BIST 10.248
DOLAR 32,28
EURO 34,78
ALTIN 2.394,86
HABER /  GÜNCEL

Böbrek taşına dikkat

Böbrek taşı, Türkiye'de kronik hastalıklar arasında yer alıyor. Dünya Böbrek Günü'nde uzmanlar, bol bol su için uyarısı yapıyor.

Abone ol

İnsanlarda özellikle 40 ve 50 yaşından sonra görülme ihtimali olan böbrek taşı rahatsızlığının, tedavisinin ihmal edilmesi halinde böbrek yetmezliğine kadar varan sonuçlara neden olduğu bildirildi. Uzmanlar, bol bol su içilmesini öneriyor.

Böbrek hastalıkları ve bunun sonucunda oluşan kronik böbrek yetmezliğine dikkat çekmek ve kamuoyunda farkındalık oluşturmak, bilinci artırmak için her yıl mart ayının ikinci haftası 'Dünya Böbrek Günü' olarak kutlanıyor.

Acıbadem Kayseri Hastanesi Üroloji Uzmanı Dr. Mert Ali Karadağ, günün önemine dikkat çekerek, özellikle 40'lı 50'li yaşlarda görülme ihtimali daha fazla olan böbrek taşlarının ciddi sorun oluşturacağına işaret etti.

Böbrek taşları böbreğin çıkış kanallarını tıkayarak, kanalın gerisinde idrar birikmesine ve zamanla idrar üreten sağlıklı böbreğin kaybına yol açtığını ifade etti.
Böbrek taşlarının toplumda sık görüldüğünü ve kronik hastalık olarak kabul edildiklerini belirten Dr. Mert Ali Karadağ, böbrek taşları ile ilgili şunları kaydetti: "Hastalığın temelinde birçok metabolik faktör mevcuttur. Bu metabolik faktörler, idrarın asit-baz dengesini değiştirerek kristal oluşumuna ve bunların birbirlerine yapışarak daha büyük hale gelmelerine neden oluyor. Metabolik değişikliklere yol açan en önemli etmen ise genetik faktörlerdir. Vücudumuzdaki belirtileri iyi dinlememiz gerekiyor." diyen Dr. Karadağ, böbreklerdeki rahatsızlıklarla olarak sağ veya sol yanda devamlı ağrı hissi, kasıklara vuran ağrı ve idrarda yanma hissi ile kanama gibi belirtilere dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.

Karadağ şöyle devam etti:"Tüm bu belirtiler, böbrek veya üreter (böbrek ile idrar torbasının birbirine bağlayan organ) taşlarının habercisi olabiliyor. Bu belirtileri önemsiz saymak, zamanla geçer demek düşebileceğimiz en önemli yanlışlardan biri. Belki de basit olarak tedavi edilebilecek bir taşı yok sayarak, böbreğimizin fonksiyonlarının geri dönüşsüz kaybına yol açabiliyoruz." dedi.
Alınacak bazı önlemleri sıralayan Dr. Karadağ, özellikle yeterli miktarda su tüketmenin önemli olduğuna dikkat çekti.