BIST 9.680
DOLAR 32,43
EURO 34,43
ALTIN 2.489,72

Maaş Promosyonunda Rakamlar Havada Uçuşuyor!

Bankalar şirketlere çalıştırdıkları işçilerinin maaşlarını kendileri üzerinden ödemeleri için hava parası ödemesi yapıyor. Buna “maaş promosyonu” deniyor! Genelde 3 yıllığına yapılıyor promosyon sözleşmeleri… Bankalar da bunun karşılığında bir “hava parası” ödemesi yapıyor işverenlere yada işçilere…

Bankalar şirketlere çalıştırdıkları işçilerinin maaşlarını kendileri üzerinden ödemeleri için hava parası ödemesi yapıyor.

Buna “maaş promosyonu” deniyor!

Genelde 3 yıllığına yapılıyor promosyon sözleşmeleri…

Bankalar da bunun karşılığında bir “hava parası” ödemesi yapıyor işverenlere yada işçilere…

Bankaların buradaki avantajı şu: Hem işçiler müşterileri oluyor hem de işveren ödemelerini anlaşılan banka üzerinden yaptığı için finansal kazanç elde ediyorlar…

Dahası TL mevduat kotalarını doldurabiliyorlar…

Yani bu işten banka karlı çıkıyor.

İşveren ve işçiler de mali avantaj elde etmiş oluyor…

 

***

Geçtiğimiz yıla kadar promosyonlar yıllık bin-iki bin lira civarında idi…

Ama günümüzün hiperenflasyonist ortamında işçi ve emeklilere ödenen bin-iki bin TL banka promosyonları komik kaldı.

Daha geçen yıla kadar 3-4 bin TL üç yıllık promosyon anlaşması için makul bir rakam görünürken şimdi kuşa döndü…

Bankaların paraya ihtiyacı olan günümüz ekonomik ortamında promosyon rakamları uçtu!

Emekliler için 8 bin TL promosyon veriyor bankalar…

Çalışanlar içinse bankalar 20 ile 50 bin arasında maaş ödeme promosyonu anlaşmaları yapmaya başladı.

Yıllık bazda 8-9 binden aşağı verilmiyor, tüm çalışanlarınız asgari ücretli olsa dahi.

Üç yıllıkta 20-25 bin TL ödeme yapılıyor.

Hatta yüksek ücretli maaş ortalaması olan işçilerin çalıştığı işyerlerinde 30-40 bin civarında üç yıllık için promosyon ödemesi yapılıyor…

 

***

Bazen henüz önceki üç yıllık promosyon sözleşmesi bitmemiş olan işverenler var.

Bunlar sözleşmenin bitmesini beklemek zorunda değil. Birçok bankadan promosyon teklifi almak ve mali avantaj elde etmek mümkün!

Zira promosyon avantajı anlamı bir kalem oldu artık!

Önceki promosyon ödemesinin farkını yeni banka karşılıyor, bin-iki bin lira ödemesi karşılayıp üstüne 15-20 bin ödüyor işçi başına…

Bu yüzden tüm işverenlere tavsiyemiz promosyon sözleşmelerini gözden geçirmesi ve yenilemesi… En azından farklı birden çok bankadan promosyon teklifi alması.

Eğer önceki sözleşmede ağır cezai şartlar yok ise tabii…

Bazen cezai şart üzerine bile epey bir avantaj elde etmek mümkün…

Es geçmeyin derim!

 

***

Bu dönemde maliyeti artırmadan çalışan memnuniyetini artırmak isteyen tüm firmalara bankalarını değiştirip işçilerine promosyon kazandırmalarını tavsiye ederim.

Zira bu enflasyonist ortamda tüm işçiler kaybediyor…

İşçinin maaşı geçen yıl kaç asgari ücret ediyorsa bu yıl daha az asgari ücret ediyor.

İşçi maaşları asgari ücrete yakınlaşıyor.

Yüksek zam yapsanız bile maaşlar enflasyona eziliyor!

Bu ortamda işçinin işyerine bağlılığını artırmak için prim, ikramiye, yakacak yardımı, yemek yardımı, promosyon gibi yan ödemeleri artırmak lazım…

Ki çalışan “maaşım düşük olsa da yan ödemelerim var, sosyal haklarım var” desin, işyerine bağlılığı güçlensin.

Yetişmiş personeli, kritik işçiyi kaybetmemek önemli…

Zira, “Büyük İstifa Dalgası” en çok da işyerlerine ve işverenlere zarar veriyor. Gidenin yerine gelecek personelin maliyeti de şirketteki deneyimi ve hafızayı kaybetmenin maliyeti de çok yüksek…

O yüzden de yetişmiş personeli tutmak önemli bu ortamda…

 

***

Ha tabi, işverenin promosyonu işçiye vermesi zorunlu değil…

Geçtiğimiz günlerde Meclis’e bu yönde bir önerge verdi CHP ama, kabul edilmedi.

Yani yasal olarak şuan tercih işverenin: İsterse promosyonu kendisi kullanabileceği gibi bankayla anlaşma yaparak ticari kredi limitinin artırılması yada imza karşılığı kredi limiti açılması için de kullanabiliyor.

Zira promosyonda işveren ile banka arasında anlaşma yapılıyor.

İşçi de işveren hangi banka ile çalışıyorsa onu tercih etmek zorunda…

“Promosyonu bana niye vermiyorsunuz” diyen bazı işçiler olabiliyor, işveren burada tercih hakkına sahip.

Yani burada tercih işverene bağlı…

Ha, eğer daha önce promosyon ödemeleri işçiye ödeniyorsa bunun değiştirilmesinin iş koşullarında esaslı değişiklik oluşturmamasına da dikkat etmek gerekiyor. Onu da not edelim…

 

***

Ancak tavsiyemiz şu: Eğer promosyonu işçilerine ödeyecek iseniz ödemeyi şirketiniz üzerinden yapmamanız.

Bankaya personel listesini vereceksiniz, onlar da personelin hesaplarına promosyon ödemesi yapacak doğrudan.

Yani bordrolaştırmayacaksınız, işveren ödeme yapmayacak.

Eğer işveren ödeme yapar ve bordroya koyarsanız bu kez hem prim hem de vergi maliyeti çıkacak ilave.

Elbette ki böylesi bir tercih maliyet göstermek isteyen işletmeler için avantajlı olabilir.

Ama şunu unutmayalım, bordroda “promosyon ödemesi” kalemi olursa bu kalem hem prim hem de vergiye tabi.

Buna dikkat etmek gerek…

 

***

Özetleyelim: Enflasyonist ortamda promosyon anlaşmaları çok daha fazla önem kazandı.

İster işçiye verilsin isterse de işletmenin maliyetlerini düşürmek için kullanılıyor olsun tüm şirketlere tavsiyemiz promosyon anlaşmalarını yenilemeleri…

Bankaların Merkez Bankası sınırlamaları gereğince Türk Lirası mevduata mecbur olduğu günümüzde işverenlerin eli güçlü.

Tavsiyemiz mutlaka promosyon anlaşmanızı yenilemeniz.

İşçiye verilecek promosyonun da işyerine bağlılığı güçlendireceğini unutmamanız…

Yani promosyon işi bir nevi sosyal hak haline geldi, öyle görülüyor…

Tüm şirketlere, promosyonunuzu güncellemeyi unutmayın derim…

 

Yazarın tüm yazıları için:

https://www.internethaber.com/bunyamin-esen-1081z.htm