BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  GÜNCEL

Türkiye, AB enerji alanına girmiyor

Türkiye, Güneydoğu Avrupa ülkeleriyle Avrupa Birliği arasında enerji alanı kurulmasına ilişkin anlaşmayı imzalamaktan son anda vaçgeçti.

Abone ol

İran, Irak, Rusya, Türkmenistan gibi ülkelerle önümüzdeki yıllarda doğalgaz bağlantılarını güçlendirmeyi hedefleyen Türkiye, AB'nin Balkan ülkeleriyle kuracağı enerji alanına girmemeye karar verdi. Avrupa Birliği'ne üye olmayı bekleyen Balkan ülkeleriyle Birlik ülkeleri arasında ortak bir enerji pazarı oluşturulmasını amaçlayan Enerji Topluluğu Anlaşması'nın müzakereleri üç yıl sürdü. Türkiye müzakerelere başından beri aktif olarak katıldı. Ancak 24 ekimdeki imza töreni için Atina'ya giden Enerji Bakanı Hilmi Güler, antlaşmaya imza atmadan Türkiye'ye geri döndü. Anlaşma, Balkan ülkelerinin Avrupa Birliği'nin müktesebatını üstlenerek, enerji piyasalarını liberalleştirilmesini, böylece bu ülkelerdeki yatırım ortamının iyileştirilmesini hedefliyor. Türkiye neden anlaşmayı imzalamadı? Çevre konusu: Başından beri müzakerelere katılmasına karşın Türkiye'nin antlaşmaya imza atmaktan vazgeçmesinin üç temel nedeni bulunuyor. Birincisi, çevre konusuyla ilgili. Anlaşma hükümleri, taraf ülkelerin Avrupa Birliği'nin çevre müktesebatını üstlenmesini öngörüyor. 3 ekimde AB ile katılım müzakerelerine başlayan Türkiye, önümüzdeki dönemde çevre konusunda Birlik ile müzakere masasına oturacak. Hükümet, çevre konusunda daha müzakerelere başlamadan, Avrupa Birliği'nin çevre konusundaki müktesebatını üstlenmek istemedi. Türkiye'nin Avrupa Birliği'yle müzakerelerde en çok çevre konusunda zorlanması ve bu çerçevede Birliğin çevre konusundaki standartlarına ulaşmak üzere yapması gerekenler için geçiş dönemi talebinde bulunması bekleniyor. Hidro enerji politikaları: Türkiye'yi Enerji Topluluğu Anlaşması'na katılmaktan alıkoyan bir başka neden ise hidro enerji politikalarıyla ilişkili. Bu alandaki altyapı çalışmalarını henüz tamamlamayan Türkiye, gerekli yatırımları yapmak için elinin serbest olmasını istiyor. Atina'dan dönen Enerji Bakanı Hilmi Güler, "bizim baraj yapmaya ihtiyacımız var.. Biz suyumuzun şu anda yüzde 35'ini kullanıyoruz. Dolayısıyla bu yatırımları yapmamız gerekiyor" dedi. Strateji: Türkiye'nin anlaşmayla ilgili bir başka çekincesi ise stratejik nitelikli. Rusya ve İran'dan doğalgaz alan Türkiye önümüzdeki dönemde, bu iki ülkenin yanısıra Azerbaycan, Türkmenistan, Irak, Cezayir, Mısır ve Suriye'yle de artan bir işbirliği içine girmek istiyor. Ortak bir enerji politikası izlenmesini öngören Enerji Topluluğu Anlaşması'na katılım ise Türkiye'nin hareket alanının sınırlanması riskini taşıyor. Müzakerelere başından bu yana katılan, hatta anlaşmanın şekillenmesinde belirleyici bir rol de oynayan Türkiye, kendisine bazı istisnalar uygulanmasını, örneğin çevre konusundaki müktesebatın üstlenilmesinin zamana yayılması talebinde bulundu. Ancak bu talepleri kabul görmeyince, anlaşmaya bu aşamada taraf olmama yolunu seçti. Konu İngiliz basınında... İngiliz Financial Times gazetesi de, konuyla ilgili haber yorumunda, Türkiye'nin sancılı geçen 3 ekim tarihinin ardından Avrupa Birliği'ne sırt çevirmek için ilk fırsatı kullandığını yazdı. 26 ekim tarihli yazıda, "Türk yetkililer doğalgaz ve petrol boru hatlarının kavşağındaki Türkiye'nin jeopolitik avantajını Brüksel'e devretmeye henüz hazır olmadığını Avrupa'lı yetkililere anlattılar" ifadesi kullanıldı. cnnturk

ani