BIST 10.320
DOLAR 32,26
EURO 35,07
ALTIN 2.465,56
HABER /  GÜNCEL  /  YEREL

Bakandan 'akılsız' çıkışı!

Eroğlu: Baraj ve göletlerin inşasına karşı çıkmak akılsızlığın ta kendisidir

Abone ol
Uşak'ta konuşan Bakan Eroğlu, "Bana göre baraj ve göletlerin inşasına karşı çıkmak akılsızlığın ta kendisidir" dedi.

Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bazı çevrelerin ülke genelinde inşa edilen gölet ve barajlar ile hidroelektrik santrallerine karşı çıktığını ifade ederek, "Bana göre baraj ve göletlerin inşasına karşı çıkmak akılsızlığın ta kendisidir" dedi. Türkiye'nin su zengini bir ülke olmadığını dile getiren Bakan Eroğlu, "Kaynaklarımızı doğru kullanmak zorundayız" dedi.

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, çeşitli temaslarda bulunmak üzere öğle saatlerinde Uşak'a geldi. İlk olarak Banaz ilçesine bağlı Kızılcasöğüt beldesinde inşa edilecek göletin temel atma törenine katılan Bakan Eroğlu, bakanlığına bağlı Uşak'taki yatırımları değerlendirdi. Temel atma törenine Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürü Haydar Kocaker, Uşak Valisi Özdemir Çakacak, Milletvekilleri Osman Coşkunoğlu, Nuri Uslu ve Mustafa Çetin, Uşak Belediye Başkanı Ali Erdoğan, İl Garnizon Komutanı Jandarma Albay İsmail Özcan, İl Emniyet Müdürü Cafer Şahin, yöre halkı ile çok sayıda davetli katıldı. Bakan Eroğlu, temel atma töreninin ardından Karaağaç Göleti'nde düzenlenen balık bırakma törenine katıldı. Bakan Eroğlu ve beraberindeki heyet gölete 35 bin adet sazan balığı yavrusu bıraktı.

"BARAJ VE GÖLET İNŞA ETMEK KEYFİ DEĞİL, BİR ZARURETTİR"
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, gölete balık bırakma töreninde yaptığı konuşmada, iç sulardaki balıklandırma çalışmaları ile yeni baraj ve göletlerin yapımının önemine değindi. Türkiye'nin zengin su kaynaklarına sahip bir ülke olmadığını ancak su fakiri bir ülke de olmadığını ifade eden Veysel Eroğlu, "Ülkemiz zengin su kaynaklarına sahip değil. Ama fakir de değil. Mevcut kaynakları akıllıca yönetirsek bu su bize ancak yeter. Türkiye'de yağışlar bölgelere ve mevsimlere göre değişiklik gösteriyor. En fazla su ihtiyacı yaz aylarında ortaya çıkıyor. Dolayısıyla yapmamız gereken kış aylarında suyu tutup yazın vermektir. Bunu yapmazsak hiçbir şehre su veremeyiz. Eğer baraj ve gölet yapmaz isek hiçbir ilimize su veremeyiz. Bugün susuzluk çekmiyorsak bunu barajlara borçluyuz. Göletlerin ve barajların yapılması keyfi bir hadise değil bir zarurettir, bir mecburiyettir. Baraj inşasına karşı çıkmak bana göre akılsızlığın ta kendisidir. Bu konuda çok net konuşuyorum. Biz bakanlık olarak hem çevreyi koruyacağız hem de yeni göletler inşa edeceğiz. Bu dengeyi koruyup insanlarımıza hizmet edeceğiz. Her ilde her bölgede gölet yapacağız. Çünkü o göletler sadece sulama olarak değil mesire alanı olarak da kullanılıyor" dedi.

"HİDROELEKTRİK SANTRALLERİ OLMASAYDI BU YAZ ELEKTRİKSİZ KALIRDIK"
Bütün dünyanın hidroelektrik santrallerine büyük önem verdiğini, su potansiyelini korumak için yeni hidroelektrik santralleri inşa ettiğini de anlatan Bakan Veysel Eroğlu şöyle devam etti:

"Bütün dünya su potansiyelini ve enerji üretim potansiyelini kullanıyor. ABD bugün enerji ve su potansiyelini yüzde 70 hidroelektrik santrallerinden karşılıyor. Bu rakam Japonya'da yüzde 80, AB ülkelerinde ise yüzde 90'dır. Rusya bile doğalgazı olmasına rağmen önce hidroelektrik santrali kullanıyor. Geçen Temmuz ayında aşırı sıcaklar nedeniyle ülkemizde tüm klimalar çalıştığı için enerji üretimi ve tüketimi yüzde 30 arttı. Temmuz ayında enerji tüketiminde rekor seviyeye ulaşıldı. Bunu baraj ve
hidroelektrik santralleri sayesinde karşıladık. Yoksa klima çalıştıramayacaktık. Elektriksiz kalacaktık. Bu nedenle medya bazı rant çevrelerinin ve pastadan pay almak isteyen lobilerin peşinden gitmesin aklını kullansın. Bu ülkede hidroelektrik santralleri elzemdir. Hükümet olarak biz şuanda bin 600 tane hidroelektrik santrali açtık özel sektöre. Açılışlar ve temeller atıyoruz bu konuda. Bu santraller bir tünel kadar yer tahrip ediyor ama çok daha büyük bir ihtiyacı karşılıyor. Biz dereleri de satmıyoruz. Su kaynakları ve dereler bu milletin öz kaynaklarıdır satılması da mümkün değildir. Sadece buradaki potansiyelleri harekete geçiriyoruz."

Denizlerde ve iç sularda başlık üretimini arttırmaya çalıştıklarını, uygunsuz avlanma ve uygunsuz üretime karşı olduklarını dile getiren Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, "Denizlerde uygunsuz olarak işletilen balık çiftliklerinin yüzde 90'ını taşıdık. Biz denizlerimizde ve iç sularımızda balıkçılığa karşı değiliz ama uygun şartlarda yapılması taraftarıyız. Balıkçılık sadece denizlerimizde değil iç sularımızda da yapılmalıdır. Bakanlık olarak iç sularda balık üretim tesislerini teşvik ediyoruz. İç
suların tamamını balıklandıracağız. Bu müthiş bir ekonomik getiri sağlayacaktır. Biz bunu sadece besin ihtiyacı olarak değil, ekolojik dengeyi korumak ve ekonomiye katkı sunmak için istiyoruz. Vatandaşlarımız da bırakılan bu balıkları korumalı ve uygunsuz avlanma yapmamalıdır. O zaman iç sularımızı daha verimli kullanır hale geliriz. Balıklandırma yaparken gölet ve barajlarımıza uygun balık türleri bırakmak zorundayız. Aksi takdirde kafamıza göre balıklandırma yaparsak sonuç alamayız. DSİ'ye bağlı çiftliklerde yılda 25 milyon balık üretiyoruz. Amacımız yılda 70 milyon üretim kapasitesine ulaşmak. Her vatandaşımız için yılda bir balık üretmeyi amaçlıyoruz" diye konuştu.

Bakan Eroğlu, buradaki törenin ardından Uşak Valisi Özdemir Çakacak'ı makamında ziyaret etti. Bakan Eroğlu, Uşak temaslarını muhtarlar ve sivil toplum örgütleri ile yapacağı toplantı ile tamamlayacak