BIST 10.260
DOLAR 32,25
EURO 34,68
ALTIN 2.401,50
HABER /  DÜNYA

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'dan Doğu Akdeniz mesajı

Demirören Haber Ajansı
Demirören Haber Ajansı

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ''Doğu Akdeniz bir barış gölü, bir barış havzası haline gelebilir. Buradan herkes yararlanır. Biz gerginlik siyaseti, çatışma siyaseti istemiyoruz. Barış istiyoruz, uzlaşma istiyoruz. Eğer yardımlaşma konusunda en ufak bir ipucu görürsek biz bu eli tutmaya hazırız.'' dedi.

Abone ol

Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, kritik açıklamalarda bulundu.

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ''Doğu Akdeniz bir barış gölü, bir barış havzası haline gelebilir. Buradan herkes yararlanır. Biz gerginlik siyaseti, çatışma siyaseti istemiyoruz. Barış istiyoruz, uzlaşma istiyoruz. Eğer yardımlaşma konusunda en ufak bir ipucu görürsek biz bu eli tutmaya hazırız.'' dedi.

''Bu zenginlikler hepimize ait''
Akıncı ayrıca, ''Doğu Akdeniz'e son zamanlarda yaşanan gerginlikler hiç birimizin arzu ettiği bir durum değil. Bu zenginlikler hepimize ait. Eğer bu, bu şekilde yapılırsa 'KKTC ve Türkiye’ye aynı şekilde davranmaktan başka seçenek bırakmıyorsunuz' dedik. Ve şu anda bunun gerekleri yapılıyor.'' ifadelerini kullandı.

Tutukluma emri çıkarılmıştı
Kıbrıs Rum Yönetimi, Doğu Akdeniz'de sondaj çalışmaları yapan Fatih gemisinin personeli ve Türkiye Petrolleri Anonim Şirketi (TPAO) ile işbirliği yapan şirketlerin yetkililerinin de aralarında bulunduğu 25 kişi için uluslararası tutuklama emri çıkarmıştı. 

Rum Dışişleri Bakanlığı da, Fatih çalışanları ve TPAO ile işbirliği yapan şirketlerin yetkilileri hakkında tutuklama emri çıkarılması için çalışma başlattı. Yapılan girişimler sonrasında Rum Yönetimi de, 25 kişi hakkında uluslararası tutuklama emri çıkardı.

KKTC'den tepki: Yasa dışı hakaret eden Rum tarafı
Rumların tutuklama kararını değerlendiren Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ersin Tatar, yazılı açıklama yaparak,

"Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve onunla işbirliği yapanlar kendi çıkarları için Türkiye ve KKTC'yi Doğu Akdeniz'den dışlamaya, haklarımızı arzu ettikleri gibi gasp etmeye çalışıyorlar. Bütün oyun, her türlü yola başvurarak Türkiye'nin güçlenmesini engelleme ve Kıbrıs Türk Halkı'nı değerlerinden, ait olduğu milletten kopararak güdük hale getirme oyunudur. Ancak bilinmelidir ki, hiç kimse Kıbrıs Türk Halkı ve Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki haklarını yok sayamaz, bizi ve Türkiye'yi haklarımızdan geri adım atmaya zorlayamaz. Doğu Akdeniz'de bir yasadışılık, haksızlık, hukuksuzluk yapan varsa, o da bizim önerilerimizi ve haklarımızı yok sayarak anlaşmalar ve araştırmalar yapan Rum tarafıdır. Dolayısı ile Fatih Sondaj gemisinin çalışmaları ile ilgili olarak 25 kişi hakkında tutumla kararı aldıran Rum Yönetimi'ni bir kez daha böylesi sonuç alınamayacağı kesin olan adımlardan geri durmaya ve bizimle uzlaşmaya davet ediyorum. Ya hakkaniyet ve adalet ölçüleri çerçevesinde uzlaşacağız ya da onlar ne yapıyorsa, mütekabiliyet esası çerçevesinde biz de yapacağız. Biz, Kıbrıs konusunun çözüm çabaları dışında hidrokarbonlar konusunun Rum yetkililerle ele alınıp çözülmesinden yanayız. Böyle bir adımın meselenin halline önemli katkı sağlayacağını düşünüyoruz.  Birleşmiş Milletler ve üçüncü tarafları uyarıyoruz; Rum tarafının bu önerimizi sürekli reddetmesinden ve gerginliği artırıcı kararlar almasından doğacak sonuçların sorumlusu biz olmayacağız." ifadelerini kullanmıştı.