BIST 10.175
DOLAR 32,27
EURO 34,79
ALTIN 2.401,84
HABER /  GÜNCEL

Leblebi gibi antibiotik tüketiyoruz

Türk Eczacıları Birliği (TEB), 2005 Ocak-2009 Ekim arasında Türkiye'de toplam 1 milyar 16 milyon 223 bin 439 kutu antibiyotik kullanıldığını ve bunun için 7 milyar 584 milyon 338 bin 598 TL harcandığını bildirdi.

Abone ol

TEB Genel Sekreteri Özgür Özel, Türkiye'de antibiyotik kullanımının birçok Avrupa ülkesinden fazla olduğunu ve son 5 yıl verilerine göre en çok "sefalosporin grubu", "amoksisilin-klavulonik asit kombinasyonu" ile "geniş spektrumlu antibiyotik" gruplarının satıldığını söyledi.

Antibiyotiklerin en çok da, "alt ve üst solunum yolu enfeksiyonları"nın tedavisinde kullanılmak üzere alındığını belirten Özel, Türkiye'de sadece Ocak-Ekim 2009 tarihleri arasındaki 9 ayda 172 milyon 846 bin 620 kutu antibiyotik kullanıldığına ve bunlara 1 milyar 464 milyon 433 bin 956 TL ödendiğine işaret etti.

Özel, Türkiye'de, Avrupa ülkelerine oranla oldukça fazla antibiyotik kullanılmasına karşın sağlıkta farklı bir tablo ortaya çıktığını, "Ancak bu, antibiyotik reçeteleme alışkanlıklarının ötesinde, az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülke hastalığı olan enfeksiyon hastalıklarına daha sık yakalandığımızı göstermektedir" ifadesiyle dile getirdi.

Temiz suya ulaşma, sağlıklı konutlarda yaşama, yeterli ve dengeli beslenme gibi temel sağlık göstergelerinin, gelişmişlik düzeyinin altında olmasının hastalığa yakalanmada önemli bir dezavantaj olduğunu vurgulayan Özel, bilinçli ilaç kullanılması ve bu konuda halkın bilinçli davranmasının önemine dikkat çekti.

Özel, eczacıların, özellikle kırsal kesimlerde vatandaşlarla doğrudan ve yüz yüze bir iletişim içerisinde olduğunu ve danışmanlık görevi yaptıklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Özellikle üst solunum yolu enfeksiyonu, idrar yolu enfeksiyonu gibi kendi kendine tedavi alışkanlığı olan durumlarda hastanın, doktordan ya da eczacıdan beklentisi en az bir antibiyotik önerilmesidir.

Hekimlerin antibiyotik yazma kararında, hastaların antibiyotik reçetelendirmesinden beklentisinin ve baskısının önemli bir rol oynadığı ve hekimlerin hastaları ile aralarındaki ilişkiyi bozmamak adına zaman zaman gereksiz yere antibiyotik yazabildiklerini göstermektedir. Aynı durum antibiyotiklerin elden, reçetesiz alınabilmesi nedeniyle eczacılar için de geçerli olabilmektedir.

Dünyada ve ülkemizde de olması gereken temel yaklaşım, antibiyotikleri hekimin reçetelemesi, eczacının vermesidir."