“Toplum kültürümüzün
temeli çocuklarımıza yapılan kültürel katkılarda
yatmaktadır”
Bu cümle müzik yaşamında
elli yılı aşkın bir süredir çalışmalarıyla, saygınlığıyla örnek
olan bir sanatçımıza ait.
Türk pop müzik tarihinin
duayen isimlerinden, Erol
Büyükburç’a!
Bu cümle, onun ve sevgili
eşi Ute Büyükburç’un ‘hayatımızın projesi’ dedikleri çalışmalarının
da aynı zamanda bir özeti.
Proje mi?
“Erol ve Ute’nin küçük
yıldızları” adlı, 17 çocuk şarkısından oluşan renkli mi renkli,
neşeli mi neşeli bir albüm çalışması.
Albümün yıldızları da
farklı okullardan yeteneklerine göre seçilmiş 17 çocuk!
Şarkılara gelince,
lunaparktaki dönme dolaplarda uçan minik kalplerden, güneşin
doğmasıyla ‘uyku bitti uyanın’ diyen horoza, yaşam masalındaki
rengarenk gökkuşağından kırlarda
yapılan gezintilere uzanan tatlı bir yolculuk…
”Bilginin kaynağına,
sanata, mutluluğa inancın kollarında” koşmaya bir davet…
Hani hep özleyerek
hatırladığımız, hatırlattığımız…
Gelelim projenin
gelişimine…
Albüm, Erol Büyükburç’un
seneler önce yazdığı çocuk şarkıları kitabına dayanıyor. Erol ve
Ute Büyükburç, kitaptaki şarkıları bir albümde toplamaya karar
verdikten sonra önce okulları araştırıyorlar; okul müdürlerinden
özel izinler alıyorlar, müzik öğretmenleriyle temasa
geçiyorlar.
Sonra da sıra yetenekli
öğrencilerin seçimine geliyor. Çalışabilecekleri öğrencileri
aileleriyle birlikte evlerine davet ediyorlar ve sonunda yetenekli
17 öğrenciyi seçiyorlar.
Ve sıra bu öğrencilere
şarkıları dinletmeye geliyor. Her çocuk beğendiği şarkıyı kendi
seçiyor, yorumluyor.
Sonunda uzun çalışmaların
ve projeye oya gibi işlenmiş emeğin ardından CD’ler hemen her yerde satışa
sunuluyor.
Erol Büyükburç, projenin
amacını şöyle özetliyor:
Ülkenin bozulan ahlaksal,
sanatsal ve kültürel değerlerini çocuklar açısından iyileştirmeye
ve akort etmeye kararlıyız. Bunu da çocuk şarkılarının özüne
kattığımız olumlu mesajlarla yapacağımıza inanıyoruz. Çocukların
beyinlerine şefkat, sevgi, ahlak, estetik, bilgi dokunuşlarıyla bu
olayı gerçekleştireceğiz. Etkisi asırlarca sürecek çocuk şarkıları
bunlar. Çocukların bu şarkıları dinlemesi için büyüklerin ön ayak
olacağına gönülden inanıyoruz. Bu CD’lerin neleri
değiştirebileceğini zamanla göreceksiniz. CD’ler bu değişimi
başaracak, bundan eminiz.
Çok doğru değil
mi?
Sürekli toplumsal yapımızı
sorguluyor, günden güne değişen değerlerimiz hakkında çoğu zaman
eleştirel bir tutumla “vah”lanıyoruz.
Toplumun farklı
katmanlarında, farklı boyutlarında yaşanan şiddet hepimizin
tüylerini ürpertiyor.
Farklı kanallarla verilen
olumsuz mesajların çocuklardaki sureti de elbette yine hepimizin
canını acıtıyor.
Gerçek şu ki, atılan her
tohum farklı duygular büyütüyor zihinlerinde.
Sevgi ise sevgi, şiddetse
şiddet!
Büyüklerin mesajlarının
aksi onlardaki.
İşte bu noktada çok
anlamlı “Erol ve Ute’nin küçük
yıldızları”nın verdiği mesajlar.
“Hayat her yanlış ya da
doğru davranışımızın cevabını verir”
Bu arada belirtmeden
geçemeyeceğim, Erol Büyükburç ile yapığım söyleşinin içeriği sadece
bu güzel proje ile sınırlı kalmadı.
Hayata da onun gözlerinden
baktım.
Ve onun mütevazi
kişiliğinden, hayata dair kurduğu cümlelerinin içinde bulduğum,
geride bıraktığı uzun yılların, acı tatlı yaşanmışlıklarının
izlerinden, acıları olgunlukla karşılayan duruşundan, umuttan
beslenen tavrından da son derece etkilendim.
Sizlerden bizlere,
bizlerden çocuklarımıza…
İşte sanatın kültürel
misyonu …
Teşekkürler Erol ve Ute
Büyükburç!