BIST 10.400
DOLAR 32,23
EURO 34,95
ALTIN 2.412,19
HABER /  GÜNCEL

Galatasaray'da bunu da gördük

Galatasaray'da seçimin yapılıp yapılmayacağı arapsaçına döndü. Hukukçular ikiye bölündü.

Abone ol

Adnan Polat ve yöneticileri, idari anlamda ibra edilmemenin bundan sonraki iş yaşantılarına sekte vuracağını düşünerek, iade-i itibar davası açtılar.

Galatasaay tam anlamıyla kaos yaşıyor. Sarı kırmızılı camia tarihinde görülmemiş bir kavgaya şahit oluyor. Galatasaray'da seçim kördüğüme dönüştü. Hukukçular ikiye bölündü.

Mali kongrede idari açıdan ibra edilmeyen ve sonrasında dava açmayacağını söyleyen Adnan Polat, yasal sürenin son günü fikrini değiştirdi.

Sarı kırmızılı ekibin patron Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne kişisel olarak başvurup kendi kulübünü mahkemeye verdi. 2011/176 no'lu dosya numaralı dava dilekçesine göre Polat ve 10 yönetici, idari açıdan ibra edilmemenin 'yok hükmünde' tespitini istedi.

HAPİS TEHLİKESİ VAR MI?

5253 sayılı Dernekler Kanunu'nun "Yargılama Usulü" başlıklı 18. maddesinin 3005 sayılı Meşhud Suçların Muhakeme Usulü Kanunu'na atıfta bulunan ikinci fıkrası, 23 Ocak 2008 tarihli 5728 sayılı yasayla mülga (iptal edilmiş, geçersiz) durumda. Dolayısıyla bazı hukukçular da Polat için hapis ihtimalinin söz konusu olmadığını savunuyor.

YARSUVAT, POLAT'A KARŞI!

NtvSpor Radyo'ya konuşan Galatasaray Üniversitesi Eski Rektörü, Ceza Hukuku Profesörü Duygun Yarsuvat, başkan Adnan Polat'ın kendisine hukuk maskesini takarak daha uzun süreler başkanlık yapmak istediğini öne sürerek, "Başkan'ın 'Hapis yatacağız' diye mazlumları oynamasına hiç gerek yoktur. Başkan, zaten mahkemeye müracat edenleri kendisi seçmiştir. 3 Mayıs'ta ne karar verilirse verilsin, 14 Mayıs'ta seçimin yapılması zorunludur. Çünkü bu, ibra edilmemeden dolayı yapılacak genel kurul değildir" dedi. Kayyum meselesine de değinen Yarsuvat, "Kayyum fena bir şey değil. Kulübü yönetmeye değil, genel kurulu bir ay içerisinde toplayıp seçim yapmak için gelir" ifadesini kullandı.

Galatasaray'da 7-14 Mayıs'taki Olağanüstü Seçimli Genel Kurul'un yapılıp yapılmayacağı Beyoğlu 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 3 Mayıs'taki ara duruşmada vereceği karara endeksli. Camia, Mayıs'ın kritik ilk haftasını beklerken Galatasaray Başkanı Adnan Polat'ın mahkemenin idari tedbir kararına rağmen seçim yapılırsa hapis yatabileceği yönündeki sözleri tartışma konusu yarattı.

POLAT NE DEMİŞTİ?

Galatasaray'da 7-14 Mayıs'taki Olağanüstü Seçimli Genel Kurul'un yapılıp yapılmayacağı Beyoğlu 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 3 Mayıs'taki ara duruşmada vereceği karara endeksli. Camia, Mayıs'ın kritik ilk haftasını beklerken Galatasaray Başkanı Adnan Polat'ın mahkemenin idari tedbir kararına rağmen seçim yapılırsa hapis yatabileceği yönündeki sözleri tartışma konusu yarattı. Mevcut durumun Galatasaray'a zarar verdiğini savunan başkan Adnan Polat, "Yeni sezon için çalışmaların yapılması gereken bir dönemdeyiz. Ama benim veya yönetimimizin şu anda böyle bir çalışma içerisine girmesi ne kadar doğru; takdir kamuoyunun... Seçim kararını 6 Nisan'da açıkladık ama mahkeme kararı yüzünden haftalardır elimiz kolumuz bağlı. Herkes 3 Mayıs'ta çıkacak karara saygı gösterecek. Yürütmeyi durdurma ve seçimin yapılmaması yönündeki karara uymamanın ağır cezalık mahkeme süreci gerektirdiğini hukukçular söylüyor" açıklamasını yaptı.

DİLEKÇEDE NELER YAZIYOR? . KİMLER DAVA AÇTI? DİVAN BAŞKANI NE DİYOR? AYINTILAR SONRAKİ SAYFADA

Galatarasay’ın 27 Mart 2011 tarihinde yapılan olağan Mali Genel Kurul toplantısında, biri dernek başkanı ve diğer 10’u yönetim kurulu üyesi olan müvekkiller hakkında verilen idari açıdan ibra etmeme kararı ile mahkemeden öncelikle ibra etmeme kararının batıl, yok hükmünde olmakla hükümsüzlüğünün tespiti istendi. Bunun mümkün olmaması durumunda ise kararın iptali ve mevcut durumun yarattığı olumsuzlukların ve sonuçlarının sonradan telafisi mümkün olmayan zararlara neden olabileceği nedeniyle de, kararın yürütmesinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edildi.

SAYIM USULE UYGUN YAPILMADI
Genel Kurulda mali ve idari yönden yönetim kurulu faaliyetlerinin dernek tüzüğünün 24/9 ve 26/5’inci maddelerinde öngörüldüğü şekilde, yönetim kurulu faaliyetlerinin mali ve yönetsel olarak ayrı ayrı görüşülmesi gerektiği halde bunun gerçekleşmediğini savunan avukatlar, oylama sonucunda Polat ve yöneticiler hakkında usulüne uygun bir sayım dahi yapılmadan kaos ortamı içinde idari açıdan ibra etmeme kararı alındığını ileri sürdü ve tüzüğe aykırı alınan kararın iptali istedi.

DİVAN BAŞKANI 'DENEME' DEDİ
Kararın iptaline gerekçe olarak sunulan bir başka gerekçe ise mali yönden aklanmaya ilişkin karar sonrasında, idari yönden aklamamaya ilişkin olarak esasen genel kurulda alınan bir karar olmadığı, alınan kararın Divan Başkanı’nın tabiriyle ‘Deneme’ oylaması olduğu belirtildi. Kararın hukuka uygun olmadığı, iradelerin serbestliğini engelleyen bir ortam yaratılarak kaos ve gerginliğin had safhada olduğu bir sırada oluşturulduğu, usulüne uygun oylama yapılmadan alındığı ileri sürüldü.

İBRA ETMEME KARARI BATIL
Dilekçenin sonuç bölümünde ise ibra edilmemenin Polat ve diğer yöneticiler açısından tüzük gereği ilk seçimlerde seçilme yasağını da getiren bir neticesi olduğu ifade edildi ve öncelikle ibra etmeme kararının yürütmesinin durdurulmasına, batıl yok hükmünde olmakla hükümsüzlüğün tesbitine ve bunun mümkün olmadığında ise genel kurul kararına münhasır iptaline karar verilmesi talep edildi.

PSİKOLOJİK BASKI YAPILDI
Kongre ile ilgili olarak Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma açıldığına dikkat çekilen dilekçede, Divan’ın görevi kötüye kullanarak idari oylamanın müzakeresini yapmaksızın ve genel kurulda bilinçli olarak ortamın gerginleştirilmesi ile usule aykırı bir şekilde karar alınmasına neden olduğu iddia edildi, “Divan, toplantıdaki oylamalarda sükuneti sağlamamış, üyelerin özgürce oy kullanmalarını etkileyecek psikolojik baskı yaratılarak ortamın gerilmesine engel olamamıştır” denildi.

YÖNETİCİLER VE KULÜP YARARINA
Avukat Erdal Özyıldırım, dilekçesinde Genel Kurul’da alınan idari olarak oyçokluğu ile ibra edilmemesine ilişkin kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek, açtıkları iptal kararının hem Polat ve yönetim kurulu üyelerinin yararına hem de Galatasaray’a üye kaydedilmiş bulunanların sportif gelişmelerini sağlamak, spor eğitim ve ahlakını geliştirmek ve üyeleri arasında sevgi ve dayanışmayı artırmak amacına da halel gelmemesi açısından zaruret olduğunu ifade etti. Genel kurulda alınan ibra etmeme kararının Polat ve diğer 10 yönetici hakkında itibarsızlık kaynağı olacağına dikkat çekilen dava dilekçesinde, kişilik haklarına tecavüz ve kara leke gibi nitelendirilebilecek bir olgu olacağı vurgulandı. Kararın kulüp açısında da arzulanan birlik, beraberlik ve hareket etmek isteklerinin de gelişmesi ve gerçekleşmesinin engelleneceği belirtildi.

G.SARAY’I MAHKEMEYE VEREN 11 YÖNETİCİ
ADNAN POLAT
IŞIN ÇELEBİ
MEHMET YİĞİT
ŞARDAN
ALİ HAŞHAŞ
M. TANER AŞKIN
MURAT YALÇINDAĞ
HAKAN ÜSTÜNBERK
İBRAHİM ÇAĞLAR
M. YALÇIN ORHON
SELİM SAYILGAN
A.EMİR SARIGÜL

YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ELZEM
Beyoğlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin Genel Kurul’un idari yönden ibra edilmemesi kararının uygulanmaması ve olağanüstü seçime gidilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verdiğini ancak bu karara itiraz edildiğini belirten Polat’ın avukatları, itirazlarla ilgili mahkemenin 3 Mayıs 2001’de değerlendirme yapacağını hatırlatarak şöyle devam etti; “İhtiyati tedbir kararıyla ilgili mahkemenin vereceği kararın sonucu müvekkillerimin hukuku ve sahip olduğu hakları etkilenebilir. Ayrıca idari yönden ibra edilmemeye muhatap olanlar bizzat müvekkillerimizdir. İbrasızlık kararının varlığı kendilerini, kendi hukuklarını, kamuoyu nezdindeki itibarlarını, beşeri ilişkilerini, ruh hallerini, çalışma hayatlarını, aile ilişkilerini yakından ilgilendiren ve bunlar üzerinde olumsuzluk yaratan bir karar olarak durmaktadır. Yürütmesinin müvekkillerimiz açısından durdurulması bu açılardan da elzemdir. Bu konuda birden fazla dava açılmış olması da kararın kamu vicdanı açısından önemli olduğunu vurgulamaktadır.”

DAVAYI SON GÜN AÇTILAR
Adnan Polat daha önce ‘Ben ve yönetim kurulu arkadaşlarım dava açmayacak.” demişti. Ama 30 günlük yasal sürenin son günü açılan dava ile ilgili HABERTÜRK’e konuşan Avukat Erdal Özyıldırım, Polat ve yöneticilerin neden dava açmaya karar verdiklerini şöyle açıkladı:
“Sayın Polat ve diğer yönetim kurulu üyelerinin dava açmamasının söz konusu olmaması gerekir. Çünkü yönetim kurulu üyeleri, genel kuruldaki kaos ortamındaki gerginlikten rahatsız olduklarını her ortamda belirtiyor. Bir kaos ortamı var ve bunun giderilmesi gerektiğinin önemli olduğunu düşünüyorlar. Gerek tüzük gerek kanuni yönden ciddi aykırılıklar, usulsüzler, deneme adı altında oylama yapılıp kesin oylama olarak kabul edilmesi ve bu konuda bir divan kurulu üyesinin dava açması söz konusu. Kulübün daha fazla yıpranmaması adına böyle bir dava açılması zarureti doğdu.”

‘KANUNA MUHALEFET OLUR’
Mahkemenin olağanüstü genel kurul yapılmaması yönünden tedbir kararı olduğunu belirten Av. Özyıldırım bu kararın bütün olağanüstü genel kurulları kapsayıp kapsamadığı belli olmadığını belirterek şöyle konuştu, “Eğer 3 Mayıs’ta olağanüstü genel kurul yapılmamasına ilişkin karar aynen kalırsa ve bu karara rağmen yönetim almış olduğu seçim kararını uygularsa, kanuna muhalefet ettiği yönünde haklarında dava açılabilir. Bu sefer mahkeme kararlarına uymadıkları gerekçesiyle cezai sorumlulukları söz konusu olabilir. Bunu yönetimin değerlendirmesi gerekir. İkinci olasılıksa, eğer olağanüstü genel kurul yapılması ile ilgili tedbir kararı kalkarsa genel kurul toplantısına ilişkin kararı uygulanacak bir karar olacak.