BIST 10.400
DOLAR 32,23
EURO 34,95
ALTIN 2.412,19
HABER /  POLİTİKA

Kafiyenin cazibesine kapıldı

Turizm bakanı Atilla Koç kendisini kafiyenin cazibesine kaptırınca ortaya garip bir durum çıktı.

Abone ol

Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, ''Her şeyi kötü yaptığımı söylüyorlar. Kötülüğe ve kötü düşüncelere sahip olmadığım için gülüp geçiyorum. Ayağımda, atılan kurşunların Allah'a şükür hiçbir izi de yok'' dedi.

Bakan Koç, Belek Turizm Yatırımcıları Birliğince düzenlenen ''2. Belek Turizm Paneli''ne katıldı. Koç, Kazakistan ziyaretini anımsatarak, Kazak yetkililerin, Türkiye'nin turizmi çok iyi yönettiğini söylediklerini anlattı. Kazak yetkililerin böyle söylemesine rağmen bazılarının kendilerine, ''her şeyi kötü yönettikleri'' suçlamasında bulunduklarını ifade eden Koç, ''Her şeyi kötü yaptığımı söylüyorlar. Kötülüğe ve kötü düşüncelere sahip olmadığım için gülüp geçiyorum. Ayağımda, atılan kurşunların Allah'a şükür hiçbir izi de yok'' diye konuştu.

Koç, Kazakistan'da 2 günde 90 bin turist için bağlantı yapıldığını ve yıl içinde bu ülkeden 150 binin üzerinde turist getirmeyi umut ettiklerini kaydetti.

Bunun yanında, 150 milyon kişinin tatile çıktığı Hindistan'dan da yüzde 1'lik oranda bile turistin gelmesinin Türkiye için iyi olacağını kaydeden Koç, Hindistan'dan turist getirilmesi konusundaki çalışmaları sürdürdüklerini söyledi.

KAFİYENİN CAZİBESİ

Gelecek günlerin daha iyi olacağını kaydeden Koç, Türkiye'nin bu yıl ki turizm beklentileri ve planlamalarına ilişkin şu bilgileri verdi:

''Kafiyenin cazibesine kapılarak, 2006'da 26 milyon turist dedim. Belki 26 olmayacak ama 21 milyonun çok üzerinde olacak. Çevre koruma anlayışını yeniden gözden geçirmek durumundayız. Başlangıçtaki çevre koruma, tabiat varlıklarını koruma ve tarihi sit alanlarını koruma anlayışı biraz sert olmuştur. Ama hiç inkar etmeyelim biraz faydası olmuştur. Yoksa elimizde hiçbir şey kalmayabilir.''

TAHSİSLERDE KATILIM PAYI

Konuşmasında turizm alanlarının tahsisi konusuna da değinen Koç, tahsislerin Turgut Özal'ın başbakanlığı döneminde başladığını belirtti.

Koç, bu uygulamanın tenkit edilmesine rağmen, o günün şartlarının getirdiği bir tahsis modeli olduğunu kaydetti. Tahsislerde bazen suistimaller de olduğunu ifade eden Koç, bugün tahsislerde tercih yapabilmek için objektif kriterler bulmak maksadıyla katılım payını ortaya çıkardıklarını vurguladı. Koç, ''Kimin boyu uzun, kaşı kara diye değil, vatandaşların huzurunda, basının huzurunda bu işin ucuzu veya pahalısı diye bir şey olmadan tahsisi yapıyoruz. Gayet iyi gidiyor'' diye konuştu.

''TAHSİS BİR TEŞVİKTİR''

Tahsisin anlamının hiç para almamak olduğunu ve bunun bir teşvik anlamına geldiğini kaydeden Koç, şunları söyledi:

''Tahsis odur, bir teşviktir. Ama biz niye altyapı parası alıyoruz? Artık eskisi gibi değil. Bu tahsisi kullanacak birden fazla müteşebbis ortaya çıktığı için onların arasından objektif kriterlere uygun birini seçmeye çalışıyoruz. Mesele bu kadar basittir. Manşet atmadan önce bana ya da yöneticilere sorulsaydı. Bu gayet açık bilinen bir şey. Manşet attılar da ne oldu, atmış oldular.''

''GOOD MORNING AFTER SUPPER''

Bodrum'da yapılan tahsis alanlarıyla ilgili açıklamalarda da bulunan Bakan Koç, şöyle devam etti:

''Bu tahsisleri biz Nisan ayında yaptık ama Mart ayında bazıları uyanmışlar. Good morning after supper... Herhangi bir şey söylemedik mahkemeye vermişler. Mahkeme ne karar verirse uymak mecburiyetindeyiz.Birçok arkadaşım girmedi bile. Yatırım dengesini ve tabiatın dengesini orumak için yüzde 10'un altında yapılaşma payı verdik. Öyle hadiseler oluyor ki, bir sürü bina, küçücük bir Atilla Koç resmi. Onları ben mi yaptım? Keşke o kadar kısa sürede ikinci konut yaptırabilecek gücüm olsa. Biz bundan sonra bütün meseleleri bakanlık öncülüğünde plan ve programı yapılarak, çevre ve kullanma dengesini beraber düşünerek yapacağız. Bodrum'da da bunu yapacağız. Bölgenin en önemli meselesi 3 tane yüzde 10'luk tahsisten çok daha önemli olan altyapı  meselesidir.''

TURİZM MASTER PLANI

Maas turizmi inkar etmeden, turizmin alternatif unsurlarıyla planlamaya devam edileceğini vurgulayan Koç, sözlerini şöyle tamamladı:

''Bir merkezi plan anlayışında değil ama yol gösterici plan anlayışında bir master plana ihtiyaç var. İnşallah bu benim bakanlığıma nasip olacak. Ekim 2006'da Türkiye'nin Turizm Master Planı bitmiş olacak. Şimdiye kadar master planı hazırlamadıkları için kimse suçlanmadı. Umarım hazırladığım içim ben suçlanmam.''