BIST 9.625
DOLAR 32,59
EURO 34,86
ALTIN 2.496,86

Bıra Süleyman, Bavo Süleyman!..

Soylu' nun İçişleri Bakanlığı milat olmuştur.Şırnaklı,Yüksekovalı, Cizreli onu öylesine sahiplendi ki ' Bıra (kardeş) Süleyman...Bıra Süleyman 'diye seslenip kucaklaşıyor.

Diyarbakırlı bir dostum ile sohbet ediyoruz...

Diyor ki;

“Doğu ve Güneydoğu’ya hiçbir dönem bir İçişleri Bakanının eli hiç böylesine değmemişti.Çok şey değişti çok”

‘Nasıl’ diye sordum..

Anlattı…

“Şırnak’tan Silopi’ye, Yüksekova’dan Şemdinli’ye, Cizre’ye, Hakkari’den Mardin’e gidin, vatandaşlarla sohbet edin size Süleyman Soylu’ yu anlatsın. Herkese eli değen bir bakan olmuş. Halk ona çok güveniyor. Çünkü onunla  birlikte bölgede insanların yüzünde korku değil umut ışığı doğdu. 

Kahvede oturup onlarla çay içip sohbet eden, caddelerde gezen, dağa çıkan  bir  İçişleri Bakanını ilk kez görüyorlar. Allah var bölgeyi bir gün dahi ihmal etmedi.

Eskiden  İçişleri Bakanı kimdir diye soru sorulsa bölge halkı ismini dahi bilmezdi. Şimdi bazıları ‘Bıra(kardeş) Süleyman(kardeş Süleyman),bazıları  ‘Bavo(Baba) Süleyman ’ diye seslenip bağrına basıyor'

Ne güzel sözler…

Hem devletimin hem de hemşehrim olması  adına gururlandım…

Görülüyor ki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 31 Ağustos 2016 tarihinde “İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’ dur” diyerek verdiği karar, hem Türkiye’nin terörle mücadelede hem de Güneydoğu halkının devletle buluşma noktası için adeta bir milat olmuş…

Soylu’nun bakanlık koltuğuna oturmasının ardından terörle mücadelede elde edilen  büyük  başarı uzun yıllardır ülkenin birinci öncelikli sorunu olan terör olayını arka planlara itti..

Bugün Türkiye’de kimse terörü konuşmuyor…

Çünkü bugüne kadar hiçbir bakanın terörle mücadelede gösteremediği cesareti  Süleyman Soylu gösterdi.

Uzaktan konuşmadı…

Gitti  gördü yaşadı kucakladı…

Bir gün dahi bölge halkını ihmal etmedi..

Bir gün dahi güvenlik güçlerini yalnız bırakmadı…

Geceleri ölüm sessizliği yaşayan o iller, ilçeler şimdi ışıl, ışıl…

Doğu ve Güneydoğu’da “huzur” kelimesi hâkim …

Bir zamanlar bölgede devletin girmekte zorlandığı kurtarılmış mahallelere, ilçelere, köylere bizzat girip ‘Biz buradayız teröristler nerede’ diye meydan okuyan  kefeni elinde gezen bir bakan gerçeğini gördü bölge halkı…

Bölücü terör örgütünün bütün hain kadrosunun nerede olursa olsunlar başları ezilmeye başlandı.

Ankara’da oturup talimat vermek yerine bizzat işin başına geçti. Polisiyle, jandarmasıyla, askeriyle girilmedik nokta, gidilmedik yer bırakmadı…

Kars, Ağrı, Diyarbakır, Bitlis, Muş, Batman, Bingöl, Tunceli, Şırnak, Siirt, Hakkâri, Mardin, Diyarbakır...

Her yerde oldu..

Mübarek Ramazan ayında da aynı tempo…

Evini parkını unuttu bu adam…

Ramazanın ilk dört gününde iftarını Güneydoğu’da açarken bazen bir şehit ailesinin sofrasında, bazen sınırın sıfır noktasındaki bir karakolda, bazen de yıllarca PKK’nın baskısını çeken bölge halkıyla birlikte...

İftarı KATO Dağı’ndı açtı, Sahuru Tendürek’te yaptı…

Silopi, Şırnak, Cizre, Yüksekova caddelerinde gezdi, esnafla sohbet etti vatandaşlarla dertleşti..

Kürtçe  çağrışımla ‘Bıra (Kardeş) Süleyman…Bavo(Baba) Süleyman diye seslenen adam olmuş…

Şöyle bir araştırdım..

Mayıs ayı boyunca Mardin, Şırnak, Cizre, Hakkari, Yüksekova, Van, Diyarbakır gibi bölge kentlerinde çeşitli toplantı ve etkinliklere katılmış..

Bu kentler bilindiği gibi 2015-2016’da kent savaşlarına sahne olan, dolayısıyla son 3 yılda yıkımın en fazla yaşandığı kentler olma özelliğini taşıyor.

Geçmişte ikindiden sonra insanların sokağa çıkmaktan ürktüğü Hakkari, Van, Mardin artık gece geç saatlere kadar canlı mı canlı!..

İnsanların yüzünde huzur var, kentler turistlere ev sahipliği yapıyor, esnaf hizmet etmekten yorulur hale geliyor, kepenkleri her defasında indirilen esnaf şimdi  Pazar dahil hep açık…

Nereden nereye değil mi?
En önemlisi;

“Acaba terör örgütü mensubu kapıma gelir de benim çocuğumu alır mı?” diye korku içinde yaşayan bölge halkının artık öyle bir sıkıntısı yok..

Yılbaşından itibaren dağa giden çocuk, insan sayısı sadece 41. Ondan önceki yıllarda  bu rakam 600, 800, 2 binlerdeydi !..

Yıllardır Doğu ve Güneydoğu'daki illerde belediyeleri PKK’ya hizmet eden HDP yönetti.

Devlet el koydu!

Ne oldu?

Belediye başkanlıklarına atanan kayyumlar  halk ile öylesine bütünleşti ki bir sevgi yumağı oluştu..

Dağa eleman ve lojistik vermekten başka hiçbir iş yapmayan belediyeler, bugün halkının sorunlarını çözen  iş üretir hale  gelen belediyeler olmuş…

Açıklanan rakamlara baktım..

Belediyelere bugüne kadar 2,9 milyar yatırım yapılmış… Belediyelerin 600’ü aşkın esnafa bulunan 1,5 milyar borcu ödenmiş durumda

Belediyelerde 6 bin 121 kilometre sıcak asfalt, 4 bin 493 kilometre sathi kaplama, 49 bin 76 kilometre stabilize yol, 63 bin kilometre beton yol, 10 bin kilometre kare de kilit parke taşı döşenmiş, bin 914 çay bahçesi ve park yapılmış…

Nereden nereye değil mi?
38 bin kilometre içme suyu hattı, 45 atık su arıtma tesisi, 5 bin 535 kilometre atık su arıtma şebekesi, 129 kilometre yağmur suyu isale hattı yapılmış…

117 kadın merkezinde 157'den fazla kurs düzenlendi..

Cizre'nin sokaklarının fotoğrafları sosyal medyadan paylaşılınca burası Paris değil Cizre iddiamız artıyor.

Örneğin Şırnak’a şöyle bir baktım…

10 bin 214 konut yapımına başlanmış. İş yeri sayısı 515, cami sayısı 9.

Şırnak'a çukur eylemlerinden sonra 3 katrilyonun üzerinde harcama yapılmış.

5 bin 731 konut ve iş yeri hak sahiplerine teslim edilecek, ardından diğerleri de tamamlanacak.

Tamamlanınca onlar da hak sahiplerine teslim edilecek.

Bu paralar daha önce dağa, teröre, bu ülkenin beraberliğini ortadan kaldırmaya gidiyordu.

Yetmedi..
Şırnak'ta madenler dahi çalışmaya başladı..

Bir düşünün Tunceli Manzur’da muhteşem bir şekilde rafting Türkiye şampiyonası düzenlenmiş...

Şaka değil gerçek!..

Tunceli’de rafting Türkiye şampiyonası..

Tunceli’de kent genelinde ilk ve ortaokullarda öğrenim gören 6 bin öğrenciye kişisel gelişmelerine destek olması için satranç takımı hediye edilmiş…

Ne güzel…

Bir  İçişleri Bakanı düşünün;

Güneydoğu’da her annenin  her babanın  evinde gıpta ettiği bir evladı gibi…

Dedim ya..

Güneydoğu’ya öyle bir İçişleri Bakanının eli değdi ki bölge halkının  deyimi ile   ‘Bıra (kardeş) Süleyman’ın elini unutması ve bırakması mümkün değil

Bu elin ne kadar değerli olduğunu 24 Haziran’da sandıklardan çıkan sonuçlarda  hep beraber göreceğiz…

Diyeceğim şu ki;

'Yarın çocuklarıma bırakacağım en büyük miras Recep Tayyip Erdoğan'ın yol arkadaşı olmaktır' diyecek kadar Reis'e sadakat ile bağlı olan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Doğu ve Güneydoğu’da hem terörle mücadelede hem güvenlik güçlerinin şevkle arzuyla çalışmasında hem de devlet millet buluşmasında bir milat oldu..

Doğu ve Güneydoğunun her evinde bugün  Bıra (kardeş) Süleyman, Bavo (Baba)Süleyman gerçeği var..

Bakan Soylu Doğu ve Güneydoğu’ya Hz. Mevlana’ nın şu sözünü ezberletti desek yeridir..

‘Biz sevdik mi  yer oluruz…

Biz sevdik mi sel oluruz…

Biz sevdik mi  lal oluruz…

Biz sevdik mi can oluruz..!’

Nereden nereye dedik ya..

Bakın şu resimlere şimdi!..

Şırnak,Cizre,Yüksekova'dan..

Bir zamanlar sokağa çıkılamayan illerin,ilçelerin sokaklarında binlerin bakan ile birlikte  katıldığı iftar sofraları ve sevgi selleri..

Allah bir daha bozmasın...

BİZ HEPİMİZ CANIZ...