BIST 9.890
DOLAR 32,57
EURO 35,01
ALTIN 2.461,30
HABER /  POLİTİKA

Erdoğan'dan mahkemeye Demirtaş çağrısı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kocaeli mitinginde Milli İrade Meydanı'nda konuştu. Kocaeli'nde üçüncü üniversite için çalışmalara başladıklarını duyuran Erdoğan, HDP'nin adayı Selahattin Demirtaş ile ilgili mahkemenin kararını vermesi gerektiğini söyledi.

Abone ol

Ak Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Selahattin Demirtaş'ın adaylığıyla ilgili ehliyetinin olması gerektiğini söyleyerek mahkemenin Demirtaş ile ilgili kararını vermesi gerektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Kocaeli mitinginde Milli İrade Meydanı'nda konuştu.  HDP'nin Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş'ın serbest bırakılmasını talep edenlere, " Bu bile ona fazla" sözleriyle tepki gösteren Erdoğan, " Buyurun, konuşmasını yapacak. Partisi de propagandasını yapıyor. Bu bile ona fazla. Çünkü, aday olmanın da bir ehliyetinin olması lazım. Şuanda tutuklu mu bu adam? Tutuklu. Bitti. Biran önce adalet kararını vermesi lazım"diye konuştu. İşte Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları:

"Sorular, diyorlar ki, 'Cumhurbaşkanım sen yorulmaz mısın'? Bende diyorum ki, bu muhabbeti gördüğü zaman bir insan yorulur mu? Muhabbetten Muhammed oldu hasıl, Muhammed’iz muhabbetten ne hasıl. Burada böyle bir muhabbet var. Bu muhabbet bize güç veriyor. Yürüme aşkını veriyor. Öyle diyor Ertaş. Diyor ki, Aşklan yürüyen, aşklan koşan yorulmaz. Sizlerden aldığımız ilhamla Türkiye kazan biz kepçe ülkemizi adım adım dolaşıyoruz.

"BAŞÖRTÜLÜ KIZLARIMIZI NELER ÇEKTİRDİĞİNİZİ BİLMİYOR MUYUZ ?"

Bay Muharrem çıkmış açıklamalar yapıyor. Bay Kemal ne ki, sen ne olacaksın? Siz bu ülkede, bizim başörtülü kızlarımıza neler çektirdiğinizi, biz bilmiyor muyuz? Dürüst olun dürüst. Üniversitelerde kızlarımız, okullarına giremiyordu. Ve onları odalara çekip oralarda neler yaptığınızı, daha sonra o bayının da partinizin nasıl bir milletvekili olduğunu, biz çok iyi biliyoruz. Bize ne anlatıyorsunuz?

"ANNENİZE SAYGIM VAR AMA SANA SAYGIM YOK"

Neymiş annesi örtülüymüş. Annenize saygım var. Kız kardeşi örtülüymüş. Ona da saygım var. Ama benim sana saygım yok. Çünkü siz, çile çektirdiniz çile. Benim evlatlarıma da çile çektirenlerden oldunuz. Siz aynı kafasınız. Siz de değişen bir şey yok.

"İMAM HATİP'TE ÖĞRETMENLİK YAPSAN NE YAZAR?"

İşte bak. Nedir bu İmam Hatip düşmanlığınız? 'Ben İmam Hatip'e düşman değilim' diyor. 'İmam Hatip'te öğretmenlik yaptım' diyor. Öğretmenlik yapsan ne yazar? Sen kendine bak, kendine.

"OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN, GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL"

Bay Kemal. O da aynı. Bunlar adeta böyle kalıptan kalıba giren tipler. Dürüst değiller. Şehirlerimizin oy tercihlerine göre, bunlar renklere ayıranlardır. Bunları iyi tanırız. Bunların cemaziyelevvelerini gayet iyi biliriz. Yeri gelir giderler, bir yerde Cuma namazına dururlar. Bir yerde işte, cenaze namazına dururlar. Tamam da yani, olduğun gibi görün, göründüğü gibi ol. Yani oy almak için bu ayakları, bu numaraları niye yapıyorsun?

"KIRAAT OKUMAKTIR"

Şimdi çıkmış kafayı neye takmış. Açıkladım ya. 'Millet kıraathaneleri' dedim. Kafayı ona takmış. Şimdi bu kıraathane deyince ne anlıyor biliyor musunuz? Kumarhane anlıyor. İskambil oynarlar ya bunların bir çoğu, okey taşları vesaire falan, onu anlıyor. Bay Kemal, bay Muharrem, kıraat okumaktır. Kıraathane okuma evi.

"CHP'NİN OLDUĞU YERDE MODERN ŞEHİR OLAMAZ"

Biz çamurdan bataktan İstanbul’u kurtardık. Çöp dağlarından İstanbul'u kurtardık. Birileri diyor ki, 'Susuzluk deyince CHP, 'çöp dağları deyince CHP', bunları doğru bulmuyorum. Ne demek doğru bulmuyorum? Bunları yaşadık mı? O gün bugün de böyle bir pislik yok. Kocaeli böyle değil miydi? Kocaeli'yi CHP'den almadık mı? Aynı şekilde Ankara, o da öyleydi. Kardeşlerim, bunların olduğu yerde, asla modern bir şehir, modern bir ülke bulamazsınız . İşte biz şimdi modern Türkiye'yi kuruyoruz.

"BANA BAK MUHARREM!"

Eğitim, bilim sanat. Bunlar bizde, bizde. Tutturmuş bir şey, ' Ben Fizik öğretmeniyim'. Olabilirsin. Biz de saygı duyarız. Güzel. Ama Fizik öğretmeni olman, sana kalkıpta bu ülkenin Cumhurbaşkanına hakaret etme yetkisini vermez. Evvelsi akşam, Kadıköy'de geziyorlar. 15 bin , 20 bin kişi neyse. 'Hırsız Erdoğan' diye onlara slogan attırıyor. Bana bak Muharrem! Önce haddini bileceksin. Kendini bileceksin, cinsini bileceksin. Ve kalkıpta bu ülkenin Cumhurbaşkanına, bu şekilde bir sloganla hakaret edemezsin.

"CESARETLERİNİ CEHALETLERİNDEN ALIYORLAR.."

'Külliye'ye gitmem'. Senin Genel Başkanın kuzu kuzu Külliye'ye geldi. Zaten yalancısınız. Bunlar bizim klozetlere 'altın' dedi. Dedim, 'gelin bir bakın bakalım'. Öğrenciler geldi. 'Çocuklar gelin şu klozetlere bakın' dedim. Bizim altından klozetle ne işimiz var? Bunlar sarı prinçle altını karıştırıyorlar. Cehalet bunlarda dizboyu. Anlamaz bu işlerden. Bunlar cesaretlerini de, cehaletlerinden alıyorlar. Fakat fark etmez, ben halkıma inanıyorum. Birisi çıkmış yıkacağım diyor. Bunlar böyle. Neyi yıkıyorsun? Gömerler, gömerler. Neyi yıkıyorsun? Bu milletin helal parasıyla yapılmış olan buraların, neyini yıkıyorsun. Haddini bil haddini.Bunlar cahil. Cahil ne dediğini bilir mi, bilmez?

"NASIL UZAYA ULAŞACAĞIZ ONUN ÇALIŞMALARINI YAPIYORUZ..."

Biz şuanda uzaya nasıl olacakta biran önce ulaşacağız, bunun çalışmalarını yapıyoruz. Ama öğrenecek. İnşallah, 24 Haziran'dan sonra baya vakti olur.Vakti olacağı için, bol bol çalışır..

"BUNLAR EZANI TÜRKÇE OKUTANLAR DEĞİL Mİ?"

Tek parti CHP yıllarında milleti bunlar inim inim inlettiler. Kalkınma hamlemizi durdurdular. Bu ülkede 18 yıl boyunca Allah’u Ekber nidasını minarelerimize çok görenler şimdi yeni baskıların, yeni yıkımların hesabını yapıyorlar. Bunlar ezanı Türkçe okutanlar değil mi? İmam Hatiplerin ısraf olduğundan bahsediyorlar. 2023 projelerimizi rafa kaldırmaktan bahsediyorlar. Hızlı tren hatlarını çürümeye terk etmeyi vadediyorlar.Cumhurbaşkanlığı külliyesini satmayı konuşuyorlar. Ecdat yadigarı eserleri ayağa kaldılan, mazlum ve mağdurlara sahip çıkan kurumlarımızı TİKA'yı, AFAD'ı, Kapatmaktan bahsediyorlar. Şu cehalete bakın. Bu TİKA dünyanın dört bir yanında fakirlere ulaşıyor. Tarihi eserlerimizi yeniden ayağa kaldırıyor. AFAD nerede bir garip varsa, nerede hasta varsa ona ulaşıyor. Sen bütün işleri bitirdin de onları mı kapatacaksın? Dur bakalım ya ! Sen kimsin? Haddini bil.

"FETÖ'NÜN AĞZIYLA KONUŞUYORLAR"

Milletin elinden Cumhurbaşkanını seçme yetkisini almaktan bahsediyorlar. FETÖ'nün ağızıyla konuşuyorlar.FETÖ'ye ülkenin anahtarını teslim etmenin hesabı içindeler. Bu aziz milletten, 15 Temmuz'un rövanşını almanın tezgahını kuruyorlar. Çukura gömdüğümüz bölücü terör örgütünü yeniden palazlandırmaya niyetleniyorlar.

"ADAY OLMANIN EHLİYETİ OLMASI LAZIM"

Tutturmuşlar, 'çıksın aday'. Ne demek ya? Buyurun, konuşmasını yapacak. Bitti. Partisi de propagandasını yapıyor. Bu bile ona fazla. Çünkü, aday olmanın da bir ehliyetinin olması lazım. Şuanda tutuklu mu bu adam? Tutuklu. Bitti. Biran önce adalet kararını vermesi lazım. Çünkü bu kadar insanın ölümüne neden olan birisini önce ölenlerin ailelerine sormak lazım. Ne düşünüyorsunuz? Yasin Börü'nün annesine sormak lazım. Ne diyorsunuz? Yoksa bunların sırtında tabi küfe yok."