Komedyen Mehmet Ali Erbil ve müzisyen Serdar Ortaç’ın içinde
bulunduğu 16 kişi yasadışı bahis sitesinin yayınına katılıp kumar
oynadıkları ve reklam yaptıkları için gözaltına alındılar.
12’si tutuklanıp, cezaevine gönderildi.
Erbil ve Serdar Ortaç “ünlü “oldukları için adli kontrol şartıyla
serbest kaldılar. Yurt dışına çıkış yasağı konuldu.
Erbil ve Ortaç’ın gözaltına alınma nedeni, temmuzda Malta’da bir
otelde, yasadışı bahis sitelerinin canlı yayınına katılmış
olmaları.
Mehmet Ali Erbil, ifadesinde, yasadışı bahis sitesinin reklamında
oynamaları karşılığında kendilerine 20.000-25.000 Euro teklif
edildiğini fakat “Evet” demediklerini öne sürüyor.
Gerçekler öyle değil tabi…
Her ikisinin toplamda 500 bin Euro aldıkları konuşuluyor.
Malta’dan önce Karadağ’a gidip yasadışı bahis
yayıncılarıyla pazarlık yaptıkları biliniyor.
Instagram ve Tiktok’ta faaliyet gösteren yayıncılar Erbil ve
Ortaç’a kişi başına 50.000 Euro teklif etmişler. Erbil kişi başı
200.000 Euro istemiş.
Erbil, ifadesinde:“Bilmediğim bir olayın içinde buldum kendimi.
Haberim olmadan reklamımı yapıp videolarımı yayınlamışlar. Yasadışı
bahis hiç oynamadım. Adlarını dahi bilmiyorum. Ben canlı yayında
‘Kumar kötü bir şeydir’ gibi laflar etmiştim. Canlı yayında
olmasaydık, beni yaşatmazlardı. Tehdit ettiler. Reklam tişörtlerini
giyeyim diye baskı yaptılar. Sadece değişiklik olsun diye Ortaç ile
restoran açılışına gitmiştik. Maddi manevi çıkarımız yoktur. Sosyal
medya hesaplarımda ‘Kumar oynamayın’ diye altını çize çize
söylemekteyim.”
Erbil, hasta olduğunu, ilaç almadığında komaya girdiğini iddia
etti. Yaşı ve sağlık sorunları nedeniyle ev hapsi tedbiri konarak,
serbest bırakıldı.
Bir de ifadesinde hiç utanıp sıkılmadan “benim adımı ve sesimi
kullanmışlar, benim kumarla ne işim olur, sağlık sorunlarımla
uğraşıyorum” diyor.
Hiç olmazsa Serdar Ortaç daha dürüst davranmış “ben insanları kötü
alışkanlığa teşvik ettiğim için çok pişmanım” diyor.
Bakıldığında bu olayın pek çok boyutu var.
Türkiye’deki ünlülerin hayatlarına ve kariyerlerine leke sürmek
konusundaki becerileri oldukça yüksek.
Mehmet Ali Erbil gençliğinde Şener Şen’le aynı sahnede olmuş pırıl
pırıl bir yetenekken, alanındaki basamakları hızla çıkarken
diksiyonu ve başarılarıyla gelecek vadeden bir tiyatrocuyken
saçmalama sarmanına kapıldı. Ünlendikçe daha da saçmaladı. Giderek
şuursuzluk zırhına büründü. Hatta canlı yayında seyircinin
pantolonunu indirmeye kadar gitti. Kadınlarla yaşadığı ilişkiler
ortalığa, ayak altına düştü. O kadınların pek çoğu kızı yaşındaydı.
Acınası ilişkiler…çok üzücü haller.
Serdar Ortaç ayrı bir hikâye; doksanların pop müzik patlamasıyla,
kariyerine müthiş bir çıkışla başladı. Unutulmaz şarkılarını hep
beraber söyledik, dinledik. Bir döneme damga vurdu. Sonrası şöhreti
hazmedemedi. Kumar bağımlılığı, kısa bir hapishane serüveni,
işinden sanatından başka pek çok şeyle gündem olma hali ve ziyan
olmuş bir yetenek…hayat.
Son yıllarda bahis sitesi yayıncılığı dev bir sektöre dönüştü.
Canlı yayında halkı kumara teşvik ediyorlar hem de kumar
oynatıyorlar. Üstüne bu ahlak dışılığın reklamlarını yaptırıyorlar.
Çoğu zamanda tanınmamak için bere, şapka ve maske
kullanıyorlar.
Bahis sitelerinin sahibi mafyalardır. Her biri bu bahis sitelerini
kendi içinde paylaşmışlar ve bu sitelere ciddi teknik alt yapı
yatırımı yapmışlar. Yazılım mühendisleri, grafikerler, tasarımcılar
ve teknik ekipler olmak üzere ciddi bir beyin takımı var.
Kumarın kesin kökeni bilinmemektedir. Çinliler kumarın tarihteki
ilk kaydını M.Ö. 2300'de defterlere girmiş olsalar da
kumarın tarihteki hemen her toplumda çeşitli şekillerde görüldüğü
tahmin edilmektedir. O nedenle artarak dönen çarkın tek kazananı
kasa.
Bahse girerim bu işin sonu cezaevi koğuşunda biter.