BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  DÜNYA

Esnaf, Gezi Parkı eylemcileri kadar yürekli olmalı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, esnafın koşa koşa AK Parti’ye oy verdiğini savunarak, "Gezi Parkı’nda Türkiye’yi sallayan eylemciler ...

Abone ol

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, esnafın koşa koşa AK Parti’ye oy verdiğini savunarak, "Gezi Parkı’nda Türkiye’yi sallayan eylemciler kadar esnafın da yürekli olması lazım" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmirli esnafla gerçekleştireceği tam günlük buluşma öncesinde, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) binasında esnaf odaları temsilcileriyle bir araya geldi.
Beraberinde CHP İzmir milletvekilleri Alaattin Yüksel, Mehmet Ali Susam, Aytun Çıray, Mustafa Moroğlu, CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin ile salona giren CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, önce İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Zekeriya Mutlu’yu dinledi.

"DEMEK Kİ DURUMDAN ÇOK MEMNUNSUNUZ?"
Partilerinin esnaf ve sanatkarın sorunlarını sürekli meclis gündemine ve genel kurullara getirdiğini belirten CHP Lideri Kılıçdaroğlu, esnafa, "Arkadaşlarımız sorunların tamamını meclis kürsüsünden dile getirdiler. Ama kürsüye çıkan iktidar yetkilileri, ’siz yanlış biliyorsunuz, esnafın hali çok iyi, siz onları bilmiyorsunuz, halinden memnun değilse biz bu kadar oyu nereden alırız’ diyor. Haklılar. Demek ki durumdan çok memnunsunuz. Siz oy verirseniz gelir arkadaşlar, niye gelmesin. Emekli durumdan memnunmuş, elbette memnun. Memnun olmasa bu kadar oy alır mı" diye sordu.
Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın AVM’lerden de şikayet eden esnafa, "Onlarda aralarında birleşip AVM kursun" dediğini anımsatarak, "Bu ekonomi politikası ülkeyi nereye götürecek? AVM’den şikayet ediyorsunuz. Çok güzel. Elli kez AVM yasaları çıksın diye kanun teklifleri verdik, genel kurula getirdik, esnafı batırıyorsunuz dedik. Ne dediler? Hayır efendim, esnaf hayatından memnun. Hatta Başbakan onlar da birleşip kendi aralarında AVM kursun dedi. Esnaf arkadaşlar koşa koşa AKP’ye oy verdi. Erdoğan esnafın oyu benim için kekliktir, cebimdedir derse, ezilmeye devam edersiniz" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, açıklamalarına şöyle devam etti: "Ali Coşkun niye vekil olamadı? AVM yasasını getirdiği için bir daha vekil yapmadılar. Gezi Parkı’nda Türkiye’yi sallayan eylemciler kadar esnafın da yürekli olması lazım. Kusura bakmayın arkadaşlar. Bizim yeni bir Türkiye’ye ihtiyacımız var. Yeni bir Türkiye. Bizim kutuplaşmaya değil beraber olmaya, ayrışmaya değil birliğe ihtiyacımız var. Kendi çıkarınızı önce savunacaksınız. Batıda da AVM var. Ama bir mesai günü tüm AVM’ler kapalıdır, o gün herkes gider esnaftan alışveriş yapar. Bizde niye böyle değil? Defalarca söyledik. Esnaf bu toplumun orta direğidir. Esnafın çöktüğü bir toplum yoktur dünyada. Her toplumda pozitif ayrımcılık yapılmıştır, korunmuştur. Devlete yük değil katkı yapan kişidir esnaf. Kim ödediği verginin hesabını sordu, merak ediyorum. Ne kadar vergi topladılar son on yılda biliyor musunuz? 1,1 trilyon dolarla ne yapıldı? Hangi sorunlarınız çözüldü, size ek yükler getirmek dışında? Biz size, siz de bizim sesimize kulak verin. Madem ki sorun çözeceğiz, birbirimizi iyi anlamamız lazım. Biz önce bu ülkenin insanı kazansın diyoruz."

"20 MİLYON 772 BİN İCRAYA GİDEN DOSYA VAR"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşması sırasında, protesto edilen senet sayısı ve icra müdürlüklerine giden dosya sayıları hakkında da bilgiler verdi. 2002’de protesto edilen senet sayısının 499 bin adet olmasına karşın, bu rakamın 2012 sonu itibariyle bir milyon 75 bine yükseldiğini aktaran Kılıçdaroğlu, "’Ekonomi çok iyi, esnaf, sanayici, vatandaş memnun.’ 2012 sonu itibariyle protesto edilen senet sayısı bir milyon 75 bin adet. Ekonomi çok mu iyi? Protesto edilen senetlerin tutarı 2012’de 816 milyar iken şimdi 6 milyar 949 milyon. İcra müdürlüklerine gelen dosya sayısı 8 milyon 266 bin dosya var 2002’de. 2012’de 20 milyon 772 bine çıkmış dosya sayısı. Makro ekonomik iyiliklerden bize yansıyan bir şey yok. Kefeyi siyaset organının, yani hükümetin eşit açıklaması lazım. Açıyorsunuz gazeteleri, okuyorsunuz her şey mükemmel. Dönüp kendinize soruyorsunuz, ’sadece benim durumum kötü’ diyorsunuz. Bu algıyı yarattılar. Önce bu algının değişmesi lazım" diye konuştu.

"ANAYASA MAHKEMESİ’NE GİTTİK, ÇOĞU ESNAF BAŞBAKANI ALKIŞLADI"
Sosyal güvenlik destek piriminden şikayet eden esnafın sorunları hakkında Anayasa Mahkemesi’ne gittiklerini anlatan Kılıçdaroğlu, çoğu esnafın, Başbakan’ın "CHP her şeyi Anayasa Mahkemesi’ne götürüyor" şeklindeki açıklamalarını alkışladığını söyledi. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Pirim yatırıyorsun, emekli oluyorsun, aylığınla geçinemiyorsun, çalışıyorsun diye aylığından yüzde 15 kesiyor devlet. Ben çalışıyorum, çalıştığım için cezalandırılıyorum. 61 gün pirim borcunuz olsun size bakmıyor, ölebilirsin diyor. Hadi borcum var; eşimin, annemin ve babamın ne günahı var? Peki bu esnaf oyunu kime verdi? Anayasa Mahkemesi’ne gittik, çoğu esnaf alkışladı Başbakanı. ’CHP her şeyi Anayasa Mahkemesi’ne götürüyor’ dedi diye. Sosyal devlet vatandaşın sağlığını korumak zorundadır. Ne demek borcun var bakamam? Böyle devlet olur mu? Onun için götürdük, karar ne zaman çıkacak bilmiyorum. Bir insan hasta ise, borcu mu alacağı mı var diye bakılmaz. Devlet bakmak zorundadır."
Ankara Ticaret Odası’nın billboardlardaki, "IMF borcumuzu sıfırlayan hükümete teşekkür ederiz" yazısını da eleştiren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Bugünlerde siz reklam panolarında bir şey görüyorsunuz; Ankara Ticaret Odası’nın. Sizin paranızla... ’IMF borcumuzu sıfırlayan hükümete teşekkür.’ Borcun adresi değişti, borcun miktarı arttı. Dış borç stoku 129 milyar dolar, 2002’de; 2012 Aralık 129 milyar 336 milyar 900 milyona çıkıyor. Benim paramla hükümet şakşakçılığını niye yapıyorsun diye sormak lazım? Borç artmış, esnafın, üreticinin derdi var; koltuğunda oturup sizin paranızla şakşakçılık yapıyor. Namuslu eleştiri yapacağız. O reklamı verenin hükümetten şikayet yapmaya hakkı yoktur. İzmir de reklam yapıyor, Ankara’yı İstanbul’u bıraktım. Nereden bu değirmenin suyu? Nereden geliyor bu para? Bizden önce sizin sorma hakkınız var. Sizin cebinizden çıkıyor. Tüyü bitmemişin hakkını alıp reklama vereceksin."
Esnafa, "Bu kriz bizim anladığımız krizlerden birisi değil. Bu kriz zenginlerin krizi. Fakirlerin krizi olsaydı çoktan çözülmüştü" diyen Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin ekonomik kararlarının yanlış olduğunu savunarak, ABD ve Japonya gibi ülkelerin aldığı kararları örnek gösterdi.

"İZLENEN EKONOMİ POLİTİKASI KRİZİN İTHALİNE İZİN VERİYOR"
Kılıçdaroğlu, AK Parti’ye oy veren esnafa da seslenerek, şunları söyledi:
"Krizi ne yapıyor, ihraç ediyor şimdi. Başka ülkelere çıkaracak krizin faturasını. O faturadan biz de nasipleniyoruz. Çünkü izlenen ekonomi politikası krizin ithaline izin veriyor. Obama 3,5 trilyon dolar bastı, kendi malları ihraç edilsin diye. Kim akıllı, kim ülkesini seviyor, kim krizi ithal, kim ihraç ediyor? Siz dünyayı ve alınan ekonomik kararları iyi okumazsanız, Japonlar da karar aldı yen basacak, AB Merkez Bankası da euro basacak. Biz ise sadece seyirciyiz. Reel ekonomiyi dışladık finans sektörünü, o yüzden büyüyemiyoruz, borç içerisindeyiz. Olayları sağlıklı değerlendirmeliyiz. İşsizlik bir panzehir. Esnaf buna panzehir oluyor. Bugün biliyor musun sayın başkan, her beş gençten biri işsiz. Üniversite öğrencileri arasında daha yüksek. Her şey tıkırındaysa niye işsizlik var? Üretime, reel sektöre önem vermediğimiz için. Yabancı sermayeye karşı değiliz, gelsin teşvik edelim hatta... Ama bacak bacak üstüne atıp havadan para kazanma dönemini bitirmek istiyoruz. Siz destek ve güç verirseniz sorunları çözeriz, çözülmeyecek sorun yok. Her sorunun çözümü vardır. Sorunu kimin lehine çözeceğiniz önemlidir. Taksi esnafının, berberin de sorunu var, lokantacının da, tamircinin de... Çözüm, sandıktan geçer demokrasilerde. Oy verdiniz mi; verdiniz. Hiç itirazım yok. Verdikleri taahhütleri yerine getirmiyorlarsa, kardeşim sen söz verdin; sorunu çözmedin. Bir başkasına oy vereceksin."

İESOB BAŞKANI ZEKERİYA MUTLU: "MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER BİZE VE ÇARŞIYA YANSIMIYOR"
Öte yandan, esnaf ve sanatkarların sorunlarını dile getiren İESOB Başkanı Zekeriya Mutlu da, kayıtlı 350 bin, aktif 200 bin üyesiyle İzmir’in en büyük meslek kuruluşu olan e Türkiye’de üye sayısı açısından ikinci sırada yer aldıklarını belirtti. Mutlu, Türkiye’nin makro ekonomik verilerinin kendilerini de sevindirdiğini, ancak bunun çarşı-pazara ve esnafa yansımadığını savunarak, şöyle konuştu:
"Ülkemizde makro ekonomik koşullar da bizleri olumsuz etkilemektedir. Yetersiz öz sermayesi ve alın teriyle çalışan esnaflarımızın üretim ve değer yaratmadaki rolünü azaltmıştır. Dünya ülkeleri ve AB ülkelerinde başlayan sıkıntı sonucunda, ülkemiz ekonomik açıdan güvenli yatırım yapılabilecek ülke. Dünya derecelendirme kuruluşlarının puan arttırımları, ithalat-ihracat rakamları, GSMH rakamları, enflasyon ve faizler olumlu görünmektedir, makro düzeyde. Ancak bu tablo esnaf ve sanatkarda, çarşıda, pazarda, manavda, Kemeraltı’nda, Karşıyaka’da, Hatay’da yok. Bu verilere hiç itirazımız yok. Bu veriler bizleri son derece mutlu ediyor ancak, bu olumlu göstergeler yaşamda yok. Her ortamda dile getirmeye çalışıyoruz."
Alkol satışı düzenlemesini eleştiren Mutlu, "Alkol yasak mı diyeceğim? Kusura bakma akşam 10’u beş geçiyor bu nedenle sana rakı veremem mi diyeceğim? Zaten sattığımız bir o kaldı. Gazete, içki, sigara, ekmek, yoğurt, süt kaldı. Diğerlerinin hepsini büyük mağazalardan alıyor. Gölgede elli derecede adamı dükkanın içine sokup nasıl bira satacağız? Nasıl yanımızda çalışanların ekmek ve suyunu kazanacağız? Alkol satışındaki kısıtlama ve düzenlemeler de bizi olumsuz yönde etkilemektedir" dedi.
"Gelişmiş ülkelerde ciddi bir kriz var" diyen Mutlu, "Sinyaller bu krizin uzun süre devam edeceği yönünde. Küreselleşme ve küresel tekelleşme ve aşırı finansallaşmanın ödemesi gereken bedeller var. Maalesef esnaf ve sanatkarlar olarak oluşumunda hiçbir sorumluluğumuz yokken, dünyada çıkan krizin bizim ’bakkal Ahmet Efendi’ ve ’elektrikçi Hüseyin’ ile ne alakası var? Sebep olmadığımız krizin en büyük mağdurlarıyız" şeklinde konuştu. 20 yıldır her iktidara bizim Hipermarketler Yasası çıksın diyoruz ama çıkmıyor. Bununla ilgili dosyayı sayın genel başkana sunacağım. Kuşatılmışız. Şehrin merkezinde bile boğazımızı sıkıyorlar. Üçkuyular’da alışveriş merkezi kurmak için plan ve program yapılıyor" şeklinde konuştu.

"ESNAF VE SANATKAR İŞSİZLİĞİN PANZEHİRİ"
"Hepimizin sülalesinde bir esnaf vardır. O zaman bu teşkilata yönelik bir borcunuz ve destek yapmanıza da ihtiyaç vardır" diyen Mutlu, esnaf ve sanatkarların işsizliğin panzehiri olduğunu söyledi. Mutlu, "Mantar gibi biten AVM’ler ve bunların mahallelere kadar giren uzantıları, bankaların altın alım satımına dahil olmaları, parası olan kurum ve kuruluşlar bizim alanlarımıza doğru yürüyor. Bankanın küçük altınla ne işi var" diye sordu.
Mutlu, İESOB eski başkanı ve halen CHP İzmir Milletvekili olan Mehmet Ali Susam’ın neden Parti Meclisi (PM) ve Merkez Karar Yürütme Kurulu’na (MKYK) alınmadığını da sorarak, "Esnafa pozitif ayrımcılık yapmanızı istiyorum; yerel yönetimlerinden. Karar alma sürecinde esnaf ve sanatkarın yer almasını istiyoruz. CHP kurultayında onu PM ve MKY’ya almadınız. Orada yok. Biz bu konudan incindik. Dolayısıyla önemsenmek istiyoruz. Hak ettiğimiz yerde olmak istiyoruz" ifadelerini kullandı.
İki günlük İzmir temasları kapsamında, ilk gününü esnafa ayıran Kılıçdaroğlu, konuşmaların ardından sanayi siteleri ve esnaf ziyaretine başlamak için salondan ayrıldı.
(İHA)