BIST 9.080
DOLAR 32,38
EURO 35,01
ALTIN 2.326,03
HABER /  GÜNCEL

Feyzioğlu'ndan Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak açıklaması

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, FETÖ davasından tahliye olan Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak'la ilgili açıklamalarda bulundu.

Abone ol

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) medya yapılanmasının "darbe çağrışımı" davasında "silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan yargılanan Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak'la ilgili açıklamalarda bulundu. Altan ve Ilıcak'ın aklanmadığını belirten Feyzioğlu, "Bunlar aydın filan değil. Bunlara aydın muamelesi yapılmasın. Kişisel düşüncem her ikisinin de kaleminde kan vardır." ifadelerini kullandı.

Feyzioğlu, Anadolu Yayıncılar Derneği tarafından düzenlenen Anadolu Sohbetlerinin konuğu oldu. Feyzioğlu toplantı sonunda basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

"Yerli ve milli üretimle gurur duyuyoruz"
Türkiye'nin savunma sanayinde milli ürünler kullanmasının kendisini mutlu ettiğini kaydeden Feyzioğlu, Barış Pınarı harekatıyla yakalanan büyük başarıya ilişkin, "Türkiye'de ihtiyacı olan silahları vermedikleri için teşekkür ediyorum. Kendi silahımızı ürettik teknolojik anlamda en gelişmiş oldu. Kötü ev sahibi kiracıyı mülk sahibi yaparmış. Bizde mülk sahibi olduk. Tanklarımız geliyor. Drone'larımız dünya çapında oldu. Vermeyince biz yapıyoruz. Bunlardan gurur duymak en milli histir. Bu üç kutuplu dünyada Türkiye ordusunun gücünü 250 yıllık diplomasi birikimini kullanarak muazzam bir başarıya imza attı. Sahaya girdi, M4 karayolunu bıçak gibi kesti. Bir gün sonra ABD başkan yardımcısı koştu geldi. Aynı 8 gün içerisinde ABD ve Rusya ile mutabakat yapıldı. Göreceksiniz kalanı da çekecekler. Buradan sesleniyorum; benim düşüncem şudur, oradaki yabancı güçler çekilmeden Türkiye zaten çekilemez. Yabancı güçlerin oradan çekilmesi ve Suriye'nin toprak bütünlüğünün sağlanması için Türkiye'nin Rusya ilgili atması gereken önemli bir adım vardır" diye konuştu.

"Terör örgütü olduğunu bilerek ve isteyerek desteklemişler"
Yargı paketindeki düzenlemeden çok farklı kesimlerin yararlandığına dikkat çeken Feyzioğlu,"Bu gazete sabah yargı paketini destekliyorum diye sabah akşam bana saldırıyor. İşte buyurun eski yazarınız çıktı. Kimler yararlanıyor görüyorsunuz. Bu Türkiye'yi kucaklamak yolunda önemli bir adım. Nazlı Ilıcak, Mehmet Altan, Ahmet Altan. Bunlardan üçü, 'Hükümeti ortadan kaldırmak, Meclisi ortadan kaldırmak, anayasal düzeni ortadan kaldırmak ve terör örgütüne bilerek, isteyerek destek olmaktan' İstanbul Ağır cezada mahkum oldular. İstinafa gitti istinaf onadı. Cezalar 5 yıl üstünde olduğu için temyize gittiler. Temyiz mahkemesi dedi ki, Mehmet Altan onun açıklamalarını eleştirici ve muhalif olma anlamında alıyorum. Terör örgütünü desteklediğine dair somut bir delil bulamadım. 15 Temmuz'u bildiğine, darbe yapılacağına dair delile rastlamadım dedi. Bozdu. Ilıcak ve Ahmet Altan ile ilgili ise; 15 Temmuz'da darbe olacağına dair bir bilgiye sahip oldukları dosyada yok. Bunlar çok yoğun bir şekilde terör örgütü FETÖ 'yü yoğun bir şekilde desteklemişler dedi. Terör örgütü olduğunu bilerek, isteyerek desteklemişler dedi. Bakın aklamıyor. Terör örgütünün bilerek isteyerek desteklemişler ama bu terör örgütünün darbeye kalkışacağına dair delil dosyada yok dedi. Bu sebeple bozdu. İstanbul ağır ceza mahkemesi Yargıtay kararı gibi beraat ettirdi. Nazlı Ilıcak ve Ahmet Altan ile ilgili, darbeyi destekleyen bir delil bulamadım. Terör örgütüne verdikleri destekten 10 yıl 6 ay cezalandırıyorum dedi. 10 yıl 6 ay. Aklanma yok. Nazlı Ilıcak ile ilgili tüm yargılama safhasında pişmanlığını dile getirdi. ' Ben ettim siz etmeyin, dedi. Onun hakkında indirimine gitti. Ahmet Altan'a döndü ; Ahmet Altan pişman değilim, bugün olsa yine yaparım dedi. Onunla ilgili indirim uygulamadı. Hukuk işliyor. Yattığına baktı , 'hüküm kesinleşinceye kadar ben bunları tahliye edeyim, hüküm kesinleşince ben bunları yatarı varsa içeri alırım' dedi" şeklinde konuştu.

"Kalemlerinde kan vardır"
Yargının adil bir şekilde işlemesinden en çok FETÖ'nün zarar göreceğini belirten Feyzioğlu, "Yargı adil bir şekilde işlesin ki FETÖ bundan istifade etmesin. FETÖ; çuvala doğru ve yanlış konulsun, yanlışlar doğruları gölgelesin ve Türkiye adaletsizliği ile gündemde olan bir ülkeye dönüşsün istiyor. FETÖ'nün kumpas davalarında yaptığını yapmamalıyız. Bizim FETÖ'den farkımız Bu devletin adaletle var olacağını biliyor olmamız. Ilıcak ve Altan aklanmamıştır. Bu kişiler sırf siyasi iktidara muhalif diye vaktiyle devleti ele geçirme noktasına gelmiş bir hain kanlı, sefil bir terör örgütünü her cümleleriyle desteklediklerini kendine demokratım diyenler unutmasın. Bunlar aydın filan değil. Bunlara aydın muamelesi yapılmasın. Bunlar Türk Mahkemeleri kararlarıyla suçlu ilan edilmişlerdir. Gazetecilik yapmadıkları suç işledikleri sabit olmuştur. İşledikleri suç darbeye teşebbüs değil terör örgütlerini desteklemek olarak karar vermiştir. İstinafı gördük, Temyizi göreceğiz bakalım ne çıkacak. Kişisel düşüncem her ikisinin kaleminde kan vardır. Onlar gazeteci değil. Onlar, haindir diye bu ülkenin vatanseverleri zindana atılırken sevinç çığlıkları atmışlardır. Ben bunları unutmam. Vicdanıma da unutturmam. Onlara gazeteci, kahraman muamelesi yapmak söz konusu olamaz. Silivri zindanının kapıları kırılıp FETÖ mağdurları çıkınca onlar kahraman olarak çıktılar. Bunlar cezalarını çekince utanç içinde çıkmalılar. Bunu hep birlikte sağlamalıyız" diye konuştu.,

NE OLMUŞTU?

Gazeteciler Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak'ın haklarında verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının Yargıtay tarafından bozulmasının ardından yapılan yeniden yargılamada karar duruşması görüldü. Yargıtay'ın bozma kararının ardından görülen duruşmada karar açıklandı. Ahmet Altan "örgüte üye olmamakla birlikte bilerek yardım" suçundan 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı, suçun niteliği ve tutuklulukta geçirdiği süre gözetilerek tahliyesine karar verildi.Nazlı Ilıcak'a "örgüte üye olmamakla birlikte bilerek yardım" suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı, suçun niteliği ve tutuklulukta geçirdiği süre gözetilerek adli kontrolle tahliyesine karar verildi. Delil elde edilemediğinden dolayı Mehmet Altan'ın beraatine hükmedildi.