İsrail ne kaybetti Hamas neler kazandı

İsrail, Hamas’ın 7 Ekimde ki saldırısında öyle bir güvenlik zafiyeti

verdi ki tüm dünya şaşkınlıkla takip etti süreci. İsrail’in kuşandığı zırhların yeterli olmadığını, Hamas’ın küçümsenmeyecek bir güç olduğunu gördü.

İsrail, Hamas’ın Aksa Tufanı operasyonuyla Gazze’de binlerce insanı katletti. Yapmış olduğu bu katliamla İsrail katil olduğunun mührünü bastı.

İsrail, Gazze’de hastane, okul, ibadethane, kilise ve camileri günlerce bombaladı. Şehri yok etti. Savunmasız bir şekilde Gazze’de ‘açık hava hapishanesin’de hiçbir kaçış noktası bırakmayarak bombalar yağdıran ‘devlet olduğunu’ iddia eden İsrail Hamas’ı bitiremedi.

İsrail’e, ABD, AB ve Avrupa’nın güçlü ülkelerinden açık çek verildi. Maddi destek ve silahlı destek almasına ve hiçbir kural tanımamasına rağmen zafer elde edemedi.

İsrail masaya oturdu geçicide olsa,

ABD gelecek silah desteği için süre kazanmak amaçlıda olsa ateşkese razı olmak zorunda kaldı.

Hamas, katil İsrail’in itibarını ayaklar altına aldı.

Hamas, Filistin halkının haklı davasını tüm dünyanın gündemine taşıdı. İsrail’in yaptığı işgali, öldürülen çocukları, kadınları ve yaşlıları, işlenen savaş suçlarını, kollektif cezalandırmaların tüm dünyada tartışılmasını sağladı.

İsrail devlet yetkilileri… Milli Savunma Bakanı “Orduda kuralları kaldırdım”. Meali her türlü suçu işleyebilirsiniz, yasaklanmış silah kullanabilirsiniz, tecavüz edebilirsiniz, işkence yapabilirsiniz ve gördüğünüz her sivili öldürebilirsiniz demek. Bir askerin askeri mahkemeye çıkma endişesi taşımadan böyle bir operasyona girişmesi felaket doğuracaktır. Doğurdu da. Bu garantiyi veren kim? İsrail Savunma Bakanı.

Medya gücünü elinde tutan İsrail ; adeta bu savaşı naklen basın toplantılarında yayınlar hale geldi. Bombalamaları ve bombalanan yerleri basın mensuplarına gösteriyor ve bununla övünüyor. Oysa ki bombaladığı yerler kaçacak yeri olmayan elektriği, suyu kesilmiş, gıdası içecek suyu bitmiş, yakıtı bitmiş hastaneleri dahi çalışmayan sivil halkın bombalanma sından bahsediyor. Bu da yetmiyor. İsrail Cumhurbaşkanı diyor ki, “Bütün hepsi aynıdır bizim için.” Bütün Gazze’lileri, silahlı eylemleri yapanlarla bir tutuyor ve bütün topyekûn kitlesel ve kolektif bir cezalandırmanın önünü açıyor.

Aslında bu sözleri sarf eden insanların uluslararası mahkemelerde savaş suçlusu olarak yargılanması gerekirken, şu anda bütün dünyaya meydan okuyorlar. Bütün dünyayı bir anlamda hizaya çekiyorlar.

Hamas, boyundan büyük işler başardı. Bu kadar büyük çapta bir direniş sergilemesi beklenmiyordu.

Hamas, Gazzey’le birlikte meşru bir zemine oturdu. Kabul görmesi noktasında çok önemli bir kazanım elde etti.

Hamas, bir şekilde İsrail’i masaya oturttu. Üstelik tüm dünya Hamas’ın rehinelere ne kadar hassas davrandığını fark etti.

Hamas, Filistin de yaşayan efsane oldu. Filistin halkının bir kısmı Hamas’ı desteklemezken İsrail’in karşısında dimdik duran Hamas tüm Filistin’i safına çekmeyi başardı. İsrail sayesinde Filistinliler Yaşasın Hamas dedi.

Netice olarak; insanlar ölüyor Gazze’de,

Aç, susuz ve sağlık hizmetinden engellenmiş durumda ,

Gazze’de bütün çıkış kapıları kapatılmış olmasına rağmen şehir hâlâ bombalanıyor.

Soykırım yaşanıyor.

Bence konuşulacak ve tartışılacak çözümü aranacak mesele tamamıyla bu olmalı. İsrail’in kayıpları, Hamas’ın kazanımları öldürülen onca masum insanı geri getirmeyecek.