BIST 10.899
DOLAR 32,20
EURO 34,97
ALTIN 2.453,70

İslamcı Abilerden Looser Club'a...

İslamcı Abilerden Looser Club'a...

Sefaletin havasını iliklerimize kadar soluduğumuz doksanların yıldız islamcı abileriydi onlar.

Talebe evlerinde bir kaç kişinin kurban hissesine girer gibi para katışıp aldığı mecmualarda su içer gibi okurduk yazılarını.

Zalimle kavgayı, cihadı, Hama katliamını, Halepçeyi, Hasan El Benna'yı, Seyyid Kutub'u filan bizim kuşağımız hep o abilerden öğrendi.

Gel zaman git zaman devran değişti,memleketin şartları değişti, e tabii bizim bu abilerde değişti.

Ak Parti iktidarıyla camianın medyacı-entellektüel kontejanından kolayca yer edindiler kendilerine.

At Pazarı'nın henüz olmadığı zamanlardı. Bir antik açıkhava müzesini gezercesine Fatih ilçesine gelir,duvar dibinde ahkam keserlerdi. "Bilmediğiniz şeyler var gençler" kabilinden bir takım zırvalarla üst perdeden kendi egolarını tatmin eder sonra ufak ufak uzarlardı kendileri.

Zaman geçtikçe, öte mahalleyle duvarlar kalktıkça bizim bu abilerin medyacı filan olmadıkları,gazeteci olmadıkları,esasen "koyunun olmadığı yerde keçi Abdurrahman Çelebi" kabilinden pozisyon ifa eden zat-ı muhteremler oldukları anlaşıldı.

E-5 kenarında heybetle yükselen plazalarda kurallar Fatih'in iş hanlarındaki mecmua idarehanelerinden daha acımasız işliyordu. Hiçbir başarısızlık karşılıksız kalmazdı,kalmadı da.

Kimisinin medya grup başkanlığı kimisinin belediye danışmanlıkları bitince 3-5 yıl kadar askıya aldıkları vicdanlarını tekrar kuşanma ihtiyacı hissettiler,tabii yerseniz.

Şuan ülkemizdeki Baas yandaşlarının islamcı kanadına bakarsanız göreceğiniz yegane tablo "looser club" hadisesidir.

Ankara'da liste dışı kalmış vekillerin takıldıkları mekanlarda ülke siyasetine dair dile getirdikleri lakırtıların biraz daha entellektüel boyutunda feryat figanlardır duyacak olduklarınız.

Alayı tekaüte çıkmış, devirleri bitmiş, başarısız olmuş bir grup zevatın "hey bizi burda bırakmayın" serzenişidir aslında duyulan nidalar.

Tabii birde kin var, ölümüne bir kin...

Bunların baas yandaşlığı hiç bir ilke barındırmayan, tamamıyla Tayyip Erdoğan karşıtlığına dayanan hamasi bir ergen muhalefeti.

Yarın sabah Tayyip Erdoğan çıksa "biz Beşar Esad'la meselemizi hallettik" dese bu abilerimiz o dakikadan itibaren Özgür Suriye Ordusu'nun yılmaz savunucuları kesilirler. 

Ya da Ahmet Davutoğlu bu abilerimizi çağırıp "haydi sizi danışman atadım" dese, şuna emin olun o dakikadan itibaren Beşar Esad bu zevat için de eli kanlı katildir. 

Bu kıvrak değişiklikleri yaparkende zerre kadar yüzleri kızarmaz buna da eminim.

"Suriye'de ölen 3 yaşındaki bebek cesetlerine bakıp yüzleri kızarmayan,utanmayan insanlar bundan mı utanacak" dediğinizi duyar gibiyim. Ya da PKK'nın Gaziantep saldırısından hemen sonra "ama biz de Suriye'de özgür orduyu...." diye başlayıp PKK'ya empatik yaklaşan insanlardan vicdan azabı da bekleyemeyiz onun da farkındayım.

Rusya-İngiltere ya da Amerika hangi stratejik denklemlerle Suriye meselesine yaklaşıyorsa söz konusu abilerimizde aynı saiklerin mikro boyutunda hassasiyetlerle yaklaşıyorlar meselelere. 

Suriye meselesi Rusya için Akdeniz'de bir hava üssüyse bunlar için Doğan gazetelerinden birisinde bir köşe ya da CHP'den mebus adayı olabilmek,Kemal Kılıçdaroğlu'nun beyin! takımında yer almak mesela.

Ancak gözünüzü hırs o kadar bürümüşki, o kadar sakilce ve o kadar hamasi bir biçimde aşikar ediyorsunuz ki niyetlerinizi size üzülerek şunu hatırlatmak zorundayım değerli abilerim;

Eskiye rağbet osla bit pazarına nur yağardı...