BIST 10.083
DOLAR 32,46
EURO 34,79
ALTIN 2.427,93
HABER /  POLİTİKA

BDP'den MİT'i şok edecek suçlama

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş grup toplantısında konuştu

Abone ol

İNTERNETHABER-  BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İstanbul'da belediye otobüsüne düzenlenen molotoflu saldırıda yanarak yaşamını kaybeden Serap'ın ölümünden MİT'in sorumlu olduğunu öne sürdü.

Demirtaş, PKK'ya yıkılmak istenen bu saldırıların arkasında MİT'in olduğunu iddia etti.

Demirtaş Türkiye'nin birçok ilinde düzenlenen KCK operasyonlarını da "AK Parti'nin faşizan operasyonları" sözleriyle değerlendirdi.

BDP lideri Selahattin Demirtaş, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin gelişmeleri değerlendirdi. Konuşmasının büyük bölümünü MİT krizine ayıran Demirtaş, MİT'in başrolünde olduğu krizin gerçekte bir "AK Parti krizi" olduğunu dile getirdi ve özetle şöyle konuştu:

''Bu Türkiye krizi değildir. Türkiye toplumun neden olduğu kriz değildir. AKP'nin adım adım yarattığı krizdir. AKP'yi uyardık. Sen Türkiye'nin sorunlarını çözemezsen sen çözülürsün. O aslında parti krizi. Bu nedenle MİT görevlilerinin savcılığa davet edilmesi için kıyamet koparılacaksa bir kaç başlıkta kıyamet kopartmak lazım'' dedi

Van halkını ziyaret ettiğini ve halkın hala çadırlarda yaşadığını söyleyen Demirtaş hükümete ağır sözlerle yüklendi. Demirtaş, ''Halkın çoğu göç etti. Kalanlar ise hala çadırlarda yaşıyor. Van halkının dramı hala devam ediyor. Sizin Roboski'ye attığınız bombalarla Van konteynır alnırdı.'' dedi

İşte Demirtaş'ın konuşmasından satır başları...

Sanıyorum hiçbir grup toplantımızı huzurlu bir Türkiye ortamında yapamadık. Bu grup tolantımızda daha Türkiye'de siyasetin gelişmelerin arap saçına döndüğü ortamda gerçekleştiriyoruz.

Dünden bu yana Türkiye'nin 30 kentinde siyasi soykırım operasyonlar yapıldı.14 Nisan 2009 tarihinde hükümetin kontrolünde başlayan operasyonların amacının boyun eğdirmek olduğunu ifade ettik. 8 Mart öncesi özellikle kadınları hedefleyen operasyonun bu kadar acele yapılmasını nedeni de 8 Mart'ta kadınların alanlara çıkıp kendini ifade etmemesidir.

BU AK PARTİ'NİN FAŞİZAN OPERASYONUDUR

Artık Meclis kürsüsünde, grup konuşmalarında her yerde bu operasyonların yapıldığı açıklanıyor, yapılacak deniliyor. Biz bunlara yargı operasyonu demedik. Bu AKP faşizan operasyonudur. Dünkü operasyonlarda yine sanatçılarda gözalına alındı. Bunu zaten İçişleri Bakanı itiraf etmişti. Tüm bu gözaltı, tecrit, yaşanan olaylara ses vermek adına Şırnak Milletvekili Selma Irmak ve arkadaşları süresiz açlık grevine başladı. Bir milletvekili bugün halkının özgürlüğü için bedenini ölüme yatırmış durumda. Bu elbetteki AKP'nin yarattığı baskıyı anlamak için yeterlidir.

Yarın 15 Şubat. Yarın Sayın Öcalan'ın kaçırılarak Türkiye'ye getirilmesinin yıldönümü. Eğer 15 Şubat komplosu tüm çıplaklığı ile Türkiye'ye aktarılmış olsaydı Türkiye bugün bu kaosları yaşamıyor olacaktı. Belki de Kürt sorununu çözülmüş bir Türkiye'de yaşıyor olacaktık.

ECEVİT BİLE NEDENİNİ ALMAMIŞTI

Neydi 15 Şubat? Eğer her birimizin yaşamını etkiliyen bir süreçten bahsediyorsak yaşananların Türkiye'de paylaşılması zorundadır. 13 yıldır İmralı'da devam eden uluslararası kopmlo sürecinin Türkiye'nin geleceğini ipotek altına almak olarak tanımladık.

O dönem İmralı'dan yapılan çağrılar görüşme çağrıları ve 13 yıldır nefes nefese verilen mücadele etnik bir çatışmanın önüne geçmiştir. Hükümetlerin burada pozitif rolünün olduğunu düşünmüyoruz. O dönem rahmetli Ecevit hükümeti bile bir anlam çıkaramamıştır. Hatta Sayın Ecevit Öcalan'ın bize neden teslim edildiğini anlaşım değiliz demişti. 

AK HÜKÜMETİ FIRSATLARI ELİNİN TERSİ İLE İTMİŞTİR

Orada Sayın Öcalan'ın yaptığı tüm çağrılar kaosu engellemeye yönelik olmuştur. AKP iktidarı o dönemde oluşan fırsatları bugün olduğu gibi o günde elinin tersi ile itmişti. Türkiye'de can alan ve Türkiye siyasetini allak bullak eden Kürt sorunundan bahsediyoruz. AKP buna ciddiyetle yaklaşmadığı için tüm fırsatları heba etmiştir. Türkiye demokratik kamuoyunun desteği ile bu amaçla bertaraf edilmiştir. Ama iktidarları teslim altına alma, ipotek altına alma gerçekleşmiştir. Orada neler yapıldı, neler görüşüldü.Tüm detayları ile ortaya çıktı. Bunların ne amacıyazıldı çizildi. Ama Türkiye kamuoyuna anlatılmadı.

15 ŞUBAT'TA MEYDANLARDA HAYKIRACAĞIZ

15 Şubat'ta bu koplonun Türkiye'ye yapılmış komplo olduğunu haykıracağız. Yarın da alanlarda meydanlarda olacağız.Eğer cesur adımlar atılmak isteniyorsa önce İmralı için adım atılmalıdır. Oraya yaklaşımı sorunların çözümüne yaklaşmadır. Tablo ortadadır. Hükümet sözcüsü, Adalet bakanlığı işkenceyi, tecrit uyguladığını itiraf ediyorlar.Yıllardır kanunsuzluk olduğunu kabul ediyorlar ve şimdi kanun çıkartmaya çalışıyorlar. Bunlar Türkiye'yi bataklığa sürüklediler ve Türkiye bataklığa yürümeye devam ediyor. Türkiye'de gerçekleri gören herkesi alanlara çağırıyorum. Biz başka çözüm bilmiyoruz. Barışın yolu buradan geçer. Bedeli ne olursa olsun biz direnmeye devam edeceğiz.

BİZ KENDİ CEPHEMİZDEN ANLATMAYA ÇALIŞTIK

Tüm konularla bağlantılı siyasi gelişmeler yaşanıyor. MİT yargı hükümet çatışması olarak sunulmaya çalışılan mesele bunlardan bağımsız değil. Biz gelişmeyi kendi cephemizden anlatmaya çalıştık. Ama şu ortada tablo öyle tablodur ki iç denge siyasetleri ile öyle iç içe geçmişki bunu tek kelime ile anlatmak imkansızdır. Bu büyük bir AKP krizidir. Bu Türkiye krizi değildir. Türkiye toplumun neden olduğu kriz değildir. AKP'nin adım adım yarattığı krizdir. Bir adım ötesini göremeden iktidarını sağlamlaştırma adına yaptıklarıdır. AKP'yi uyardık. Kendi devletini yaratıyorsun. Sen Türkiye'nin sorunlarını çözemezsen sen çözülürsün. Biz bu şekilde uyardık. O aslında parti krizi. Bu nedenle MİT görevlilerinin savcılığa davet edilmesi kıyamet koparılacaksa bir kaç başlıkta özellikle kıyamet kopartmak lazım.

KIYAMET BUNLARA KOPARILSIN

1-Eğer bu savcılar müzakere yapmayı suç sayıyorsa kıyamet kopartmak lazım. Bizim sonuna kadar savunduğumuz müzakeredir. Müzakere siyasi irademizle yapılmıştır desin.Bu suç değildir. Ama hükümet meseleyi geçiştirmeye çalışıyor. Sorun çözme yöntemi ile sorun çıkarmaya devam ediyor

2- Özel yetkili mahkemeler için kıyamet koparılsın. Gece gündüz mahkemelerin yaptıklarının ardanda duran bu iktidarın kendisidir. Bir fıkradaki gibi; ''AKP'nin isot tarlasına girince kıyamet kopartıyorlar''. Sizin yarattığınız canavar. Olup bitenler ortada. Bugün Ergenekon'dan, gazetecilere kadar neden yargılanıyorlar? AKP'ye komplo kurmaktan dolayı binlerce insan tutuklu.

SERAP'I YAKANLAR AK PARTİ'NİN ÖRGÜTLEDİKLERİDİR

Peki AKP bize karşı ne yapmış? İnternet siteleri kurdurmuş, gazeteciler eliyle yazılar yazdırmış. Bunları AKP nereden öğrenmiş? Şimdi AKP bize karşı yapıyor. Bizim hiç şekilde içimizde ne MİT ajanı yoktur. O Serap'ı yakanlar onların adamlar bizzat örgütledikleridir. Biz suç işlemedik. Bizim yapımızda örgütlerimizde belediyemizde suç işlemek adına tartışmalar yürütülmedi. Başbakan tüm KCK operasyonlarına destek vermiştir. Şimdi Başbakan müzakeci mi oldu? Kendi iç egemenlik rant paylaşımını biz demokrasi mücadesi olarak görmüyoruz.

Bunun çözümü için üretilmiş yasa teklifi için tavrımızı ortaya koyduk. Eğer bu konuda samimiyseniz müzakereci heyetin haklılığına inanıyosanız neden daha fazla yetki vermiyorsunuz? Kürt sorununda tüm taraflarla açık, şeffaf görüşülmesi için yetki verelim. Neden Başbakan'ın yetkilerini arttırıyorsunuz?

YARGIYA MÜDAHALE NASIL OLUR DEDİLER AMA...

Yargıya müdahele olur nasıl olur dediler? Bizim milletvekilimiz için. Peki burada ne yapıyorlar. Kendi söylediklerini kendi çıkarları adına yapmaya çalışıyorlar. ek maddelik günü kurtarmaya çalışmalık bir çalışma yapılmamalıdır.

SEN SIRA SANA GELMESİN DİYE BUNU YAPIYORSUN

Sürece toplu olarak yaklaşılmadığı müddetçe bataklığa gireceğiz. Sürecin sorumlusu mevcut iktidardır. MİT Müsteşarı ile yardımcılarını yargının elinden alınca neyi kurtaracaksınız? Binlerce siyasetçi içeride. Sen sıra bana gelmesin diye üç beş bürokratı kurtarmaya çalışıyorsun. Buna kargalar güler.

SİZİN ROBOSKİ'YE ATTIĞINIZ BOMBALARLA KONTEYNIR ALINIRDI

Dün Van'daydım. Depremin gerçekleştiği günden bu yana hiç birşey yapılmamış demiyorum. İnsanlar hala çadırda yaşıyorlar. Halkın çoğu göç etti. Kalanlar ise hala çadırlarda yaşıyor. Van halkının dramı hala devam ediyor. Sizin Roboski'ye attığınız bombalarla Van konteynır alnırdı.