Bakan Atalay iki dilde noktayı koydu

İki dilli uygulama ve demokratik özerklikte soruları yanıtlayan Bakan Atalay kesin ve net sözler söyledi.

Bir süredir Türkiye'nin gündemini meşgul eden iki dil uygulaması ve demokratik özerklik tartışmalarına İçişleri Bakanı Beşir Atalay da katıldı.  Atalay bugün hem gazetecilerin sorularını yanıtladı hem de değerlendirmelerde bulundu.

İşte Atalay'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar

TÜRKİYE'NİN DİLİ TÜRKÇE'DİR

Türkiye'nin dili Türkçedir, bu tartışılmaz. Vatandaşlarımız konuştuğu ana diller vardır. Bu dillerin öğrenilmesi, öğretilmesi ve günlük hayatın içinde bütün uygulamalar yapılıyor. Burada devlet kimseye bir şey lütfetmiyor. Herkes dilini öğrenebilir öğretebilir. Devletin televizyonu 24 saat yayın yapıyor. İsteyen özel televizyon ve radyo kurulabiliyor. Daha ileri adım atıldı, seçim kanunu  değişti. Siyasiler propagandasını istediği dille yapabilir. Hiçbir ihtiyaçdan doğmayan iki dilin hiçbir manası yoktur. Sadece siyasi propagandadır.

DEMOKRATİK ÖZERKLİK ÇIKIŞI

Atalay, demokratik özerklik tartışmalarıyla ilgili olarak da şu ifadeleri kullandı:

Demokratik Toplum Kongresi'nde konuşulan sözler birbiriyle çelişkilik arzediyor. Sayın Genel Başkan Selahattin Demirtaş, TBMM Başkanı'yla görüşmesinin ardından "bizim amacımız yerel yönetimlerin güçlendirmesi" mealinde sözler sarfetti. Yerel yönetim reformunu bu hükümet yaptı. Kamu yönetimi reformu ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi AK Parti'nin projesidir. Bunun dışında bir şey varsa başka maksatlar taşıyordur. Söyleyemedikleri bir şey varsa açık söylesinler. Üniter yapı, resmi dil, tek bayrak, bunlar tartışmaya açılan konular değil.