BIST 10.701
DOLAR 32,22
EURO 34,94
ALTIN 2.423,11
HABER /  POLİTİKA

Çömez ihracı yorumladı

AK Parti'nin muhalif milletvekili Turhan Çömez, Fuat Geçen'in ihracını işte böyle yorumladı.

Abone ol

AK Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, Hatay Milletvekili Fuat Geçen'in AK Parti'den ihracını, ''AK Parti için önemli bir sınav olmadı. Önemli bir kayıp'' şeklinde değerlendirdi.

Çömez, yaptığı yazılı açıklamada, ''Geçen'in ihracı önemli bir kayıp... Ortaya koyduğu görüşleri, iddiaları; ihmal edilmemesi gereken ayrıntıları içeriyordu. Bunların gerçek olup olmadığı, tüm titizliğiyle araştırıldı mı, emin değilim'' ifadesine yer verdi.

Kamuoyundaki hakim kanaatin, bunların yeterince araştırılmadığı yönünde olduğunu, ihracın kafalarda oluşturduğu kuşkunun, bu kanaati daha da derinleştireceğini savunan Çömez, şunları kaydetti:

''Aynı zaman dilimine bir başka süreç daha eklendi. Afyon Milletvekili Sayın Mahmut Koçak, Cumhuriyet Gazetesinde yayınlanan bir mülakatta ortaya koyduğu görüşleri nedeniyle disiplin kuruluna sevk edildi. Mülakatta önemli mesajlar vardı. Kendi açısından şüphesiz ki doğru bir değerlendirmedir.

Ancak Sayın Başbakanla ilgili söylediklerine katılmam mümkün değil. Devlet geleneğine uygun davranmadığını ima etmesini, Kasımpaşa kültürünü tasvip etmediğini vurgulamasını, gereksiz, yersiz ve anlamsız buldum. Bununla birlikte, bunları söyleyebilme hakkının da tesis edilmesi gereğini savunuyorum.

Keşke Müşterek Disiplin Kuruluna verilmek yerine, hep söylenegeldiği gibi, müşterek akıl çalıştırılsaydı. Hatta keşke, parti içinden başka sesler, bu söylemin yanlışlığını vurgulasaydı. Yani düşünceler, fikirler çarpışsaydı da en doğrusu bulunsaydı, olmadı...''

Gözden kaçan önemli bir ayrıntının, parti yöneticilerinin sürece dair yorumu olduğuna dikkati çeken Çömez, ''Genel Başkan Yardımcısı Akif Gülle, Koçak'ın iyi niyetli olmadığını vurguladı. Yani bir çeşit,niyet okundu, niyet sorgulandı. Oysa bu ekip, niyet okumalardan çok çekmişti'' dedi.

Turhan Çömez, psikiyatride yer alan ''aktarılmış travmalardan'' söz ederek, şiddet uygulayanların geçmişine bakıldığında, ''burada olduğu gibi'', genellikle çocukluk çağlarında şiddete maruz kaldıklarının görüldüğünü ifade etti. Çömez, şöyle devam etti:

''Niyetleri okunan ve bundan acı çekenler, koşullar değiştiğinde niyet okumaya başlıyorlar. Sayın Geçen'le ilgili kararda, Müşterek Disiplin Kurulu acaba zorlandı mı? Kararın oy birliğiyle verilmesi, bir anlamda zorlanma ve tartışma yaşanamadığını düşündürüyor. Bu da bağımsız çalışması gereken bu yapının, baskı ya da tesir altında kaldığı şüphesini uyandırıyor. Hal böyleyse, durum daha da vahim. Eğer bu da aktarılmış bir travmaysa, söylenecek hiçbir şey yok.''

''İKİ KARAR DA CESARET KIRICI...''-

Çömez, siyasi partilerin, demokrasinin çekirdek kurumları olduğunu ve bu kurumlarda, her görüş, her düşüncenin ele alınıp tartışılabilmesi gerektiğini belirterek, şu görüşleri dile getirdi:

''Siyah ve beyaz arasındaki sınırsız sayıda tonlarda özgürce dolaşılabilmeli. Herkes kendi doğruları içindeki yanlışları, başkalarının yanlışları içindeki doğruları keşfedebilmeli. Söylemek yerine söylenmeyi tercih ettikçe, doğrulara ulaşamayız? AK Parti için iyi bir sınav olmadı.

Parti içi demokrasi ve ortak akıl söylemleri askıda kaldı. Alınan her iki karar da cesaret kırıcı oldu. Dünkü grup toplantısında milletvekillerinin hiç konuşma yapmaması da bunun bir göstergesi. Tahammül ve anlayış kültürüne çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde, siyaset kurumunun, daha çok olumlu örneklere, cesaret verici kararlara ihtiyacı var. Unutmamalı ki tartışma kültürü olmayan toplumlarda, uzlaşma kültürü hiç olmaz. Olmadı... Yine başa döndük...