim  Devlet Bahçeli’yi gördükleri için  düşmandırlar.!

                                                   *

MHP’ye, Devlet Beye  ve Ülkü Ocaklarına ‘kavgacı’ diyorlar ya…

Evet kavgacıdırlar!...

Amma velakin onların  kavgası vatanı ve milleti bölmek isteyenlerledir…

Bir düşünün!..

MHP yok, Erdoğan devrilmiş!..

Devlet yönetimi  bugünkü  gayri muhalefetin elinde!..

HDP iktidar ortağı olmuş!..

Doğu ve Güneydoğu HDPKK'nın yine oyun sahası olmuş!..

Demirtaş serbest kalmış!...

FETÖ'ye af çıkmış!..

ABD'nin emir kulu olunmuş!..

Ne gerek kalmış İHA, SİHA' ya!..

(Onların sözleri değil mi bunlar)

                                                      *

Bakın…

Üstat Necip Fazıl'a sormuşlar

“Anlat bakalım üstat kimdir bu Ülkücüler?”

O da cevap vermiş;
 
“Allahsızın nefret…

Namussuzun dehşet…

Yüreksizin heybet…

Başıboşun mihnet…

Devrimbaz'ın zulmet…

Eyyamcının şirret…

İnmelinin sıklet…

Anarşistin devlet…

Komünistin illet…

Sandığı ve tanıdığı İslam'ın nurunu Türk'ün altın kabında parlatan muhterem insanlardır.”
 
İşte bu nedenle sevmezler MHP’yi…

İşte bu nedenle karşıdırlar Ülkü Ocaklarına…

İşte bu nedenle saldırırlar Devlet Bahçeli’ye…

Varsın saldırsınlar!...

Derler ki;

"Kurtlar ulumadıkça köpekler susmaz. Köpekler ürese de Kurt’lar korkmaz…!"

İşte korkmuyor!..

Türkmen Beyi Devlet Bahçeli!

Anlamlı bir duvar yazısı ile yazımızı noktalayalım...

İşte bunun içinde sevmezler Ülkü Ocaklarını...