BIST 10.209
DOLAR 32,41
EURO 34,81
ALTIN 2.399,96
HABER /  GÜNCEL

80'lik tacizci cami tuvaletinde yakalandı

82 yaşındaki tacizci cami tuvaletinde suçsütü yakalandı

Abone ol

Antalya'da 10 yaşındaki kız çocuğuna cami tuvaletinde cinsel tacizde bulunurken suçüstü yakalandığı öne sürülen 82 yaşındaki Mehmet A., tutuklandı.

Olay, önceki gün Kepez İlçesi Güneş Mahallesi Mehmet Atay Caddesi'nde bulunan Hacı Nene Camii tuvaletinde meydana geldi. Okul çıkışı evine giden G.K.'yı cami önünde yanına çağıran Mehmet A., bir süre konuştuğu kıza cebinde bulunan çikolatayı verdi. Mehmet A. daha sonra çocuğun elinden tutarak, cami tuvaletine doğru götürdü. Bu sırada kendisini farkeden bir kişi, durumu polise bildirdi.

İhbar üzerine kısa sürede camiye gelen polis, tuvaletleri kontrol etmeye başladı. Tuvaletlerden birinde küçük kızı soyarak taciz etmeye çalışan Mehmet A. suçüstü yakalanarak gözaltına alındı. Mehmet A. sağlık kontrolünden geçirilirken, küçük kız annesi S.Ç. ile birlikte Çocuk Şube Müdürlüğü'ne götürüldü. Burada uzman pedagog eşliğinde G.K.'nin ifadesi alınırken, ailesi de Mehmet A.'dan şikayetçi oldu.

Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği'nde sorgulanan Mehmet A., geceyi nezarethanede geçirdi. Ertesi gün adliyeye çıkarılan Mehmet A., sevk edildiği nöbetçi mahkeme tarafından küçük yaşta çocuğun cinsel istismarı suçundan tutuklandı.

OTOSTOPÇU KADINA TECAVÜZE KALKIŞINCA...

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Muğla'nın Dalaman İlçesi'nde, otostop yapan iki kadına tecavüz girişiminde bulundukları iddiasıyla jandarma tarafından yakalanıp, gözaltına alınan iki genç, mahkemece tutuklandı.

Geçen cuma günü, Muğla-Fethiye Karayolu Göcek Tüneli'ndeki gişe görevlilerinin yanına elbiseleri yırtık, yarı çıplak, perişan halde gelen 52 yaşındaki S.U. ile 53 yaşındaki S.Ö., otostop yaptıkları iki kişinin kendilerine tecavüz etmek istediğini ileri sürüp, yardım istedi. Gişe görevlileri, durumu Dalaman İlçe Jandarma Komutanlığı'na bildirdi. Jandarma, Ortaca'daki bir barda çalıştıkları belirlenen iki kadının ifadelerine başvurdu. Kadınlardan S.Ö., çalıştıkları barın kapandığını belirtip, "Arkadaşımla birlikte memleketlerimiz olan İzmir ve Ankara'ya dönmek için otobüs bileti aldık. Otobüsümüz geç saatte olunca, ilçedeki daha önce çalıştığımız bir bara gittik. Bar çıkışında, otogara gitmek için otostop çektik. İçinde iki kişi olan bir otomobil durdu. Bizi alıp, otogar yerine Fethiye yolu üzerindeki bir ormanlık alana götürüp, tecavüz etmek istediler. Boğuşma sırasında elbiselerimiz yırtıldı. Çığlık, çığlığa bağırmaya başladık. Bunun üzerine korkan iki kişi bizi darp etti, bırakıp kaçtı. Yürüyerek yakındaki Göcek Tüneli'ne gelip, yardım istedik" dedi.

 Bunun üzerine kadınların verdiği eşkal ve plakadan yola çıkan jandarma ekipleri, tecavüz girişiminde bulundukları ileri sürülen iki kişinin 22 yaşındaki Muhammet Akbaş ve 19 yaşındaki Coşkun Aker olduğunu belirledi. İki şüpheli, bir gün sonra Dalaman'da gözaltına alındı. Jandarmadaki sorgularında olay günü aşırı alkollü olduklarını, ne yaptıklarını hatırlamadıklarını söyleyen şüpheliler, dün akşam saatlerinde sevk edildikleri adliyede nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı.

SAHİBİNDEN KİRALIK FUHUŞ EVİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Bursa'da TIR sürücüsü olan eşi il dışına gittiği zaman, evini, aralarında üniversite öğrencilerinin de bulunduğu kişilere saati 50 liraya fuhuş yapmaları için kiraya verdiği iddia edilen 24 yaşındaki N.A., polis tarafından gözaltına alındı. Şüpheli, nöbetçi mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

İl Emniyet Müdürlüğü Ahlak Masası ekipleri, merkez Nilüfer ilçesi'nde Uludağ Üniversitesi'nin bulunduğu Görükle semtinde üç odalı evde oturan N.A.'nın, bir firmada TIR sürücüsü olarak çalışan eşi il dışına göreve gittiği zaman, evini, aralarında üniversiteli gençlerin de olduğu kişilere fuhuş yapmaları için saati 50 liradan kiraya verdiğini belirledi. Kendilerini üniversite öğrencisi olarak tanıtan biri kadın, iki polis önceki gün N.A. ile odalardan birini duştan ücret almaması koşulu ile kiraladı. Polisler daha sonra odayı ve banyoyu kendilerine gösteren N.A.'yı kendilerini tanıtarak gözaltına aldı.

Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulanan N.A. ifadesi alındıktan sonra çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

 

DEVLET ONU İĞNEYLE ÖLDÜRSÜN

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Çorum'un Sungurlu İlçesi'nde şizofreni hastası 56 yaşındaki Ergülü Kodak, 14 yılda 3 kişiyi öldürdü, 8 kişiyi yaraladı. Her seferinde Adli Tıp Kurumu'ndan gelen 'cezayi ehliyetinin olmadığı' yönündeki raporla ceza almayan Ergülü Kodak, hastanede tedavi edildikten sonra salıverildi. Eşi 58 yaşındaki Durdu Kodak, elinden bir şey gelmediğini ileri sürerek, "Eşim oldukça tehlikeli. Onun dışarıda olması sakıncalı. O hasta bir insan. Devlet onu iğneyle öldürsün" diye konuştu.

Sungurlu İlçesi'ne bağlı, 110 haneli 550 nüfuslu Hacıosman Köyü'nde oturan 6 çocuk babası Ergülü Kodak, 1997 yılı Temmuz ayında yürüyerek evine giden 60 yaşındaki Hanifi Kıyak'a saldırdı. Sopayla Kıyak'ın kafasına defalarca vurarak öldüren Kodak, jandarma tarafından gözaltına alındı. Çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından da tutuklanarak cezaevine gönderildi. Yargılama devam ederken mahkeme, sanığın akli dengesinin araştırılmasını istedi. Ankara Adli Tıp Kurumu'ndan gelen raporda Ergülü Kodak'ın şizofren olduğu ve cezayi ehliyetinin olmadığı belirtilince mahkeme heyeti, sanığa ceza vermeyip iyileşinceye kadar Samsun Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde tedavi edilmesine karar verdi.

Yaklaşık 6 ay hastanede tedavi gören Ergülü Kodak, 'iyileşti' diye salıverilince 1.5 yıl sonra tekrar köyüne döndü. Kodak, yine huzursuzluk ve kavgalar çıkardı. 2002 yılı Mayıs ayında ise köydeki çeşmede abdest alan 58 yaşındaki Arif Kavi'nin arkasından gelen Ergülü Kodak hiçbir şey demeden sopayla kafasına vurarak onu da öldürdü. Bir kez daha yakalanan Kodak, çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı. Yapılan yargılamalar sonucunda Ankara Adli Tıp Kurumu sanığın akli dengesinin yerinde olmadığını ve ceza verilemeyeceğini belirtti. Bunun üzerine mahkeme heyeti, Kodak'ı Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'de göndererek iyileşinceye kadar muhafaza ve tedavi altında tutulmasına karar verdi. 1 yıl hastanede kalan Ergülü Kodak'ın iyileştiğine kanaat getiren hastane yönetimi, sanığı 10 yıl süreyle 6 ayda bir kontrole gitmek şartıyla salıverdi.

Tekrar köydeki evine dönen Ergülü Kodak, insanlara saldırmayı sürdürdü. Çocukları tarafından 6 ayda bir kontrollere götürülmesine rağmen bu zaman içinde 8 kişiyi döverek yaraladı. Ancak hafif şekilde yaralanan kişilerin ailleleri şikayet etmeyince olayların hiçbiri yargıya taşınmadı. Ama köylüler hep korku içinde yaşamayı sürdürdü.

9 YIL SONRA YİNE BİRİNİ ÖLDÜRDÜ

Kodak, Hacıosman Köyü'nde 9 yıl sonra bir kez daha elini kana buladı. Ergülü Kodak, yaklaşık 10 hafta önce 87 yaşındaki Mehmet Hüseyin Kıvrak ile sohbet ederken kafasına keserle vurarak hastanelik etti. Ağır yaralanan yaşlı adam, kaldırıldığı Çorum Devlet Hastesi'nde hayatını kaybederken, jandarma Ergülü Kodak'ı gözaltına aldı. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı, Kodak'ın tedavi gördüğü hastane tarafından verilen kontrol süresinin bitmemiş olması nedeniyle bir kez daha Samsun Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne gönderilerek tedavi edilmesini istedi.

"DEVLET KOCAMI İĞNEYLE ÖLDÜRSÜN"

Ergülü Kodak'ın eşi Durdu Kodak kendisinin de yıllardır korku içinde yaşadığını ileri sürerek, "Kocam herkese zarar verdi. En yakın akrabasını bile öldürdü. Ben onun cezaevinden çıkartılmasını istemiyorum. Devlet kocamı iğneyle öldürsün. O hasta bir insan. Kendisini kontrol edemiyorum. Altı çocuğumla köylülerin yüzüne bakamaz oldum" diye konuştu.

Köy Muhtarı Abdulkadir Koldaş ise, "Bu kişi burada olduğu süre içerisinde köylü rahat uyuyamıyor. Çok tehlikeli birisidir. Şu ana kadar 3 kişiyi öldürdü. Bazı insanları yaraladı. Köy halkı olarak uyuyamaz olduk" diye konuştu.

Ergülü Kodak'ın öldürdüğü Hanifi Kıyak'ın oğlu Mustafa Kıyak da "Bu adam babamı öldürdü. Köyümüzde yaşayan herkes bu insandan korkuyor" dedi.

14 yılda 3 kişiyi öldüren, 8 kişiyi de yaralayan Ergülü Kodak, halen Samsun Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde kontrol altında tutuluyor.

BENZİN YAKIP KENDİNİ YAKTI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Ataşehir'de 23 yaşındaki genç kadın Gülseri K., üzerine benzin dökerek kendisini yaktı. Ağır yaralanan kadın hastanede tedavi altına alındı.

Edinilen bilgiye göre olay şöyle meydan geldi: Gülseri K., elindeki benzin dolu bir bidonla Ataşehir Mustafa Kemal Köprüsü'nün yanındaki boş araziye geldi. Bir süre burada oturan Gülseri K., bidondaki benzini üzerine döktükten sonra elindeki çakmakla kendisini ateşe verdi.Olayı gören vatandaşlar, alev topuna dönen Gülseri Karakuş'u söndürmeyi başardı. Vatandaşlar daha sonra polise ve 112 Acil Servisi'ne haber verdi.

GÜVENLİK ŞERİDİ OLUŞTURDU
Kısa süre içinde olay yerine gelen Ataşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri ile resmi ekipler, çevrede güvenlik şeridi oluşturdu. Polis, olayla ilgili olarak görgü tanıklarının bilgisine başvurdu.Olayı görerek Gülseri K.'nın yardımına koşan YeditepeÜniversitesi İç Mimari Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi Aslan Davutoğlu,ambulansın çok geç kaldığını öne sürdü.

Vücudunun neredeyse tamamı yanan Gülseri K., ambulansla yanık tedavi ünitesi olan Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Yaralının hayati tehlikeyi atlatamadığı öğrenildi. Polis,olayla ilgili soruşturma başlattı

KORKUNÇ BİR KADIN HABERİ DE ÇANKIRI'DAN

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Çankırı'nın Çerkeş ilçesinde eşi tarafından darp edildiği iddia edilen Nebiye Özdemir kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. R. Özdemir'in, eşi Nebiye Özdemir'in kardeşi Songül Ö. (31) ile de aynı evde dini nikahla yaşadığı öne sürüldü.
Bu durumda adamın eşleri aynı zamanda baldızları olurken kız kardeşlerin kocaları da aynı zamanda enişteleri oluyor.

Cumhuriyet Mahallesi'nde R. Özdemir (34) ile eşi Nebiye Özdemir arasında nedeni henüz bilinmeyen bir sebeple tartışma çıktı. Bu sırada R. Özdemir'in tartıştığı eşinin başına sopa ile vurarak darp ettiği iddia edildi.

Yaralanan Nebiye Özdemir, kaldırıldığı Çerkeş Devlet Hastanesinde yapılan müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Özdemir'in cesedi otopsi için Keçiören Adli Tıp kurumuna kaldırıldı.

R. Özdemir'in, eşi Nebiye Özdemir'in kardeşi Songül Ö. (31) ile de aynı evde dini nikahla yaşadığı öne sürülürken, tartışmanın kıskançlık nedeniyle çıkmış olabileceği iddia edildi.

Olay sonrası R. Özdemir polis ekipleri tarafından gözaltına alınırken, soruşturmanın sürdürülrüğü bildirildi.

R. Özdemir ile Nebiye Özdemir çiftinin 5 çocuklarının bulunduğu öğrenildi.