BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  POLİTİKA

Demirtaş ülkenin ortak değerini açıkladı

BDP Grup Başkanı ve Hakkari Milletvekili Selahattin Demirtaş, demokratik özerklikle ilgili açıklama yaptı.

Abone ol

BDP Grup Başkanı ve Hakkari Milletvekili Selahattin Demirtaş, ortak değer olarak bayrağın korunmasından yana olduklarını belirterek, 'Anadilimizi inkar ederek, asimilasyon amacıyla Türkçe öğretilmesini kabul etmiyoruz" dedi. Demirtaş ayrıca sınırların birliğinden yana olduklarını ve bir arada yaşama formülünün demokratik özerklik olduğunu da iddia etti.

Hakkari'de konuşan BDP Grup Başkanı Selahattin Demirtaş, 'Anadilimizi inkar ederek, asimilasyon amacıyla Türkçe öğretilmesini kabul etmiyoruz" dedi.
BDP Grup Başkanı Selahattin Demirtaş, ''Anadilimizi inkar ederek, yok sayarak asimilasyon amacıyla Türkçe öğretilmesini kabul etmiyoruz'' dedi. Kurdi-Der Hakkari Şubesinin 1. Olağan Kongresi, Belediye Başkanlığı salonunda yapıldı. Kongreye katılan BDP Grup Başkanı Selahattin Demirtaş, katılımcıları Kürtçe selamladıktan sonra konuşmasını Türkçe sürdürdü.

"HALK MÜCADELE VERİYOR"

Demirtaş, Kürt halkının kendi anavatanında, kendi topraklarında diliyle kültürüyle yok edilme, tarihten silinme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu iddia ederek, halkın bu asimilasyona karşı karşı 7'den 70'e, büyük bir mücadele verdiğini söyledi. Kürt siyasetçilerin büyük bir bölümünün de kendi anadillerinde siyaset yapamayacak duruma geldiğini öne süren Demirtaş, şunları kaydetti: ''Çünkü kendi anadilimiz bize unutturulmak istendi, yok sayıldı. Bir dönem Kürtçe konuşmak, müzik dinlemek utanç vesilesiydi. Bırakın yasayı, korkuyu, Kürt olmak utanç verici bir durumdu. Türkiye Cumhuriyeti devletinin hükümetlerinin politikası Kürtleri o hale getirmişti. Peki bunun ortaya çıkardığı milyonlarca asimile edilmiş Kürt, Kürt çocuğu kendi diline, kültürüne yeniden kavuşabilecek mi? Başbakan, 'inkarı, asimilasyonu ortadan kaldırdık' derken bütün bu ortaya çıkarmış olduğu sonuçları da ortadan kaldırıyor mu? Hayır. İşte Kurdi-Der gibi kurumlar halkın kendi eliyle emeğiyle özverisiyle yarattığı kurumlar, bu dilin, kültürün yaşayabilmesi, bir eğitim dili haline gelebilmesi, nesilden nesile aktarılabilmesi için mücadele ediyor.''

"ASİMİLASYON AMAÇLI TÜRKÇE ÖĞRETİLMESİNİ KABUL ETMİYORUZ"

Demirtaş, Uluslararası Türkçe Olimpiyatları düzenlenmesiyle ilgili de ''Kurdi-Der gibi kuruluşlar Kürtçeyi korumak için mücadele yürütürken Uluslararası Türkçe Olimpiyatları düzenleniyor ve deniyor ki 'Biz kardeşiz. Türkçeye de Kürtçeye de eşit yaklaşıyoruz'. Türkçe olimpiyatları yapılacak, yapalım ve hep birlikte de destekleyelim. Bir dili korumak, Türk dilini korumak, onun için uluslararası olimpiyatlar yapmak gerçekten gurur vericidir. Ama aynı zamanda o ülkede başka bir dili, Kürt dilini yok etmek için uğraşmak da o kadar büyük bir utançtır'' dedi. Kürt çocuklarının Türkçe öğrenmesine herhangi bir itirazı olmadığını, bu ülkenin yurttaşı, vatandaşı olan herkesin ülkenin resmi dilini öğrenmesi gerektiğini anlatan Demirtaş, ''Bakın biz de öğrendik, konuşuyoruz. Ama anadilimizi bize unutturarak Türkçeyi zorla öğretenlere karşı da biz 'artık yeter' diyoruz. Anadilimizi inkar ederek, yok sayarak asimilasyon amacıyla Türkçe öğretilmesini kabul etmiyoruz. Bu nedenle halkımız, her yerde kendi anadiline sahip çıkmalıdır'' diye konuştu.

Demirtaş, Van'daki temaslarının ardından geçtiği Hakkari'de katıldığı iftarın ardından, gece geç saatlerde kaldığı otelde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, ''İran'ın PJAK'a yenilik operasyonlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?''  sorusu üzerine Demirtaş, İran, Irak, Suriye ve Türkiye'de yıllardır devam eden bir Kürt sorunu olduğunu belirterek, bu ülkelerin, Kürt sorununu şiddet yöntemi ile bastırmaya, çözümsüzlüğe itmeye dönük bir politika izlediğini öne sürdü.

TÜRKİYE'NİN 20-25 BÖLGEDEN OLUŞMASI

Demirtaş, ''demokratik özerklik'' konusuna da değinerek şunları kaydetti:

''Demokratik özerklik dediğimiz yönetim sistemi, halkın kendi kendisini yönetebileceği kurumlarını oluşturmaktır. Bununla birlikte BDP'nin tabii ki temel projesi Türkiye'nin 20 veya 25 bölgeden oluşması, bu bölgelerin her birinin kendi bölge meclislerinin olması ve en üstte de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin olmasıdır. Bunu Türkiye'nin her yerinde halka anlatmaya çalışıyoruz. Türkiye'de bütünlüğü, birliği sağlayabilecek tek proje de budur. Bu proje reddedildiği, tartışılmadığı müddetçe Türkiye'nin birliğinde güçlenme olmaz, zayıflama olur.''

ÜLKENİN BİR BAYRAĞI VARDIR

Kendi önerilerinin ''demokratik özerklik'' olduğunu ancak AK Parti'nin ya da diğer partilerin başka modeller önerebileceklerini belirten Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Ama hiç kimse 'artık bu sistemle yürüyeceğiz, tek dille, tek ırkla, tek milletle, tek bilmem neyle yürüyeceğiz' diyemez. Ülkede teklikten söz edilecekse bu anlamda biz sınırların tekliğinden, birliğinden yanayız. Ülkenin bir bayrağı vardır, biz elbette ki ortak değer olarak bayrağın korunmasından yanayız. Yine ülkede bir üniter yapı vardır. Bir devlet vardır. Biz, 'birden fazla devlet oluşsun' demiyoruz. Ama bu ülkede birden fazla dil vardır. Birden fazla halk vardır. Birden fazla kültür vardır. Bütün bunların da kabul edilmesi lazım. Bunların hepsinin bir arada birlik içerisinde yaşamasının formülü demokratik özerkliktir. Bunu reddetmek demek 'ya asimilasyonda ısrar ediyorum' demektir, ya da 'bu ülkeyi bölünmeye götürüyorum' demektir. Başka bir şey değildir.''