BIST 10.677
DOLAR 32,23
EURO 34,97
ALTIN 2.419,22
HABER /  POLİTİKA

Erdoğan eylemcilere son kez seslendi

"Sabrımızın sonuna geldik" diyen Başbakan Recep Erdoğan, Gezi Parkı eylemcilerine seslendi.

Abone ol

Başbakan Erdoğan, Gezi eylemcilerine çağrıda bulunarak, "Siz aradan çekilin bizi illegal örgütlerle karşı karşıya bırakın, biz onların hakkından geliriz." dedi.

Başbakan Erdoğan, Ankara Rixos Otel'de kapatılan belde belediyelerin AK Partili başkanlarıyla yapılan toplantıda konuştu. İşte öne çıkan başlıklar:

REYHAN SALDIRISININ ZANLISI YAKALANDI

Reyhanlı saldırısının 1 numaralı zanlısı da yakalandı. Türkiye'den Suriye'ye gidip gelenlerin kimler olduğunu biliyorsunuz. CHP'li vekillerin oraya giderek böyle bir ortaklık içerisinde, oradan buraya neler taşıdıkları ve kimler oldukları ortada. Bu beraberlik ve kardeşliğimizi hiç kimseye bozdurtmayacağız.

MUHALEFETİN ELİNE 5 TANE KOYUN VER, KAYBEDER GELİRLER  

Ben Başbakan olarak İstanbul gibi bir şehrin belediye başkanlığını yapmış bir kişi olarak karşınızdayım. Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'nun eline 5 tane koyun ver, kaybeder gelirler. Sandıkta başarılı olamayanlar, sandık dışında nasıl kazanırız diye, onun gayreti içindeler. Biz bazı gerçekleri kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Benim için CHP'ye gönül veren, oy veren ve MHP'ye oy veren, BDP'ye oy veren benim kardeşimdir. Ama gerçekleri anladıkları zaman inanıyorum ki onlar da hakka ve gerçeğe teslim olacaklar.

BİBER GAZI KULLANILIR

Biber gazını güvenlik güçleri kullanabilir mi? Evet. Bu suydu, hatta boyalı suydu. Ardından aynı şekilde biber gazını yeri geldiğinde güvenlik gücü kullanır. Bu onun en doğal en tabi hukuku bir hakkıdır. Bunu kimse saptırmasın.

Yatıyorsunuz kalkıyorsunuz. Polis de polis. 600 polisimiz yaralandı. Peki bunları niye konuşmuyorsunuz? Bunların sorgulanması laızm da yakıp yıkanların niye sorgulanmasını niye gündeme getir miyorsunuz?

EMRİNİZ OLUR

Açıklama yapıyorlar. Gözaltına alınanlar bırakılsın. Emriniz olur, hemen bırakacağız zaten. Ben yargıdan da üzerine düşeni yapmasını bekliyorum. Bu mesajın nereye gittiği bellidir. Çünkü Molotof kokteyli kullanmak suçtur. Yakıp yıkmak suçtur. Bunların hemen hemen tamamı kamu düzenini bozmaya yönelik girişimlerdir. 

100 TRİLYONU AŞKIN ZARAR

Şu anda 100 trilyonu aşkın zarar var. Kim ödeyecek bu? O fakir vatandaş adına devlet ödeyecek. Toplanan vergilerden bunu şimdi biz ödeyeceğiz. Esnafımız tüccarımız  iş yapamaz hale geldi. Bu sadece Taksim meydanı istiklal caddesi değil. Türkiye genelinde. Taksici, minibüsçü bunlar da. Belediye otobüslerini yakıp yıkıyorlar. Sonra da geçiyor şoförün makamına orada poz veriyorlar. Bu bir vatansevere, bu ülkenin evladına yakışır mı? Bunun adı özgürlük mücadelesi olamaz. Hak arama mücadelesi olamaz. 

ARADAN ÇEKİLİN

Ben, o samimi, çevreci dürüst olan kardeşlerime diyorum ki, bizi daha fazla üzmeyin. Siz, oradan (Gezi Parkı) çekilin ve bizi o uç terör örgütleriyle iç içe olanlarla karşı karşıya bırakın. Biz o Gezi Parkı'nı temizleyelim ve bunu sahiplerine teslim edelim. Çünkü oranın sahibi tüm İstanbul'dur. İstanbul halkıdır, oraya gelen turistlerdir

YA OYLAMAYA EVET YA DA UYGULAMAYA EVET

Akşam gelenlere dedim ki 'bu konuda bu kadar hassas mısınız, direniyor musunuz? Peki o zaman plebisit yapalım.' Referandumun değişik şekli, referandum sadece anayasa değişikliklerinde uygulanabilir, bizim yasalarımıza göre ama plebisit o ildeki belediyenin yapabileceği bir uygulamadır. Yani kendi halkına bunu sorar, bunu dar çerçevede Beyoğlu'nda da daha geniş çerçevede İstanbul için de yapabilir. Bunlar Yüksek Seçim Kurulu ile olan bir iş değil. Yerel Yönetimler Yasası ile alakalı olarak bu 15'inci maddede belirlenmiş bir şey, bu adımı bu şekilde atabiliriz. Tabii gelen arkadaşların bir kısmı buna sevindi, bir kısmı ise buna sıcak bakmadı. Fakat ya buna evet diyeceksin ya da uygulamamıza evet diyeceksin.

BUGÜNE KADAR OLUMSUZ YAKLAŞIM DUYMADIK

Topçu Kışlası ile ilgili projeye ilişkin araştırmayı 2011 seçimlerinden önce yaptırdık. İstanbul'a 7 dev, çılgın proje olarak 3 bin kişinin katıldığı basına açık bir toplantıda tanıttık. Bunu açıkladığım anda salon ayaktaydı, ayakta alkışladı. O kadar sevdiler, beğendiler ve o günden bugüne biz bir olumsuz yaklaşım duymadık.

ŞEHİR MÜZESİ ÖNÜNDE HERKES RESİM ÇEKTİRECEK

Bu Taksim Meydanı’nın Gezi Parkı dahil toplam metrekaresi yüz bin metrekaredir. Topçu Kışlası’nın oturduğu alan 11 bin metrekare. Bu Topçu Kışlası’nın içinde o diğer 70-80 ağaçların dışındaki ağaçların tamamı kalacak. Topçu Kışlası kapalı değil. Ana giriş açık tutulacak. Yani İstanbul halkı Topçu Kışlası’nın içine rahatlıkla girebilecek.

HERKES RESİM ÇEKTİRECEK

Topkapı Müzesi'nde, Dolmabahçe'de depolarda çürüyen binlerce obje var. Biz bunları bu şehir müzesinde sergileme şansı bulacağız. Yerli, yabancı kim gelirse gelsin, burayı ziyaret edecek ve herkes inanıyorum ki bu güzel projenin önünde resimler çektirecekler. Çok farklı bir işleve sahip olacak. 

AKM DEPREME DAYANIKLI DEĞİL

Buna olan inancım, bunu adeta şu anda görüyor gibiyim, böyle bir durum olacak. Bundan İstanbullu kazanacak, İstanbul kazanacak ve bütün o çevre kazanacak. Mesela Atatürk Kültür Merkezi ile ilgili açıklamamı yaptım. Burası depreme dayanıklı değil şu anda yıkıldı, yıkılıyor, böyle bir durumu var.

OPERA BİNASI

'Güçlendirelim' dediler, ben tabii karşı çıktım fakat arkadaşımız ısrar etti. Şimdi yeni bakanımıza talimatı verdik, durduruldu, buradaki hedefimiz de biz burayı yıkalım, bunun yerine yanındaki, arkadaki boşluk dahil, hepsini bu projeye dahil etmek suretiyle, ulusal, uluslararası fark etmez bir proje yarışması yapalım ve burada dev bir opera binası yapalım. Çok işlevi olan bir opera binası yapalım. Bu opera binası ile Türkiye'de bir ilki aslında yapacağız. Çünkü bizim böyle büyük bir opera binamız yok, küçüğü de yok zaten. 2 bin 500-3 bin izleyiciye imkan tanıyacak bir opera binasını yapmamız aslında iktidarımızın bir damgası olacaktır. Buna haset edenler, bunu kıskananlar, bunları yapamayanlar bizim karşımıza dikiliyor, 'AK Parti bunu nasıl yapar? Hayret, olur mu böyle bir şey? Ne yapacağız? Bunların önünü keselim' diye.

SEKA'NIN YERİNDE DEV BİR PARK VAR

SEKA’yı yıkacağız dediğimiz zaman bizim karşımıza CHP çıktı. Genel başkan Kocaeli’ne geldi, gösteriler yaptılar. Biz burayı park yapacağız dedik, yeşil ağaca dönüştüreceğiz dedik. Onlar günlerde haftalarca gösteri yaptılar. Peki şimdi SEKA’nın yerinde ne var? Dev bir park var ve bir de ufak müze var. E şimdi kim samimi, kim dürüst?

HİLTON'UN YEŞİLİNE DOKUNDURTMAM

Biz halkımızın hakkını gasp etmeye müsaade etmeyiz. Hilton’un yanında yeşil alan vardır büyüktür. Sahipleri bu yeşil alanı Hilton’a eklemek istediler. Şişli Belediyesi’ne müracaat ettiler. Belediye başkanım böyle bir şey var dedi. Dedim ki asla müsaade etmeyeceksin. Yeşil alana dokundurtmayız. İşte ben burayı düşünerek satın aldım, bilmem ne yaptım. Bize mi sordun kardeşim? Bu yeşil alan. Biz buna müsaade etmeyiz.

SENİN ÇORAK ARAZİNE FİDAN DİKECEĞİZ

Bizim iktidar olarak 2 milyar 800 milyon fidan ve ağaçtan bahsediyorum. Çıkıyor bir tane muhalefet partisinden, hesaplar yapmış kendine göre, kaç metrekareye ne kadar ağaç dikilir diye. Ağaç değil, fidan. O fidanlar yetişecek inşallah onları senin de çorak olan arazilerine dikeceğiz, merak etme. Bunları bilmesi lazım. Bunlara fidan nedir diye sorsan, ağaç diye tanımlar. Ağacı sorsan fidan diye tanımlar. Onun için lütfen bu oyunlara da gelmeyelim.

İSTEMEZÜK

Şu anda eski adıyla Yeşilköy Havalimanı, yeni adıyla Atatürk Havalimanı olan yerde, uluslararası camiada iş adamları ile ilgili ufak uçakların indiği ufak havalanları olur, orada öyle bir havalanı bırakacağız, tek pistli havaalanı. Ama o büyük olan kısmını inşallah orayı da 'bir park, bir orman alanına çevireceğiz' dedik. Bunu da söyledik, buna rağmen 'İstemezük, istemezük.'

O ZAMAN PLEBİSİT YAPARIZ

Tamam o zaman plebisit yaparız. Bunun neticesinde ne çıkıyorsa o. Bununla ilgili olarak yarın Genişletilmiş İl Başkanları Toplantımızda belediye başkanım da burada olacak, kendilerine gerekli talimatı bununla ilgili vereceğiz. Bu arada yürüyen bir idari mahkeme var. Bunun da neticesini bir görelim istiyoruz, sonuna kadar bunu da devam ettireceğiz. Neticesini takip edeceğiz.

MAHKEME KARARINA TEPKİ

Benim üzüntümde şudur: İdari mahkeme bunu, bu Gezi Parkı olaylarının patlak verdiği anda, o akşam açıklaması manidardır. Bir diğer özelliği de şu: Yürütmenin savunmasını verinceye kadar yürütmenin durdurulmasına diye bir kararın verilmesi de manidardır. Bir defa ortada ne var? Şu anda ihalesi yapılmış bir proje mi var? Yok. Ne yapılacağı belli olan bir süreç mi var? Yok. Bir kişi size bir yazı yazıyor, siz bu yazı üzerinden böyle bir kararı veriyorsunuz. Nasıl böyle bir kararı verirsiniz? Bu ülkenin bu hale gelmesine nasıl bir zemin hazırlarsınız? Böyle bir adım atılır, diyelim ki ihale yapılır, yürütmeyi durdurmayı verirsiniz. Ne ihale var, ne proje var, ne şu var, ne bu var, hiçbir şey yokken siz kalkıyorsunuz bunun kararını veriyorsunuz. Bu düşündürücüdür."

SANATÇILARA BASKI

Dün akşam bazı sanatçılar geldi. Bazı sanatçılar daha gelecekti. Çok ilginç şeyler söylediler, üzüldüm. Dediler ki 'Ulusal, uluslararası bu sanatçılarımıza çok ciddi baskılar yapılıyor. Eğer oraya, Başbakana gidecek olursanız bütün anlaşmalarınızı iptal ederiz. Reklam vermeyiz, yayın politikalarınızı gözden geçerin.' Hani siz demokrattınız? Hani siz özgürlükçüydünüz? Niye bu baskıları yapıyorsunuz? Nasıl oluyor bu iş? Benim belediye başkanıma pazar günü için diyor ki 'Siz zorla işçileri dışarı döktünüz.' Pazar günü zaten tatil. Hür iradesiyle oraya gelen bir işçiye kim karışabilir? Bizi buraya getiren millettir, millet 'dur' derse otururuz, dururuz, 'kal' derse kalırız, başka da hiç kimsenin dayatmasına kulak asmayız.

HESABI SANDIKTA GÖRSÜN

Şehirlerde terör estirenlere eyvallah etmeyeceğiz. Kimin hesabı varsa gelsin 7 ay sonra sandıkta görsün. Sokakta hesap görme devmi tamamen kapanmıştır Milleti sindirme dönemi, korkutma kapanmıştır.

Benim belediye başkanıma diyor ki siz işçileri zorla dışarı döktünüz. Yahu Pazar günü zaten tatil. Oraya gelen bir işçiye kim karışabilir? Bizi buraya getiren millettir. Millet dur derse dururuz, kal derse kalırız. Başka da hiç kimsenin dayatmasına kulak asmayız.

ARADAN ÇEKİLİN

Ben tekrar Gezi Meydanı'ndaki veya Gezi Parkı'ndaki kardeşlerime, genç yavrularımıza sesleniyorum, burada sizler samimi olarak talebinizi ortaya koydunuz. Artık lütfen çevreyle ilgili, yeşille ilgili bu samimiyetin dışında orada illegal örgütlerin uzantıları var, samimiyetsiz olanlar var. Bunların oyununa gelmeyin ve bu işgale siz aracı olmayın. Siz oradan çekilin ve bizi bu illegal örgütlerle karşı karşıya bırakın, onların hakkından biz geliriz. Çünkü bu Gezi Parkı milletindir, tüm İstanbullularındır, gelen giden turistlerindir, buna kimse orada işgalde bulunamaz.

SABRIN SONUNA GELDİK

Dolayısıyla artık biz bu sabrımızı şu ana kadar devam ettirdik ama artık sabrın sonuna geldik, ben bu uyarımı son bir defa daha yapıyorum ve diyorum ki 'Anneler, babalar lütfen yavrularınıza sahip çıkın, bu yavrular artık oradan çekilsinler.' Biz bir taraftan zaten yargı sürecini bekliyoruz öbür taraftan plebisit noktasında bir adım atarız. Bu plebisitle İstanbul halkı neye karar veriyorsa biz de bu karara uyarız. Ama lütfen yavrularınıza sahip çıkın, çekin, alın aksi takdirde daha fazla bekleyemeyiz çünkü Gezi Parkı işgal güçlerinin değildir, Gezi Parkı İstanbullunundur, tüm milletindir. Bunu özellikle hatırlatmak istiyorum.