BIST 10.644
DOLAR 32,21
EURO 35,08
ALTIN 2.506,08
HABER /  GÜNCEL

Hükümet Ağar'ı çok şaşırtıyor

DYP lideri Mehmet Ağar hükümete şaşırdı kaldı. Onu şakınlığa uğratan neden ise hükümetin kendi emirlerinde bulunan güvenlik güçlerinden şikayet etmesi.

Abone ol

DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, ''yeni bir model geliştirerek, olaylardan sonra kendi emirlerinde bulunan güvenlik güçlerinden şikayet eden bir hükümeti, Türkiye'nin ilk kez gördüğünü'' öne sürdü. Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali ve beraberindeki Yönetim Kurulu üyeleri, Mehmet Ağar'ı parti genel merkezinde ziyaret etti. Küçükali, ziyarette yaptığı konuşmada, 137 yıllık kuruluş olan Kızılay'ın, '' büyük bir çınar'' olduğunu ifade etti. Kızılay'ın, ıstırap anındaki tüm insanlara, aynı mesafede yaklaşan, Türk insanının merhamet elini, dünyadaki ihtiyaç sahibi insanlara uzatan tek kuruluş olduğunu belirten Küçükali, ''Kızılay, 191 ülkenin beraber olduğu Kızılhaç Federasyonu'nun üyesi ve dünyada yardım kuruluşları arasında ilk 5. sırayı alan, çok önemli bir kuruluş'' diye konuştu. Küçükali, böyle bir kuruluşun, siyaset üstü kalmasının, ortak düşünceleri olduğunu kaydederek, Ağar'ı, Kızılay'ın yeni yönetimini tanıtmak amacıyla ziyaret ettiklerini belirtti. Kızılay'la ilgili kanun teklifinin, parlamentonun ortak ürünü olarak çıkarılması için Ağar'dan destek isteyen Küçükali, Ağar'a, Kızılay'ın faaliyetlerine ilişkin bir dosya ve bir plaket sundu. -''DİPLOMASİ ADINA ÖNEMLİ GÖREVLER''- Ağar da konuşmasında, Kızılay'ın her Türk vatandaşının hayata başlarken tanıdığı ilk sivil toplum kuruluşu olduğunu ifade etti. Dünyanın, bugün büyük felaketlerle karşı karşıya kaldığına işaret eden Ağar, bu tür olaylara karşı hazırlıklı ve eğitimli olunması, stokların bulunması gerektiğini kaydetti. Ağar, çeşitli şekillerde ilişki kurmakta zorlanılan bölgelerde, Kızılay'ın Türk devleti, Türk diplomasisi adına çok önemli görevler gerçekleştirdiğini vurguladı. Ağar, ''Gerek yurtiçi, gerek yurtdışı operasyonlar anlamında, buna göre bir hazırlığının her zaman olması, bu hazırlığın güçlü olabilmesi için de gerek kamu kesimince, gerek özel kesimce, hatta tamamınca her zaman desteklenmesi ve üzerinde hassasiyetimiz olması gereken bir kurum'' diye konuştu. -''YENİ MODEL'' Ağar, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Son günlerde yaşanan olaylara ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine Ağar, şöyle konuştu: ''Yeni bir model ile karşı karşıyayız. Olaylar oluyor, bitiyor, hükümet kendi emrinde olan güçlerden şikayetçi oluyor. Böyle bir şeyi Türkiye hiç görmedi. 'Yapmalıydı, etmeliydi...' Emir verecek olan sizsiniz, siyasi sorumluluk yüklenerek, güvenlik güçlerini çalıştıracak sizsiniz. Yeni bir model geliştirerek, olan olaylardan sonra, kendi emirlerinde bulunan güvenlik güçlerinden şikayet eden bir hükümeti Türkiye de ilk defa görüyor. Suç ve suçluluk ile mücadele, güvenlik güçleri ve adliyenin görevidir. Bunun haricinde, hiç kimsenin kendine görev üstlenmesine gerek yok. Aksi halde, toplumsal bir kargaşa olur. Masum insan ile suçlu arasındaki ayrımı ortaya koyacak olan, devletin meşru güçleridir. Herkes kendisini devlet güçlerinin, güvenlik güçlerinin yerine koyduğu zaman, bunun yansımaları her tarafa doğru olur. Terörle mücadelede başarıya ulaşmamızın altında yatan neden, terörist ile normal halk arasındaki ayrımı iyi yapmaktan kaynaklanmaktadır.'' Ağar, 934 yıldan beri müşterek irade ile vatan yaptıkları topraklarda beraber ve kardeşçe yaşamanın dışında bir yolun bulunmadığını dile getirdi. Meselenin, ''üç beş kişinin provokasyonu'' diye geçiştirilmesi halinde, aldanılacağını vurgulayan Ağar, sözlerini şöyle tamamladı: ''Türkiye'nin en büyük şehrinde, 12 yerde birden bir düğmeye basılmışçasına olaylar oluyorsa, burada planlı, programlı şiddet olayları var demektir. Provokasyon başka bir şeydir. Hem kelimeleri, hem anlamlarını iyi bilmek, hem de bunun karşısında ne yapacağını çok iyi bilmek lazım. Milletimizin sağduyusu tarihin süzgecinden geçerek geldiği için neyin nereye varacağını herkes iyi bilmektedir. Heyecanlarımıza, sinirlerimize hakim olacağız. Türkiye'nin büyüklüğünün, beraberliğinde olduğunu hiçbir zaman unutmaksızın yolumuza kararlılıkla ve dirayetle devam edeceğiz.''