BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
HABER /  POLİTİKA

Baykal cevap veriyor!

CHP Lideri Deniz Baykal, partisinin grup toplantısında Başbakan Erdoğan'a cevap vermek için kürsüye çıktı.

Abone ol

CHP Lideri Deniz Baykal, partisinin grup toplantısında Başbakan Erdoğan'a cevap vermek için kürsüye çıktı. Partililerin alkışlarıyla kürsüye çıkan Baykal'ın, "Öyle zannediyorum ki, bugünkü toplantı heyecanlı olacak" sözleri, gülüşmelere yol açtı. 
     
Konuşmasına Abdi İpekçi'nin ölüm yıldönümünü hatırlatarak başlayan Baykal, Uğur Mumcu ve diğer basın şehitlerine gönderme yaparak, "Bu lanetli kış günleri siyasi tarihimizi en acı bir şekilde lekeledi. Çok değerli, namuslu, ahlaklı, toplumun yüzakı ve seçkin evlatlarının acısını sizlerle paylaşmak istiyorum" dedi.
     
Son günlerde toplumun bir temel konu hakkında kenetlendiğini bildiren Baykal, "Bu konu siyaset ve yolsuzluklar konusudur" dedi. Baykal şöyle devam etti: Temiz siyaset arayışı, özleyişi, ihtiyacı doruk noktaya gelmiştir. Bunları sıkıntıya sokan olgular çıkınca toplum büyük bir tepki vermiştir.
     
ALLAH UNAKITAN'IN AYAĞINI DOLAŞTIRDI
     
Şimdi Türkiye bunu konuşuyor. Kısa bir süre önce Maliye Bakanı'nın Allah ayağını dolaştırdı. Durduk yerden, CHP ve onun Genel Başkanı hakkında uluorta sözler söyledi. Bahsettiği parti Türkiye'nin aydınlık geleceği olan CHP. Onun genel başkanı hakkında birtakım iddialar söylüyor. Nerede söylüyor, bu iktidara en yakın gazetede yedi sütunluk manşetiyle söylüyor. Sessizce mırıldanma değil bu sözler... Bu sözler sayın Başbakan'ın dostunun sahip olduğu Yeni Şafak Gazetesi'yle dünyaya ilan etti. 
     
MALİYE BAKANI SUÇ İŞLEMİŞTİR
     
CHP tarafından derhal bir açıklama yapıldı. Bu açıklamanın ardından Unakıtan ben böyle bir şey söylemedim dedi. Ama muhabir söylediğinde ısrar etti. Maliye Bakanı'nın böyle konuşması iftira, yalan ve suçtur. Bu iddianın mağduru, bu haksızlığın muhatapı CHP ve onun Genel Başkanı. E ne gerekir, gereğinin yapılması, hesabın verilmesi, özür dilenmesi gerekir.
     
ERDOĞAN TUTARSIZ
     
Biz derhal Maliye Bakanı başta olmak üzere AK Parti Genel Başkanı ve Başbakanın, benim ve tüm siyasi partilerin genel başkanlarının tümüm mal varlıklarına ilişkin resmi açıklama yapılmalıdır. Ben kendim ve Erdoğan'ın malvarlığıyla ilgili resmi açıklamayı yapalım dedim. Sayın Maliye Bakanı ortalıktan kayboldu. Başbakan susmayı tercih etti. Baktı olmuyor. Çıktı önemli bir açıklama yapacağını söyledi. Herkes Salı günü bu açıklamayı bekledi. Ben de Atina'da bekledim bu açıklamayı. Dün Başbakanın yaptığı açıklamayı dikkatle izledim. Başbakan şahsi malvarlığı ile hiçbir açıklamayı gördük. Niçin yapmadığı ile ilgili geçerli olmayan, tutarsız gerekçeler söylüyor. Açıklama yapmıyor, diyor ki, 'açıklama yasaktır'... Hiç kimsenin kendi malvarlığıyla ilgili yapacağı açıklama yasak değildir. Erdoğan'ın elini kolunu bağlayan bir şey yok. Kaygı duymasın, başına bir şey gelmez. Erdoğan açıklamanın yasak olduğunu ilan ediyor, gizli olabileceğini söylüyor.
     
GEL YASAĞI KALDIRALIM

     
Ben Erdoğan'a sesleniyorum, gel yasağı kaldıralım o zaman Bir günde çıkarırız bunu. Başbakanın şikayetçi olduğu böyle bir engeli kaldırmak niye güç olsun? Yasak kalksın. O yasak Başbakanın kendi malvarlığını açıklamasına yönelik bir yasak. Bu benim malvarlığımı açıklamamı öngören bir yasak. Ben de bunu kaldıralım diyorum. Başbakan malvarlığı açıklamasını yapmadı. Ne yaptı bunun yerine, CHP dedi, Atatürk dedi, Türkiye İş Bankası dedi. Bir türlü Unakıtan, Recep Tayyip Erdoğan demedi. 
     
ERDOĞAN MİNDERDEN KAÇMASIN
     
Bu yolsuzluk minderi, Erdoğan bu minderden kaçmasın! İstediği minderde tartışalım, terör, çiftçi, Kıbrıs, esnaf, emekli hangi minderde istiyorsa onu tartışalım. Ama hepsini yerinde tartışalım, birbirine karıştırmayalım. Başbakan hesap verme sorumluluğundan kurtulmak için gündemi karıştırma çabası içinde. Bunların hepsinin cevabı var, hepsinin cevabını vericem. Cevabını istediği soruları da sorucam tabi. 
     
ZENGİN OLMAK AYIP DEĞİL!

     
Konunun gerçek zemini siyasilerin yetkilerinden kaynaklanan kişisel bir zenginliğe girip girmediği tartışmasıdır. Kimsenin malında kimsenin gözü yoktur. Zengin olmak ayıp değildir, günah değildir. Biz bu konuları dedikodu yapmak için konuşmuyoruz. Biz bu konuları onun bunun malvarlığı ile ilgili, kişisel merak tatminlerinden öte 'sen kamu otoritesi kullandığın zaman bunu kendi kişisel zenginleşmen için kullandın mı, kullanmadın mı?' bunu toplum merak ediyor. Ciddi ülkelerde toplum mekanizmalarını kurmuş ve denetliyor.