BIST 9.693
DOLAR 32,59
EURO 34,77
ALTIN 2.507,72
HABER /  POLİTİKA

Başbakan Öcalan'la yüzyüze görüşsün!

Cumhuriyet gazetesi yazarı İlhan Taşçı Selahattin Demirtaş'la süreci konuştu.

Abone ol

BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, çözüm sürecinin kritik bir noktaya geldiğini, hükümetin “koparsa kopsun” anlayışıyla konuya yaklaştığına işaret ederek, “Başbakan Tayyip Erdoğan, İmralı’ya giderek, Abdullah Öcalan ile yüz yüze görüşsün, tartışsın” çıkışı yaptı. Bu görüşmeyle çok şeyin değişebileceğini vurgulayan Demirtaş, “Uçuk bir şey olarak da ifade etmiyorum. Gerçekleşebilir. AKP ya da Başbakan bunu düşünmelidir” dedi. 

PARTİMİZDE BÖYLE UTANÇ VERİCİ BİR ŞEY YAŞANMADI

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığının “kabul edilmemesini” nedeniyle görevinden istifa edebileceği haberleri için Demirtaş, “Öyle bir tartışma bizim için ayıptır her şeyden önce. Genel başkan belediye başkanı olmak isteyecek, olmayınca istifa edecek. Utanç verici bir şey olur. Partimizde çok şükür bugüne kadar öyle utanç verici bir şey yaşanmadı. Böyle bir tartışma da yoktur” diye konuştu.

BİR SİYASİ HEYET İMRALI'YA GİTMELİDİR

Başbakan’ın sürece ilişkin tavrından duyduğu rahatsızlığı dile getiren Demirtaş, beklentilerini “Mümkün oldukça bizim için önemli olan BDP’nin siyasi heyetlerinin İmralı Adası’na gidebilmesidir. Görüşmelerin, trafiğin kesilmeyeceği bir pozisyonda tutabilmesidir. Başbakan’dan da bu şekilde despot bir yaklaşımla, ben merkezci eğemen bir yaklaşımla meseleye yaklaşmamasını istiyoruz” sözleriyle aktardı.

ÖCALAN DÜNYA İLE TEMAS TALEP EDİYOR

Öcalan’a cevap verilmedi Öcalan’ın kendisiyle görüşen devlet heyetine yazılı ve sözlü olarak önerilerini ilettiğini paylaşan Demirtaş, şöyle dedi: “Orada kamuoyuna açıklanan üç şeyi talep ediyor. Birincisi kendisinin dış dünya ile teması. İkincisi bunun yasal zemininin hazırlanması, yani dağdakilerin, cezaevindekilerin, Avrupa’dakilerin şiddetin tasfiyesine yardımcı olacak herkesin koşullarını kolaylaştıracağına dair bir yasal düzenleme. Üçüncüsü de bir izleme kurulu. Yurt içinden, yabancı bir güç değil yurt içinden izleme kurulu, komitesinin oluşması. Öcalan ‘Bunlara eğer hükümet, devlet olumlu bir cevap verirse süreci ilerletiriz. Ben halen cevabı bekliyorum. Devlet heyeti gelmezse, bu da benim için bir cevaptır’ diyor. ‘Kabul etmediklerinin, reddetiklerinin cevabıdır. Devlet heyeti gelmezse demek ki benim teklifimin kabul edilmemiş olarak addederim’ diyor.”

KOPMAMASI İÇİN ÇABA SARFEDİYORUZ

Hükümetin sürecin başından bu yana özelikle son bir aydır en ayak direyen, en gerilimli tutumu sergilediğine işaret eden BDP Eşbaşkanı, yaşananlara ilişkin şunları aktardı: “Hükümet şu havada; ‘koparsa da kopsun.’ Hükümet tansiyonu biraz bu noktada tutuyor. Biz de kopmaması için çaba sarfediyoruz. Aslında hükümet heyete müdahale edecek, biz de göndermeyeceğiz, dolayısıyla BDP süreci akamete uğratmış olacaktı. Beklentileri buydu. Ama biz heyetimizi gönderdik. Heyetimiz gitmeden önce bir hafta boyunca hükümetle görüşme ve tartışmalarımız oldu. O sırada devlet heyetinin de bir kaç defa adaya gidip geldiğini biliyoruz. Bütün bu görüşme trafiği içerisinde hükümet en azından Öcalan’a olumlu bir cevap versin diye uğraştık. Ama o cevap henüz verilmiş değil. Hükümet de bu cevabın verilmemesi durumunda sürecin kesintiye uğrayacağını biliyor. Bunu bile bile şu anda adım atmıyor. Şunu yapmaya çalışıyor; süreç kesilirse suçu karşı tarafa nasıl yıkabilirim, biraz bunun ön hazırlıkları yapılıyor gibi hissediyoruz.”

SÜRECİN TÜMÜYLE HEBA OLMASI FACİA OLUR

Görüşme trafiğinin kesilmesinin eski koşullara dönmek anlamına geleceğini vurgulayan Demirtaş, olası gelişmeleri “Bence bölgesel ve Türkiye’deki iç siyasi gelişmeleri üst üste koyduğunda şu anda süreçle ilgili somut bir adım atmasa da süreci, Öcalan’ın, PKK’nin bozmayacağını düşünüyor. Birincisi buna güveniyor. İkincisi seçim yaklaşıyor. Dolayısıyla PKK ile, Kürt tarafı ile gerilim, tansiyon kendisinin seçim stratejisinin parçası olacak; şimdiden bunun yatırımlarını yapıyor. Kış koşullarıdır zaten çatışma olmaz. Seçim arifesinde zaten ateşkes olur vs. Bu işi seçime kadar kotarırız, götürürüz, seçimden sonra da bakarız. Görüşmeleri tekrar başlatabiliriz, yürütürüz gibi düşünüyor olabilir. Bu da sürecin tümüyle heba olması anlamına gelir ki facia bir şey” diye değerlendirdi.

BAŞBAKAN ÖCALAN'LA YÜZYÜZE GÖRÜŞSÜN

KCK de görüşmeli KCK’nin çok sert açıklamalar yaptığını anımsatan Demirtaş, “Acilen gidip Öcalan’la görüşüp, Öcalan’ın şartları ve öne sürdüğü şeyleri konuşmalarında fayda var. Bir örgütün lideri örgütünü dağdan indirmek istiyor o ülkenin başbakanı burda ayak diriyor” dedi. Hükümetin “Öcalan bize mecbur, görüyorsunuz çaresiz, mecburen bunları yapmak zorunda” algılaması içinde olduğunu belirten Demirtaş, şu ilginç çağrıyı yaptı: “Oysa öyle değil. devlet heyeti de iyi biliyor ki durum öyle değil. Kendi heyetinden dinlesin oradaki tartışmaları. Keşke Başbakan’ın kendisi gidebilse. Samimiyetle söylüyorum, bu ülkenin Başbakanı’dır. Türkiye’nin herhangi bir cezaevinde herhangi bir mahkumla görüşme hakkı yok mu? Bu ters bir şey midir? Koskoca müzakere, süreç yürüyor. Gitsin bir defacık kendisi de bir görüşsün, yüz yüze tartışsınlar. Ben çok şeyin değişeceğini düşünüyorum. Ama Öcalan’ın ama Erdoğan’ın karşılıklı birer adım atacaklarını düşünüyorum ve çok şeyi değiştirebilir. Uçuk bir şey olarak da ifade etmiyorum. Gerçekleşebilir, AKP ya da Başbakan bunu kafadan reddetmek yerine veya provokatif bir teklif gibi düşünmek yerine ciddi düşünmelidir.”

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNDE MUTLAKA ADAY ÇIKARACAĞIZ

Demirtaş, CHP ile ittifak konusunda herhangi bir resmi görüşmelerinin olmadığını belirterek, “İlkesel çerçevede biz ittifakları da tartışırız. Kimse bunu sadece tek seçenek olarak CHP ittifakı olarak da düşünmesin. Açık ittifak kurarız, öyle gizli kapaklı olmaz. Kamuoyunun, halkın bileceği şeklinde olur ve karşılıklı kazanım çerçevesinde olur” dedi. Demirtaş, Cumhurbaşkanlığı seçiminde de BDP’nin mutlaka aday çıkaracağını bildirdi.