DSP'den seçim öncesi kritik karar

Siyasi partiler olası erken seçime yönelik çalışmalarını hızlandırır, birlik çağrılarını arttırırken DSP' önemli bir karar açıkladı.

Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Masum Türker, ''Hiçbir zaman DSP, başka bir partinin şapkası altında seçime girmeyecektir'' dedi.

Türker, Giresun'da partisinin il kongresinde yaptığı konuşmada, DSP'nin, haktan ve halktan aldığı güçle kurulmuş bir parti olduğunu ifade etti.

Türkiye'de şu anda en eski partinin DSP olduğunu iddia eden Türker, şöyle konuştu:

''12 Eylülden sonra SODEP kuruldu, Halkçı Parti kuruldu, ikisi birleşti SHP oldu, bakın bu üç parti de yok. Sağda Milliyetçi Demokrat Partisi kuruldu, Anavatan Partisi kuruldu, Milliyetçi Çalışma Partisi kuruldu, DYP kuruldu, bunların hiç birisi yok. Şu an Türkiye'deki 12 Eylülden sonra kurulmuş en eski parti DSP'dir. Belki denebilir ki CHP var. CHP 1992 yılında kuruldu. Yani eski CHP değil. Eğer eski CHP dersek, o zaman Demokrat Parti de, yakın zamanda kurulan Demokrat Parti de 1946'nın partisi olur. Halbuki bu iki partinin de tamamen kapatıldığını, arşivlerin yok edildiğini, hatta genel başkanımız rahmetli Bülent Ecevit'in, 'CHP'yi kapatamazsınız' diye baş kaldıran tek kişi olduğu için hapishaneye giren tek lider olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunu niye söylüyorum, bizi burada dinleyen konuklarımız, yeni ve genç demokratik solculara nasıl bir evreden geçtiğimizi anlatmak istiyorum.''

Türker, DSP'nin hiç kimseyle birleşmeden, seçim için iş birliği yapmadan, çareyi kendilerinde görenleri de kendi saflarına alarak bütün seçimlere DSP çatısı altında girmek üzere yola çıktığını anlattı.

''Bilinsin ki DSP'nin yeni vizyonunda kimse bize 'Oylar bölünmesin, aman ha ülke elden gidiyor, AK Parti'ye oyları kaptırmayalım' diyemeyecek. Böyle düşünen varsa kapısına kilit vurup bize gelsin'' görüşünü dile getiren Türker, şunları kaydetti:

''Bütün değerlendirmelerimizi yapmadan evvel 1999 yılında, DSP yüzde 22,5 oy aldı. CHP ise yüzde 9,5 oy aldı. İki partinin toplamı yüzde 32'yi geçiyor. 2007 yılında yine baskılarla DSP'nin seçime girmesi engellendi. İki partinin iş birliği sağlandı ve gerek DSP, gerekse o dönemde aktif olan SHP, seçime girmedi, tek başına CHP seçime girdi. Alınan oy ise yüzde 20, 1999 yılına göre yüzde 12 oy eksik. Halbuki bu iki parti bir araya getirildiği zaman ne olması gerekirdi, en azından yüzde 32'yi oyu alması, sinerji yarattığı için de daha fazla oy alması bekleniyordu. Vatandaş yüzde 12 oyu CHP çatısı altında vermedi. Acaba bu oyumuz nereye gitti diye baktık. Halbuki bu oylar AK Parti'ye gitmiş. Yani partileri birleştirerek CHP'yi yükseltememişiz, AK Parti'yi güçlendirmişiz. Bizim şimdi hedefimiz bu giden yüzde 12 oyumuzu geri almaktır. O nedenle partinin genel başkanı olarak görevi aldığım günden bu yana tekrarladığım sözü burada söylüyorum. Hiçbir zaman DSP başka bir partisi şapkası altında seçime girmeyecektir.''