BIST 10.277
DOLAR 32,28
EURO 34,76
ALTIN 2.393,80
HABER /  GÜNCEL

Uranyum takası için tele diplomasi

Tahran'da diplomatik bir zafere imza atan Erdoğan, dünyanın desteğini almak için telefon diplomasisi yürütüyor.

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye, Brezilya ve İran’ın savaş tehdidini azaltan “nükleer takas deklarasyonu” için diplomasi trafiği yürütüyor.

Erdoğan önceki gece ABD Başkanı Barack Obama ve Rusya Başbakanı Putin ile biren saatlik bir telefon görüşmesi yapmasından sonra dün de Azerbaycan, Suriye, Katar ve Yunanistan devlet ve hükümet başkanlarına deklarasyon hakkında bilgi verdi. Erdoğan’ın BM Güvenlik Konseyi üyesi ülkelerin liderleriyle görüşmelere devam edeceği kaydedildi. Erdoğan Obama ile görüşmesinde Tahran’da imzalanan anlaşmanın sorunun diplomasi yoluyla çözülmesi konusunda çok önemli bir adım olduğunu vurgulayarak, “diplomasinin bir zaferi olduğunu” söyledi.

MODEL ORTAKLIĞI GÖSTERİN MESAJI

  Başbakan Türkiye’nin çabası için “Hem müttefiklerimizle, hem de bölgemizdeki barış ve istikrar ihtiyacı nedeniyle ulusal menfaatlerimize uygun bir çaba içerisindeyiz” dedi ve şunları kaydetti: “Bölgemizde asla nükleer silah istemiyoruz. Yayınlanan deklarasyon karşılıklı güven ortamının geliştirilmesi açısından önemli bir adımdır. Türkiye bu anlaşmada verilen sözlerin tutulmasını yakından takip edecektir. Türkiye ve ABD temel stratejik, dost ve sizin deyiminizle ‘model ortak’ olarak birbirine güvenmeli ve destek olmalıdır.”

SİZ VE ÜLKENİZ LİDERLİK YAPIYOR

Obama da, Erdoğan ve Brezilya Cumhurbaşkanı Lula’nın sorunun diplomatik yoldan çözümü için gösterdiği çabaları takdirle karşıladığını söyledi. Obama, İran’ın Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na göndereceği mektubu dikkatle takip edeceklerini ifade ederken, 1,5 yıldır Erdoğan’la gerçek dostluk içinde işbirliği yaptıklarını vurguladı. Obama, şöyle konuştu:

“Şahsınızın hem ülkenizde, hem de uluslararası alanda gösterdiği liderliği memnuniyetle izliyorum. Sizin bu süreci diplomatik yoldan çözme isteğinizi de çok iyi anlıyorum. Bu süreç içinde sizinle ortak çalışmalara devam edeceğiz. Sorunun diplomasi ve varılan anlaşmalar çerçevesinde çözülmesini umut ediyoruz, aksi takdirde BM Güvenlik Konseyinin İran konusunda alacağı kararları uygulamaya kararlıyız.”

OBAMA’DAN YUMUŞAMA SİNYALİ

Oldukça olumlu bir havada geçen iki liderin görüşmesi sonrasında ABD’nin kısa vadede, İran’a yaptırım uygulanması konusunda ısrarından vazgeçmesi, İran’ın anlaşma sonrası tavrını izleyecek bir sürece yönelmesi bekleniyor. Böylece İran ile Viyana Grubu arasında Türkiye’de yapılacak olan bir yıllık uranyum takası süreci büyük önem kazanacak. İran, bir hafta içinde Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’na (IAEA) bu konudaki taahhüdünü yansıtan ve anlaşmayı da ekine koyan bir metin göndererek süreci başlatacak. ABD’nin tavrının Obama İran’ın mektubunu okuduktan sonra kesinleşeceği belirtiliyor.   

Çin’den Amerika’ya kadar kırmızı hat!

Başbakan Erdoğan, Kosova Başbakanı Taçi’nin ziyareti esnasında, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Katar Emiri El Tani ve Yunanistan Başbakanı Sayın Yorgo Papandreu ile görüştü. Kosova’nın uluslararası tanınma durumu konusunda bu ülkelerden destek de isteyen Erdoğan’ın Putin ve Obama ile yaptıkları görüşmeleri aktardı. Erdoğan’ın Azerbaycan, Suriye, Katar ve Yunanistan ile görüşmelerinin her birinin yarım saatten fazla sürdüğü öğrenildi. Diğer ülkelerle uzun süren görüşmeler nedeniyle Kosova Başbakanı Haşim Taçi onuruna verilen öğle yemeği de 2 saat gecikmeli olarak gerçekleştirilebildi. Erdoğan telefon diplomasisini Fransa, İngiltere, Çin ve Almanya ile sürdürdü. Başbakan BM Genel Sekreteri Ban-Ki Moon’la da görüşeceğini bildirdi.

Latin Amerika ve Karayipler seferi 

Başbakan Erdoğan, 25 Mayıs-1 Haziran arasında Brezilya, Arjantin ve Şili’ye resmi ziyarette bulunacak. Erdoğan, bu ziyaretler çerçevesinde, 28-29 Mayıs’da Rio de Janerio’da düzenlenecek Medeniyetler İttifakı Üçüncü Forumu’na katılacak. Bu ülkelere Türkiye’den Başbakan düzeyinde gerçekleştirilen ilk gezi olma özelliğini taşıyan bu ziyaretler ile Türkiye’nin çok yönlü dış politika hedefleri ve Latin Amerika ve Karayipler (LAK) bölgesi ülkeleriyle gelişen işbirliğinin daha da derinleştirilmesi hedefleniyor.