BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  MAGAZİN

Dizi setinde hakaretler yağdırıyor

Calıştığı ekibe kök söktürüyor. Hakaretler yağdırıyor. Peki dizi setinde terör estirdiği söylenen bu ünlü kim?

Abone ol

Bu Kalp Seni Unutur Mu'nda rol alan Bülent İnal dizi seti çalışanlarına hakaret üstüne hakaret yağdırdığı iddia ediliyor. Bugün gazetesi magazin yazarı Şebnem Özcan bugünkü köşesinde İnal'ı yazdı..

(...)Dizinin çekimlerini izlemeye giden bir yakınım anlattı.

Ağzım açık kaldı.

"Bu Kalp Seni Unutur Mu'nun çekimleri hafta başında Kızıltoprak Kurbağalı Dere'nin kenarında yapıldı.

Melis Birkan ve Bülent İnal'ın beraber oynadıkları sahne aralarında Bülent Bey sürekli bağırıp çağırdı.

Ağzından çıkan iki kelimenin biri argoydu.

Paylamalarını hiç sormayın.

Hele o çay istediği görevliye hitabı çok çirkindi.

Kendisini çok ayıpladık"

Ben de diyorum ki:

Bülent Bey, hadi rol arkadaşınızın bir kadın olduğunu unuttunuz, set ekibini küçük görüp umursamadınız ama sizi canlı canlı görebilmek için çekime gelen halktan da mı hiç utanmadınız?

Setteki görevlileri paylamak, onlarla kaba, saba ve argo konuşmak, biraz ayıp olmuyor mu?

Başrol oyuncusu olmak, settekilere Çin işkencesi yapma hakkı vermez!

Gözlerim bundan sonra sürekli üzerinizde olacak.

Tez zamanda, kendinize bir çeki düzen verin!

Yoksa kırmızı kalemle kalın kalın çizmeye devam ederim, ona göre!

Arda Sinem'e hangi mesajı yolladı?

[PAGE]

ERKEK ERKEKLİĞİNİ KADIN KADINLIĞINI BİLMELİ

Galatasaray'ın kaptanı Arda Turan, oyuncu Sinem Kobal ile 2 aydır aşk yaşıyor.

Yılbaşını Tayland'ın Phuket Adası'nda geçiren sevgililerin ilkbaharda nişanlanacağı, sezon bitiminde de evleneceği söyleniyor.

Arda Turan geçenlerde verdiği bir röportajda evliliğe dair konuştu.

Posta gazetesinin haberine göre; Milli yıldız, “Karım hem eğitimli ve kültürlü, hem iyi bir ev hanımı olmalı. Ayrıca benimle siyasetten spora kadar her konuda sohbet edebilmeli. Ben anneme âşığım, eşim de ona benzemeli” dedi.

'EŞİMİ ASLA ALDATMAM'

Arda Turan şunları söyledi: “Babamdan ne gördüysem aynısını isterim. Kadının, erkeğine kusursuz ve seve seve hizmet etmesi güzel bir şey. Ayıp değil ki. Ben de yeri, zamanı gelince eşime her türlü yardımı yaparım, bundan hiç utanmam. Evlenince sadık bir koca olurum. Eşimi asla aldatmam. Allah yazdıysa bozsun. Babam da anneme hiç ihanet etmedi. Günümüzün modern ilişkileri bana göre değil. Sahte buluyorum. Erkek erkekliğini, kadın da kadınlığını bilmeli”.

Deniz Seki'nın yeni yıl dileği ne oldu?

[PAGE]

DENİZ SEKİ ANNE OLMAK İSTİYOR

Eski günlerine dönen Deniz Seki, bu yıl içinde anne olmak istiyor

Bu yılı sıkıntılı geçiren Deniz Seki, 2010'a coşkulu bir şekilde girdi.

Kıbrıs'ta sahne alan güzel şarkıcı, minik hayranlarından gördüğü sevgi seli karşısında hayli duygulandı.

Takvim gazetesinin haberine göre; 2010'un ilk dakikalarında annesini kucaklayan Deniz Seki, "Bu yıl anne olmak istiyorum" dedi. Bu arada, Seki'nin aldığı kilolar dikkatlerden kaçmadı.

Evde çıplak dolaşan ünlü kim?

[PAGE]

KAREL EVDE ÇIPLAK DOLAŞIYOR

'Yaprak Dökümü' dizisindeki 'Oğuz' karakteriyle şöhret olan Tolga Karel, gece hayatında yaşadığı 'alkol dozu yüksek' olayların ardından şu sıralarda da ev sahibi ile sorun yaşıyor.

Günaydın'da yer alan habere göre, Beykoz'daki bahçe katının sahibi Ferhat Saraçoğlu, üç aydır kirasını ödemediğini iddia ederek Tolga Karel'e dava açtı. Beykoz Adliyesi'ne dilekçe veren Saraçoğlu, kiracısı hakkındaki şikayetlerini şöyle sıraladı:

"Sevgilisiyle sürekli olarak kavga ettiği için artık aynı apartmanda oturamaz olduk. Bütün mahalle bunların kavgasından bıktı. Kirasını ödemediği gibi evinin hiçbir yerinde perde yok! Yatak odasında yaşadığı her şeyi sokaktan geçen herkes seyrediyor. Ayrıca evinde çıplak dolaştığı için mahalle halkı ondan yaka silkti. Bu konudaki uyarılarıma hiç aldırış etmedi. Kendisi anne ve babasını bile evden kovan bir insandır. Anahtar kullanmıyor, eve bahçe duvarından atlayarak giriyor. Bir an önce evimden çıkmasını istiyorum."

Ev sahibi Saraçoğlu, bahçe katındaki dairenin fotoğraflarını çekerek mahkemeye kanıt olarak sundu. Fotoğraflarda Karel'in salonundaki dağınıklık dikkat çekiyor.

Yeliz Yeşilmen'ın neden karnının şiş olduğu anlaşıldı

[PAGE]

YELİZ YEŞİLMEN HAMİLE

Bir süredir ortalarda görünmeyen Yeliz Yeşilmen, yılbaşında Çorum'daki Anitta Otel'de sahneye çıktı.

Posta gazetesinin haberine göre; söylediği şarkılarla izleyicileri coşturan Yeliz Yeşilmen yeni yılın ilk sürprizini de patlattı:

 “3.5 aylık hamileyim. Bu yüzden fazla kıvırıp göbek atamıyorum." Yeşilmen, sevgilisi Ali Uğur Akbaş ile 14 Şubat Sevgililer Günü'nde evleneceklerini söyledi.

Yılmaz Erdoğan'dan sinemaseverlere jest

[PAGE]

BİLET FİYATLARINI YARIYA İNDİRDİ

Yılmaz Erdoğan, "Neşeli Hayat" filminin bilet fiyatını yarı yarıya indirdi

Geçtiğimiz hafta ikinci kez baba olan Yılmaz Erdoğan'ın, eleştirmenlerden büyük övgüler alan 'Neşeli Hayat' filmi, dünden itibaren sinema salonlarında yüzde 50 indirimli gösteriliyor.

Sabah gazetesinin haberine göre; Türkiye'nin Noel Baba hikayesini beyazperdeye taşıyan ilk filmi olan 'Neşeli Hayat', vizyondaki beşinci haftasında umut dağıtmaya devam ediyor.

'Noel Baba Rıza Şenyurt' karakteriyle gönüllere taht kuran Yılmaz Erdoğan'ı üç yıl aradan sonra sinema seyircisiyle buluşturan film; Erdoğan'ın yazdığı 'Yeni Yıl' şarkısıyla da dikkat çekiyor.

Sibel Can'ın yılbaşı yemeğindeki talihsiz kazası ne?

[PAGE]

YEMEK YERKEN ELİNİ KESTİ

Yılbaşı gecesi WOW İstanbul Hotel'de konser veren Sibel Can, sahneye çıkmadan önce talihsiz bir kaza yaşadı.

Çocuklarıyla yılbaşı yemeği yerken parmağını kesen sanatçı, hemen hastaneye gitti. Kelebek'in haberine göre; parmağına dikiş atıldıktan sonra oteldeki programına çıkan Can, “Çocuklarla yılbaşı yemeği yiyelim dedik. Engincan hindiyi kesiyordu, ben de 'dur oğlum ben keseyim' dedim. Ancak o arada görünmez kaza, parmağımı kestim. Hastaneden geldim buraya. şu an parmağımı hissetmiyorum ama olsun” dedi.

Çocuk isterlerse yeniden evlenecek olan ünlü çift kim?

[PAGE]

İKİNCİ BAHARLARINI YAŞIYORLAR!

Boşandıktan sonra tekrar barışan ve artık basına sürekli birlikte poz veren Arzu Balkan ve Tamer Karadağlı, garip ilişkilerini anlattı. Sabah gazetesinden Tuluhan Tekelioğlu'na konuşan çift, "Bir daha çocuk yapmaya karar verirsek evleniriz" dedi. İşte o ilginç röportaj...

- Halinizden memnun musunuz?

- A.B: Kendim için memnunum ama Zeyno için daha çok memnunum. Bazen evde olmuyorum, Zeyno'yu Tamer okuldan alıyor. Lojistik olarak çok kolay oldu. Kendi adıma da mutluyum, çünkü hayatım kolaylaşıyor bu anlamda. Tamer ile çok vakit geçiriyoruz, başka yerlerde buluşmamıza gerek kalmıyor.

- Ne kadar sıklıkla görüşüyorsunuz?

- A.B: Her gün görüşüyoruz. Bir kere her gün Zeyno'yu okula ya Tamer ya da ben bırakıyorum.
- T.K: Kim bırakacak kavgası yapıyoruz. Arzu bırakmak istiyor, ben bırakmak istiyorum...
- A.B: Bazen birlikte bırakıp, birlikte alıyoruz. Zeyno o yönden şanslı bir çocuk. Okula gitmediği günler Zeyno'yu tiyatroya, sinemaya götürüyoruz. Hep birlikte vakit geçirmekten mutluyuz.

TAMER'LE KÜS KALAMAZDIM

- İlişkiniz garip bir evrim geçirdi sanki?


- T.K: Her şey evrim geçirmiyor mu? İnsan yapıları değişebiliyor, hepimiz değişiyoruz ve pozitife doğru değişiyoruz bence. Belki yaşımız ilerledikçe biraz daha yumuşak, daha sakin oluyoruz.

- 'İyi ki boşanmışım,' diyor musunuz?

- A.B: O zaman için doğru olanı yaptım. Boşanmak, ilişkiyi mi bitirmek? Evliliği mi bitirmek? Bir ilişkiye girdiğinizde evli mi sayılıyorsunuz? Bir arkadaşlık, dostluk yürütüyorsunuz, bir şeyler paylaşıyorsunuz ama evlilik değil. Evlilik nedir? O işin resmiyete dökülmesi, imza atıp bir ortaklık kurmak. Biz o ortaklığı bozduk. İlişkimizi bozmadık ki... Hâlâ eskisi gibi dostuz, eskisi gibi birçok şeyi paylaşıyoruz. Çok sohbet ediyor, konuşuyoruz, zaman zaman da eskisi gibi kavga ediyoruz.

- Birbirinize öfkeniz tamamıyla geçti mi yani?

- A.B: Bağırdık çağırdık tabii. Kavga ettik, kapıları çarpıp çıktık ama birbirimize saldırmadık. Öyle şeyler olmadı.
- T.K: Çirkinleşmedik.

- Bir daha çocuk yapmaya karar verirseniz evlenir misiniz?

- T.K: Evet, bir daha çocuk yapmak istersek evleniriz. Evlilik dışı bir çocuk yapmaya ben karşıyım. Türkiye'nin buna hazır olduğuna inanmıyorum.
- A.B: Türkiye sadece İstanbul değil. Bunun, ileride başka sorunlar çıkarabileceğini düşünüyorum.

- İki durumu da yaşayan bir çift olarak hangisini önerirsiniz? Ayrı evlerde yaşamak mı, aynı evi paylaşmak mı?

- A.B: Bir kere boşanmayı savunan bir insan değilim. Ama Tamer'le yaşadıklarımızın sonucunda boşanmamız gerekiyordu. Boşanmasak kangren olacaktı. Çok fazla gürültü vardı etrafımızda. Her kafadan bir ses çıkıyordu. Dolayısıyla boşanmak, bunları durdurmanın yoluydu. Normalde biraz daha muhafazakâr düşünüyorum, ben sağlıklı ailelerin kurulması gerektiğine inanıyorum. Sağlıklı aileler olmazsa sağlıklı toplum da olamaz. Ama biz boşanmasaydık, her şey daha zor olacaktı. İkimiz de külahımızı önümüze alıp düşündük. Bu sessizlik iyi geldi. Çünkü o gürültü içinde ne söylerseniz, kayboluyor. Başka sesleri duymaktan birbirinizi duyamıyorsunuz... Sonra ikimiz de küçük küçük adımlarla başladık ve birbirimizle gerçekten iletişime geçebildiğimizi gördük.

- Psikolojik destek aldınız mı?

- A.B: Tabii, kendimiz ve Zeyno için zaman zaman görüştüğümüz bir psikolog oldu. Tekrar bir araya gelmek gerçekten çok güç. Çaba ve özveri istiyor.

- Ne zaman bir araya geleceksiniz?

- T.K: Bir araya gelmekten kasıt aynı evde oturmaksa, bence herkesin böyle bir zamana ihtiyacı var. Aynı evde olduğun zaman, canın da sıkılsa mecbursun o an orada olmaya. Ben bu eve gelirken mecbur olduğum için gelmiyorum, istediğim için geliyorum.

- A.B: Zeyno da şimdilik böyle bir eksiklik hissetmiyor. Tamer bizim evde yatıp kalkmıyor belki ama sabahları Zeyno'yu okula bırakıyor, akşam okuldan alıyor. Şu ana kadar öyle bir sorun yaşamadık, ama yarın öbür gün yaşarsak, dilimiz döndüğünce anlatmaya çalışırız herhalde. Zaman ne gösterir bilemeyiz. Belki tamamen ayrılırız, belki başka başka semtlerde otururuz, belki de aynı evde oturmaya başlarız.

"Evliyken eşimi aldatmadım" diyen kadın kim?

[PAGE]

HER ŞEY BOŞANDIKTAN SONRA

Oyuncu Emre Kınay'dan 9 ay önce boşanan Emine Ün'ün evli işadamı Tolga Karakaş ile ilişkisi magazin gündemine bomba gibi düştü.

Kınay ile Karakaş çiftinin arkadaş olması ise dikkat çeken önemli bir ayrıntıydı. Emre Kınay'ın Karakaş ailesi ile arkadaşlığı eşi Emine Ün ile birlikte 2 yıl önce gittiği Antalya Adrasan Koyu'ndaki tatil sonrası başlamıştı. Öyle ki Tolga Karakaş'ın eşi İlkim Karakaş'ın 7'nci evlilik yıldönümlerinde Emine Ün ve Emre Kınay'la beraber kutlamış, o gece mutluluk pozları bile vermişlerdi.

Bu fotoğrafın basında yer almasının ardından gözler Emine Ün ve Emre Kınay'a çevrildi. Emine Ün yaşadığı ilişkiye üstü kapalı da olsa sahip çıktı ancak beraberliğinin boşandıktan sonra başladığını belirtti. İşte Ün'ün ilişkisine dair Vatan gazetesine söyledikleri....

- Tolga Bey ile arkadaştık ve arkadaşlığımız ben boşandıktan sonra da devam etti. İkimizde ayrı şehirlerde yaşadığımız için sık sık görüşmüyorduk. Aynı şehirde olsaydık sık sık gider gelir bir şeyler paylaşırdık ancak ayrı şehirlerde böyle bir şeyin imkanı yok. Tolga Bey ile de son 4 aydır doğru düzgün görüşüyoruz.

- Tolga Bey'in karısını da tanıyorum hatta boşandıktan sonra da bir süre görüştüm ama artık o kadar eskisi gibi samimi değilim. Hayatta her şey olabilir, kim ne yaşayacağını asla bilemez. Tolga Bey ile de aramızda henüz adı konulmuş bir ilişki yok. Uzun süredir karısından ayrı yaşıyor ve boşanma davası devam ediyor.

- O fotoğraf (Olayın kahramanlarının aynı karede olduğu fotoğraf) 1 yıl önce çekildi ve bu fotoğrafa bakarak kimse yaşadıklarıma bir anlam yükleyemez. Fotoğrafa baktığınızda herkes eşiyle mutlu görünüyor diye hepimiz mutlu muyuz, belki ertesi gün kavga ediyoruz. Bunu kim bilebilir. Emre ile de 6 senelik evliliğimizde her gün mutlu değildik ki. Herkes röportajlardaki fotoğraflara bakarak yorum yaptı, 'çok mutlu çift' dedi. Örneğin, bir gün önce kavga ettik diye ertesi gün olan röportajı mı iptal edebilirsin. Dün belki çok kötüydük diyemezsin ve çektirdiğin fotoğraflara bakarak insanlar seni hep mutlu sanar. İlla ki böyle şeyler denk geldiğinde rol yaptığım zamanlar oluyor.

- Ben Emre'ye aşık olarak evlendim, çocuk yaptım. Ama öyle şeyler yaşadım ki ayrıldık. Yoksa durup dururken niye çocuğumun babasından ayrılayım. Bu kadar kolay değil. Kimse başka birisi için bir dakikada yuvasını yıkamaz. Bir kadının mutlu bir yuvası varsa, kocasından soğumadıysa onu seviyorsa ve bir takım şeyler bitmemişse gözü hiç kimseyi görmez. Karşı taraf ne kadar kur yaparsa yapsın gözü görmez. Ne zaman evliliğinde bir takım şeyler biter o zaman görürsün. Öyle bir noktada da ben evliliğimi bitiririm ki bunu yaptım.

- Bana “Emine eşini aldattı, evliliğine de devam ediyor” diyemezler. Emre'ye sorsunlar “Emine'nin beni aldattığına inanıyorum” diyecek mi? Tolga ya da ben evliyken bu ilişkinin başladığını düşünen ya da iddia eden herkes için de tazminat davası açmayı düşünüyorum.

EMRE KINAY: O ARKADAŞIM OLAMAZ

Konuyla ilgili Emre Kınay da, şunları söyledi: “Kızımın utanacağı şeyi annesi için yazmayın lütfen. Emine'nin beni aldattığına inanmıyorum. Ayrıca o bey (Tolga Karakaş) arkadaşım değil. Aynı karede olmamız bizi arkadaş yapmaz. Şimdiye kadar hatalar yapmış olabilirim ama arkadaş seçimi konusunda hata yaptığımı düşünmüyorum.”