BIST 10.269
DOLAR 32,25
EURO 34,78
ALTIN 2.434,58
HABER /  GÜNCEL

İlaçta 16 yıllık derin vurgun

İthal ilaçlarda büyük vurgun ortaya çıktı. Sağlık Bakanlığı'nın fiyat belirlemedeki usûlsüzlükleri nedeniyle devletin katrilyonlarca lira zarara uğratıldığı ortaya çıktı.

Abone ol

Başbakanlık Teftiş Kurulu, Roche firmasının "Neocecormon" kanser ilacı için başlattığı soruşturmayı sürdürürken, ithal ilaçlarda yıllardır devam eden büyük vurgunu ortaya çıkardı. Müfettişler, 1985-2001 yılları arasında Sağlık Bakanlığı'nın fiyat belirlemedeki usulsuzlükleri nedeniyle devletin sürekli zarar ettirildiğini, devletin 16 yılda ithal ilaçlardaki zararının 16 katrilyon lirayı bulabileceğini belirttiler.

Raporda, ilaç vurgunun "yüksek fiyatlandırma, referans ülke tespit eksikliği, döviz kuru ve firmaların beyanı esas alınarak fiyat verilmesi" gibi 4 konudaki usulsüzlük yoluyla gerçekleştirildiğine dikkat çekildi. Raporda ayrıca, Roche'un piyasada tekel oluşturmak ve ihalelere fesat karıştırmak için birçok özel ve resmi kurum için harcama yaptığı belirtildi. Neocormon kanser ilacında 8 trilyon 311 milyar 190 milyon lira haksız kazanç sağlandığı tespit edilirken, bu ilaç fiyatının belirlenmesinde referans ülke kriteninin eksik olarak verilmesinin zarara yolaçtığı kaydedildi.

63 sayfalık tarihî rapor

Roche firmasının Neorecormon kanser ilacının yüksek fiyatla piyasaya sürülmesi ile ilgili olarak BTK'nın yaptığı inceleme sonunda hazırlanan raporda ilginç tespitlere yer verildi. Başbakanlık Başmüfettişi Mehmet Kılınçer'in başkanlığında 6 kişilik heyetin hazırladığı 63 sayfalık raporda, 1985- 2001 yılları arasında "mevzuata aykırı yapılan uygulamalar" yoluyla ithal ilaç alımlarındaki vurguna dikkat çekildi. Raporda, Sağlık Bakanlığı'nın fiyat belirlemelerde hatalar yaptığı, 16-17 yıllık süre içinde devletin ilaç firmalarına bu nedenle haksız ödemeler yaptığı belirtildi.

Zarar 16 katrilyon lira

Bu dönemle ilgili yeterli kayıt ve veri olmadığı için kamu zararının kesin olarak hesaplanamadığı belirtilirken, müfettişler, devletin 16 yıldaki zararının 16 katrilyon liranın altında olmayacağını tahmin ediyor. Raporda, "Bu rakam, bizim yaptığımız araştırmalar sonucunda devletin kasasından çıkan haksız ödemelerin tahmini olarak en düşük rakamıdır. Bu rakam 25 katrilyona kadar çıkabilir. Ancak bu konuda yeterli kanıt yok. Ayrıca 26 Nisan 2001 tarihine kadar da yapılacak cezai işlem maalesef yok" denildi. Raporda, bu dönemle ilgili cezai işlem yapılamayacağının tespiti de geçmiş dönemdeki soruşturma ve mahkeme kararlarına dayandırıldı.

Raporda, ilaç alımlarıyla ilgili soruşturmanın Roche firmasıyla sınırlı tutulmaması, piyasada bulunan 6 bin yerli ve yabancı ilaç fiyatlarının tek tek kontrol edilmesi önerildi. Piyasada yıllık ortalama 7-8 katrilyon liralık ilaç tüketimi olduğuna dikkat çekilerek, devletin zararının kesin olarak ispat edilmesi istendi. Tüm ilaç kayıtlarının tam olarak tutulması için "İlaç Bilgi Bankası ve Ulusal İlaç Bilgi Ağı"nın oluşturulmasının zorunluluğu vurgulandı. Sağlık Bakanlığı'nın fiyat belirlemede beyan usulunu esas almasının yanlış olduğu, ayrıca bu konunun Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu tarafından derinlemesine incelenmesi gerektiği kaydedildi.

Roche'un kâr oyunu

Raporda, Roche firması hakkındaki iddialar da ayrıntılı olarak araştırıldı ve şu tespitlere yer verildi:

Firma, 5 referans ülkeden aynı ilacın fiyatını Sağlık Bakanlığı'na bildirmekle yükümlüyken, İtalya ve Portekiz'in fiyatlarını bildirmedi. Teftiş Kurulu, Sağlık Bakanlığı aracılığı ile bu iki ülkenin de fiyatlarını öğrendi. Portekiz'te bu ilacın daha önce referans alınan Yunanistan'a göre daha ucuz olduğu tespit edildi.

Neorecormon 1000'de ilaç başına 8,46 avro, 2000'de 19,77 avro, 5000'de 48,03 avro fazla kazanç elde edildiği tespit edildi. Buna göre Roche firmasının 8 trilyon 311 milyar, 190 milyon 898 bin 532 lira haksız kazanç elde ettiği belirlendi.

Ayrıca kararnamenin uygulandığı döviz kuru yerine bir gün önceki günün Merkez Bankası döviz kurunun esas alınması gerektiği, ancak bunun firma tarafından yapılmadığı tespit edildi. Böylece ilaç başına 19 bin liralık ek haksız kazanç elde edildiği belirlendi.

Ayrıca Beşer Ecza Deposu'nun da aynı ilaçları yüzde 22,22'den yüzde 147'ye varan oranlarda fahiş fiyatlarla sattığı belirtildi. Depocu karı olan yüzde 7'nin çok üstünde satılan bu ilaçlar sayesinde haksız kazanç sağlandığı belirlenirken, Roche firmasının depoya gönderilen ilaçlarda yüksek fiyat göstererek haksız kazanca katkısı olduğu tespiti yapıldı.

Fiyatlar böyle şişirildi

Başbakanlık Teftiş Kurulu, tüm ithal ilaç fiyatlarının mevzuata aykırı olarak nasıl yükseltildiğini ayrıntılı olarak tespit etti. Fiyatların belirlenmesinde, mevzuatta olmamasına rağmen "yüzde 20-22 bilumum- genel masraflar, yüzde 14 ithalatçı karı, yüzde 9 depocu karı, yüzde 25 perakendeci karının konulduğu" tespiti yapıldı. Bu uygulamanının 2002 yılına kadar devam ettiği ortaya çıktı. Her kalemdeki oranların, 10 Temmuz 2002 tarih ve 3728 sayılı bakan oluru ortadan kaldırıldığı, böylece ilaç fiyatlarında yüzde 25 oranında bir indirim sağlandığı, ancak bu tarihe kadar devletin ilaç firmalarına haksız ödeme yapmaya devam ettiği belirtildi. Müfettişler ayrıca, ithal ilaçtaki fiyat artışının yanısıra yerli ilaçta da mevzuatta olmamasına rağmen "iskonto" adı altında bazı firmalara yüzde 10 fazla ödeme yapıldığını tespit ettiler. Aynı şekilde bu iskontonun da 2002'de kaldırıldığı ifade edildi.

Cezai işlem yapılamıyor!

BTK raporunda, 2001 yılı öncesine ait ithal ilaç alımındaki usulsüzlük ve yolsuzlukların cezai işleme tabi olamayacağı belirtilerek, şu ifadeler yer verildi: "Mevzuatta yeri olmayan söz konusu yüzde 20-22'lik oran ile ilgili olarak Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü yetkilileri hakkında yerli, ithal ilaç ruhsatlandırma ve devirlerindeki fiyatlandırmalarda, 84/8845 sayılı kararnameye uygun hareket etmedikleri, fiyatların belirlenmesinde, oran kriter sistem getirmeyerek, keyfi davranarak firmalar arasında ayrım yaptığı konusunda disiplin soruşturması ve 4483 sayılı yasa gereği ön inceleme yapıldığı, ön inceleme raporu uyarınca ilgililer hakkında 3 Kasım 2000 gün ve 2000/37301 sayılı takipsizlik kararı verildiği, bu karara yapılan karşı itirazın Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildiği, konuyla ilgili yargı kararı bulunduğundan yapılacak bir işlemin olmadığı görülmüştür." Bu uygulamanın 26 Nisan 2001 tarihine kadar sürdüğü belirtilen raporda, bu tarihten sonra yeni bir düzenlemenin getirilerek, ilaç ve tıbbi malzeme sektöründe yapılacak usulsuzluk ve yolsuzlukların cezalandırılabileceği kaydedildi.

Roche, doktorların masrafını karşılamış

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Roche ve SSK yöneticileri hakkında açılan davaya sunulan belgede, Roche'un doktorların gezi masraflarını ve bazı firmaların ihtiyaçlarını karşıladığı belirlendi.

İstanbul Cumhuriyet Savcısı H. Nazmi Okumuş, 3 Mart 2005'de İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Roche ve SSK yöneticileri hakkında açılan davaya sunduğu belgede, Roche'un yaptığı ilginç harcama kalemlerine yer verildi:

Dr. Semra Deniz'e ait 9.912.000.000 TL.

SSK Göztepe Hastanesi'ne alet alımı ile ilgili 2.902.095.328 TL.

Kayseri Hilton oteli konaklama ve yemek faturası 3.711.386.84 TL.

Tıbbi derneklere yardım 33.049.260.000 TL.

Voyager dergisi reklam bedeli 26.974.166.340 TL.

Dr. Cüneyt Yüksel'e ait Venedik'deki konaklama bedeli olarak 3.125.140.000 TL.

Doktorların Trabzon toplantısı 15.353.659.680 TL.

Prof. Dr. Yusuf Orhan'a ait Çapa Tıp Fakültesi'ndeki odanın boya badana ve mefruşat gideri 6.490.000.000 TL.

Monte Carlo'da toplantı konaklama bedeli 15.498.487.099 TL.

Şanlıurfa Devlet Hastanesi'ne alınan USG cihazı için 4.410.000.000 TL.

Adana Numune Hastanesi futbol takımına forma bedeli 395.300.000 TL.

Iğdır Devlet Hastanesi Kardiyoloji uzmanı Dr. Hasan Koca'ya muayenehanesindeki harcama 2.655.000.000 TL.

Doktorlara alınan kar lastiği, pasta, yemek bedeli, hediye saat için 1.115.000.000 TL.

SSK Bursa Hastanesi doktoru Halil Tezcan'a alınan steteskop için 190.000.000 TL.

Erzurum Numune Hastanesi doktoru Adnan Bayram'a alınan ultrason cihazı 8.206.000.000 TL'lik fatura bedeli.

SSK Göztepe Hastanesi'ne bilgisayar 6.683.329.067 TL.

Alsancak Devlet Hastanesi'ne alınan hasta yatağı 5.900.000.000 TL.

Adana Numune Hastanesi'ne alınan bilgisayar 3.040.859.205 TL.

Sungurlu Hastanesi'ne alet 855. 490. 000 TL.

Dr. Nurhan ve Ahmet Akkurt'a ait Hollanda gidiş geliş ve konaklama bedeli 1.293.833.100 TL.

Haber: Erhan Sever
Kaynak: