BIST 9.717
DOLAR 32,50
EURO 34,94
ALTIN 2.431,77
HABER /  POLİTİKA  /  HDP

Başbakan beni 'süreç'ten tasfiye etti

Çözüm sürecine ilişkin sert açıklamalar yapan HDP'li Altan Tan, Başbakan'ın kendisini tasfiye ettiğini öne sürdü.

Abone ol
HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, çözüm süreciyle ilgili çok sert açıklamalar yaptı. Sürecin kapalı kapılar ardında yürütüldüğünü ifade eden Tan, Başbakan Erdoğan'ın kendisini tasfiye ettiğini iddia etti.

'SÜREÇ BÖYLE GİTMEZ'

Çözüm sürecinin gidişatı ile ilgili de konuşan Tan, 'açılım' denilen hadisenin başından beri planlı, programlı, kamuoyunun bilgisi dahilinde cereyan etmediğini, başından beri kamuoyunun bilgilendirileceği, şeffaf açık ve belli bir güzergah üzerinde ilerlemediğini söyledi. Tan, günü kurtarmaya dayalı, kapalı kapılar arkasındaki konuşmalarla sürecin ilerlediğini ifade ederek "Bunun böyle gitmeyeceğini gördüğümden beri ben süreçten tasfiye edildim Başbakan tarafından. İtiraz ettiğim için tasfiye edildim" dedi.

'BAŞBAKAN KENDİNİ KURTARANA KADAR İDARE EDECEK'

Altan Tan, Başbakan'ın kendini kurtarana kadar süreci idare etmek istediğini de ifade ederek, şöyle konuştu: 

"Kendini kurtarma nedir? Yerel seçimler çok önemliydi, onu atlattı. Şimdi Cumhurbaşkanlığı seçimini atlatmak istiyor, arkasından tekrar AK Parti iktidara geldikten sonra dönüp bakarım diyor. Peki, neye bakarsın, ne kadar bakarsın hiçbir şey söylemiyor. En azından bize söylemiyor. Benim bilgim yok. Başkalarına söylüyorsa ben bilmiyorum bunu. Kamuoyunun da bilgisi yok. Peki, bu 3 seçim geçtikten sonra ne olacak, bunun riski kimde? O da belli değil.

'TAMAMIYLA GAZ ALMAYA YÖNELİK HAMLELER'

Böyle bir süreç devam ediyor. Her seferinde de Kürt siyasetinin gazını almak için, Kürtlerin gazını almak için işte 'Paket hazırlıyoruz, bir açılım var, şunu yapacağız, bunu yapacağız çalıştay, kurultay, sayıştay' bir şeyler uyduruyor ve allem edilip, kulem ediliyor, yerel seçim, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve genel seçimler atlatılıyor. Tamamıyla gaz almaya yönelik hamlelerdir. Bunun ötesinde bir şey yok. Ama İmralı da ne konuşuluyor, ne yapılıyor onu da ben bilmiyorum. İşte durum bu."