İP, saldırı olayıyla ilgili soruşturmayı saptırdığı iddiasıyla basın hakkında suç duyurusunda bulundu.
Abone olİP, Danıştaydaki silahlı saldırı olayıyla ilgili açıklama yapan resmi yetkililer ve ''soruşturmayı saptırıcı açıklamalara yer verdiğini'' öne sürdüğü basın organları hakkında suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusu dilekçesi, İP Genel Sekreter Yardımcısı avukat Nusret Senem ve avukatı Mehmet Cengiz tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına verildi. Senem ve Cengiz, adliye çıkışında basın mensuplarına açıklama yaptılar. Cengiz, soruşturmanın ''emniyet içerisinde kümeleşen gruplar''
tarafından saptırıldığını iddia etti. Emniyet tarafından saldırganın İP, Doğu Perinçek ve Ulusal Kanal ile irtibatlandırılmak istendiğini ileri süren Cengiz, asılsız belge, kartvizit ve kimlik kartlarıyla ''ulusalcıların'' üzerine gelindiğini kaydetti.
Soruşturmayı yürüten savcılara ''askeri yetkililerce'' baskı yapıldığını öne süren Cengiz, bu baskılarla savcıların gerçeği ortaya çıkarmalarının engellendiğini savundu.
Avukat Nusret Senem de ''Danıştaydaki silahlı saldırıyla ilgili soruşturmanın soruşturma olmakta çıktığını ve bir tertibe dönüştüğünü'' iddia etti. Senem, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkça Genelkurmay Başkanlığını hedef aldığını öne sürerek, ''Şemdinli de Kara Kuvvetleri Komutanı hedefti, burada Genelkurmay Başkanı hedefe konuyor'' diye konuştu.
Hükümetin olan bitenden sonra nafile bir karartma çabası içinde olduğunu ileri süren Senem, ''Bu tertibi düzenleyenler tertiplerinin altında kalacaklardır'' dedi. Senem, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına ''tertibi'' anlattıklarını ve ''tertipçilerin'' saptanarak, cezalandırılmasını istediklerini söyledi.
Suç duyurusu dilekçesinde, Danıştaydaki silahlı saldırıyla ilgili basında yer alan ve yetkililerin açıklamalarına dayandırılan bazı haberlerde İP, Doğu Perinçek ve Ulusal Kanal'ın hedef alındığı savunuldu.
Dilekçede, söz konusu haberleri basına ''servis yapan'' yetkililer ve ''gerçeğe aykırı'' haberleri soruşturmayı saptırarak, İP, Perinçek ve Ulusal Kanala zarar vermek amacıyla yayınlayan yayın organlarının yazar ve sorumlularından şikayetçi olunduğu belirtildi.
Suç duyurusu dilekçesinde, yayınların Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ''hakaret'' suçunu düzenleyen 125. maddesi, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun''soruşturmanın gizliliği ilkesini'' düzenleyen 157. maddesi, TCK'nın ''adli yargılamayı etkilemeye teşebbüs'' suçunu düzenleyen 288. maddesi ve Basın Kanunu'nun 19. maddesine aykırılık yarattığı ileri
sürüldü.
