Tunus Cumhurbaşkanı Muhammed Moncef Marzouki, "Biz her zaman Suriye halkının yanında olduk. Diktatörlükten kurtulmalarını istedik. Suriye d...
Abone olTunus Cumhurbaşkanı Muhammed Moncef Marzouki, "Biz her zaman Suriye halkının yanında olduk. Diktatörlükten kurtulmalarını istedik. Suriye devriminin de demokratik, sivil bir devrim olarak devam etmesini istedik. Ama üzülerek söylüyorum ki başka bir şeye dönüştü" dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, resmi ziyaret için Ankara’da bulunan Tunus Cumhurbaşkanı Muhammed Moncef Marzouki ile düzenlediği ortak basın toplantısında yaptığı konuşmada, Mısır ve Tunus ziyaretlerini hatırlatarak, "Tunus’ta bize gösterilen misafirperverlik olağanüstüydü. Zaten Türkler ve Tunuslular tarih boyunca hep kardeş olmuşlardır. Hep dostluk içerisinde olmuşlardır, birbirleriyle hep övünmüşlerdir ve daima birbirlerinin iyiliği için, kardeşliği için bağlantı içinde olmuşlardır. Hükümetler, rejimler ne olursa olsun Türk ve Tunusluların kardeşliği her zaman güçlü olmuştur" ifadelerini kullandı.
TUNUS’A ÖVGÜ
Tunus Devrimi’nden sonra Türkler ve Tunuslular arasındaki işbirliğinin olağanüstü düzeye ulaştığını belirten Gül, Cumhurbaşkanı olarak Tunus’a ilk ziyaretini yaptıktan 1 buçuk sene sonra Tunus Cumhurbaşkanı Muhammed Moncef Marzouki’nin de Türkiye’ye yine ilk ziyaretini gerçekleştirdiğini hatırlattı. Tunus ile Türkiye arasında olağanüstü bir dayanışma olduğunu vurgulayan Gül, şunları kaydetti: "Büyük Arap Uyanışı veya Arap Baharı dediğimiz olayların ilk meşalesi Tunus’ta yakılmıştır. Tunus bunun onurunu paylaşmaktadır. Tunus’ta halk korku duvarlarını yıktıktan sonra diğer Arap ülkeleri de büyük bir cesaretle kendi devrimlerini gerçekleştirdiler. Çok sevindiğim nokta şudur; Tunus’ta bu devrim çok az bir maliyetle gerçekleşmiş ve büyük bir olgunlukta da devam etmektedir. Tunus’ta adil seçimler yapılmıştır, cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılmıştır, şu anda kurucu meclis vardır. Yeni bir anayasa üzerinde de büyük bir olgunlukla çalışılmaktadır. Demokrasi ve hukukun üstünlüğü ve insan hakları gibi evrensel değerlere temelli bir üzerinde düzen, reform çalışmaları neticesinde inanıyoruz ki anayasa da gerçekleşecektir. Bütün bunlar Tunus’a ayrı bir sorumluluk yüklemektedir. Nasıl ki ’Büyük Arap Uyanışı’nın ilk meşalesini yakarak korku duvarlarını yıkan ülke olduysa, neticede bu süreci tamamlayan ve anayasasını gayet modern bir şekilde gerçekleştiren ve halkıyla, komşularıyla barışık ama halkının meşru taleplerini karşılayan yeni anayasanın ortaya çıkacağından hiçbir kuşkumuz yoktur."
SURİYE MESELESİ DE KONUŞULDU
Türkiye ile Tunus arasında serbest ticaret anlaşmasının 2005 yılında imzalandığını hatırlatan Gül, Tunus ile ticaret hacminin 1 milyar dolar civarında olduğunu dile getirdi. Türk yatırımcıların Tunus’taki yatırımlarının da 1 milyar dolar civarında olduğunu söyleyen Gül, "Büyük şirketlerimiz Tunus’ta faaliyet göstermektedirler. Onlar daha çok teşvik ediyoruz, daha çok yatırım yapmalarını arzu ediyoruz. Hükümetlerimiz arasında çok yakın işbirliği ve ilişki vardır. Türkiye’de Tunus, en çok dayanışmaya mazhar ülke ilan edilmiştir ve bütün devlet kurumları bu anlayış içerisinde hareket etmektedir. Ayrıca Türkiye’de son 10 yıl içerisinde yaşanan reformların Tunus’a en iyi şekilde tanıtılmasıyla ilgili de hükümetlerimiz arasında özel bir grup çok yakın bir çalışma içerisindedirler. Sayın Cumhurbaşkanı’yla baş başa yaptığımız görüşmelerde bütün bunları bir kez daha paylaştık. Ayrıca Suriye meselesiyle ilgili geniş bir görüş alışverişinde bulunduk. Her alanda ilişkilerimizi daha ileriye götürme konusunda güçlü bir siyasi irademiz vardır. İnanıyorum ki gelecekte ilişkilerimiz çok daha ileri düzeye ulaşacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
MARZOUKİ: "SON 30 YILDA DESPOT GÜÇLER VE DİKTATÖRLER TARAFINDAN ENGELLENDİK"
Tunus Cumhurbaşkanı Muhammed Moncef Marzouki ise Tunus’taki devrimden sonra iki ülke arasında karşılıklı yüksek düzeyde ziyaretler yapıldığını, Türkiye ile Tunus arasında geçmişe dayalı dostluğa dikkat çekti. Marzouki, kültürel özelliklerini koruyarak, demokratik ve şeffaf bir ülke hedefine varmak istediklerini belirtti. Türkiye’nin, bu amaçların gerçekleştirilmesi için büyük adımlar attığını söyleyen Marzouki, "Biz ise son 30 yılda despot güçler ve diktatörler tarafından engellendik. Bizdeki rejim bizim bütün gücümüzü dondurmuştu. Ancak halkımız kahramanca bu kelepçeleri kırmayı başardı. Şimdi biz de Türkiye’nin yolundan yürümeye devam edeceğiz. Biz amaçlarımıza varmak için Türkiye’nin tecrübelerinden yararlanmak istiyoruz. Biz inanıyoruz ki, Türk kardeşlerimiz bizi ne tecrübelerinden ne uzmanlıklarından ve yatırımlarından ne de siyasi desteklerinden esirgeyecektir" şeklinde konuştu.
Türkiye ile Tunus arasındaki ilişkilerin çok iyi seyrettiğini dile getiren Marzouki, "Kötü olan ilişkileri iyileştirmek kolaydır ancak iyi olan ilişkileri daha da iyileştirmek zordur" dedi. Marzouki, ülkesine verdiği desteklerden dolayı Türk halkı ve hükümetine şükranlarını iletti ve önümüzdeki günlerde ilişkileri daha da köklü hale getirmek için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı Tunus’ta ağırlayacaklarına işaret etti.
"BAŞKA BİR ŞEYE DÖNÜŞTÜ"
Gazetecilerin sorularını cevaplan Marzouki, Suriye konusundaki bir soru üzerine, Tunus olarak her zaman Suriye halkına destek verdiklerini belirtti. Marzouki, "Biz her zaman Suriye halkının yanında olduk. Diktatörlükten kurtulmalarını istedik. Suriye devriminin de demokratik, sivil bir devrim olarak devam etmesini istedik. Ama üzülerek söylüyorum ki başka bir şeye dönüştü" diye konuştu. Siyasi bir çözüm için çaba harcadıklarını vurgulayan Marzouki, "Muhalefettekileri birleştirmek için çaba harcadık. Tunus olarak Suriye halkını desteklemeye devam edeceğiz. Politik çözümü ve muhalefetin birleşmesini destekleyeceğiz. Cenevre-2 konferansının çözüm getirmesini temenni ediyoruz. Türk kardeşlerimiz de Suriye’de akan kanın durması için önemli rol oynuyor. Savaşla bir sonuca varamayacağımızı görüyoruz. Bundan dolayı siyasi çözümle Suriye’de sivil, barış içinde, herkesin bir arada yaşayabileceği bir devletin oluşturulmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.
"SURİYE’DE SİYASİ ÇÖZÜM İSTİYORUZ"
Suriye meselesinin Tunus’ta da bir iç meseleye dönüştüğünü belirten Marzouki, "Sayılarını tam bilmiyoruz ama kandırılmış bazı gençlerimiz savaşmak için Suriye’ye gidiyor. Orada eğitiliyorlar. Bizim gençlerimiz bir iç savaşa müdahil oluyor. Bunu doğru bulmuyoruz. Biz Suriye’de siyasi çözüm istiyoruz. Biz iç savaşa müdahil olmak istemiyoruz. Suriye’ye savaşmaya giden bu gençler belki ileride döndükleri zaman bizim için de sorun olabilir. Bu konuları Sayın Cumhurbaşkanı’na da aktardım. Kendisi bizi dinledi ve Türkiye’nin bu konuya eğileceğini ve bu konularda bize yardım edeceğini söyledi" şeklinde konuştu.
Ortak basın toplantısına Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Sağlık Bakanı Mehmet Müzezzinoğlu katıldı. Toplantının ardından Türkiye ile Tunus arasında sosyal güvenlik anlaşması imzalandı. Anlaşmayı Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Tunus Turizm Bakanı Cemal Gambra imzaladı. Öte yandan TRT ile Tunus devlet televizyonu arasında ikili işbirliği anlaşması da imzalandı.
(İHA)
ÖNCEKİ HABERLER
