BIST 10.083
DOLAR 32,51
EURO 34,78
ALTIN 2.440,70
HABER /  POLİTİKA

Erdoğan'dan Koşaner'e ince ayar!

Başbakan Erdoğan, ATV'de gazetecilerin sorularını cevapladı.

Abone ol

Başbakan Erdoğan yine muhalefete saydırdı, Büyük Ortadoğu Projesi'nin doğmadan öldüğünü söyledi.

Ortadoğu için Türkiye'nin model olabileceğini ve gerekirse kendi deneyimlerini bu ülkelere aktarabileceklerini kaydeden Erdoğan, bu konuda bazı taleplerinde kendilerine iletildiğini söyledi. Erdoğan, Köşk'teki cumhuriyet resepsiyonuna katılmayan komutanlara da uyarıda bulunduğunu ifade etti. 

Kılıçdaroğlu'nun kuru sıkı vaatlerle halkı kandırmakla suçlayan Erdoğan, MHP'lileştiği konusundaki iddiaları ise kendisine yönelik bir hakaret olarak nitelendirdi.


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Atv Haber Genel Yayın Yönetmeni Erdoğan Aktaş'ın yönettiği "Gündem Özel"de Sabah Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erdal Şafak, Sabah Gazetesi yazarları Mehmet Barlas ve Süleyman Yaşar'ın sorularını cevapladı. 

Libya'daki tahliyeler konusunda gerekli hassasiyeti gösterdiklerini söyleyen Erdoğan, Libya'daki olayların, kabilelerin birbiriyle olan dayanışması ve mücadelesi şeklinde geliştiğini anlattı. Türkiye'nin bu bölgede çok önemli görevler üstlendiğini söyleyen Erdoğan, Büyük Orta Doğu Projesi'yle ilgili iddiaları yalanladı, projenin doğmadan öldüğünü söyledi. İşte Erdoğan'ın sözleri:

"Ortadoğu coğrafyasında model, olsa olsa sadece Türkiye olabilir. Ortadoğu Projesiyle ilgili olarak doğmadan bitmiş bir projedir. Bunun baş aktörleri yok diyor. Bizim de böyle bir projemiz yok; ancak hala bu konuşuluyor. Ortadoğu Projesi ile bu gelişmelerin hiçbir şekilde bağlantısı yok. Bu döneme ilişkin bir defa on yılların sorunsulları var. Buna adeta siyasi bir gaz sıkışması diyebiliriz. Bir ülkeyi 30 yıl,40 yıl yönetiyorsunuz ve bunları yönetirken halkın idaresini hiçe sayıyorsunuz.

Seçilenler, belli bir süre sonra hapse atılıyor. Daha farklısı parti kurdurulmuyor. Bu insanların hepsi yetişmiş insanlar.

Bir başka bölgedeki sıkıntı, petrolün dağılımı. Belli bir bölgede dağılım farklı, belli bir bölgedeki dağılım farklı. Özellikle İslam dünyasındaki bu petrol dağılımında, belli bir miktarını, kalkıpta bir kenara koysalar ve İslam dünyasındaki fakir fukaraya dağıtılsa, şimdi farklı olabilir."

Ortadoğu'da Mısır dışında diğer ülkelerde, istenildiği takdirde değişimin çok daha hızlı olabileceğini söyleyen Erdoğan, bölgede hak ve özgürlüklerin eğemen olmasını istediklerini anlattı. Bu konuda gerekirse tecrübelerini, bu ülkelerde paylaşabileceklerini kaydeden Erdoğan, bu şekilde bazı taleplerin kendilerine aktarıldığını ifade etti.

ERDOĞAN'DAN ASKERE RESEPSİYON AYARI!

Siyasette merkezde bir yerde konumlandıklarını ekonomide de liberal bir anlayışa sahip olduklarını söyleyen Erdoğan, bu konudaki dengenin çok iyi sağlanması gerektiğini ifade etti. Bugüne kadar adalet ve kalkınmanın birlikte yürütüldüğünü ve başarı grafiğinin sürekli arttığını söyleyen Erdoğan, bundan sonra da bu başarı grafiğin düşeceğine inanmadığını söyledi.

Askerin, Köşk'teki resepsiyona katılmamasına rağmen Balyoz sanıklarını Hasdal'da ziyaret ettiğinin hatırlatılması üzerine bir değerlendirmede bulunan Erdoğan, resepsiyonla ilgili Genelkurmay Başkanı ile görüştüğünü ve bu konudaki kanaatlerini paylaştığını söyledi. Erdoğan şöyle konuştu:

"Sayın Genelkurmay Başkanımıza, Sayın Cumhurbaşkanı'nın resepsiyona katılmaması konusundaki kanaatlerimizi söyledim ve bunun yanlış olduğunu ifade ettim. Dedi ki bugüne kadar olan gelişmeler ve malum konular, onuda anlıyorsunuz başörtü meselesi. Bu hakikatten şık olmadı ve ciddi eleştiriler geldi. Bu tabii ki milleti rahatsız etti. 

Diğer bir konuyu da biliyorsunuz. Hasdal, Adalet Bakanlığı'na bağlı bir cezaevi değil. Gidişleri konusunda da söylüyorum, bu konuda da bilgim var.

Açıkçası bu ziyareti de ben normal karşıladım ve insanı bir durum olarak görüyorum.

"SEÇİMLERDEKİ HEDEFİMİZ 2023 OLACAK"

Canlı yayında Haziran ayında yapılacak genel seçimler konusunda da bir değerlendirmede bulunan Erdoğan, tek argümanın yeni anayasa olmayacağını söyledi. Yapılacak seçimlere Türkiye'nin 2023 programını hazırlayarak girdiklerini söyleyen Erdoğan, seçim beyannamesini henüz açıklamadıklarını ancak halkın anlayacağı bir anayasanın yapılacağını söyledi.

Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda asıl sözün YSK'ya ait olduğunu ifade eden Erdoğan, muhalefete seslendi ve birinci olmadığı taktirde istifa edeceğini aynı sözü Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'ninde seçmene vermesi gerektiğini söyledi. Konuşmasında BDP'nin tavrını da eleştiren Erdoğan, partinin Türkiye'nin tümüne hitap etmek yerine belirli bir etnik gruba seslendiğini iddia etti.

Başkanlık sistemi konusunda daha önce düşüncelerini söylediğini ve bu konuda daha fazla konuşmak istemediğini anlatan Erdoğan, Türkiye'de Cumhurbaşkanı'nda olan yetkinin ABD ve Rusya devlet başkanında dahi olmadığını söyledi. Bu konunun kendi etrafında kişiselleştirildiğini ve faturanında kendisine kesildiğini ifade eden Erdoğan, sisteme karşı çıkanların konuyu bilmediklerini kaydetti.

"MHP HANGİ YÜZLE HALKIN KARŞISINA ÇIKIYOR?"

Konuşmasında muhalefetin ekonomik politikasını da değerlendiren Erdoğan, 2001 krizinde ülkeyi yöneten MHP'nin şu an hala Meclis'te olduğunu söyleyerek, parti yönetimini yüzsüz olmakla suçladı. İşte Erdoğan'ın MHP'ye yönelik o sert sözleri:

"Aslında biz AK Parti döneminde çok para kazandık, ancak oyumuzu AK Parti'ye vermemiz mümkün değil" diye açıklama yapanlar var. Tabii bir gecede, korkunç parayı kazananların kimler olduğunu sizler bizden daha iyi biliyorsunuz. Böyle bir yapıdan bugüne kadar geldik.

Asıl soru bu para kimin cebinden çıktığıdır. O dönemin iktidarından şu anda parlemantoda olan var, MHP!.. 

Hala hangi yüzle çıkıp, o gün yaptıklarını savunuyorlar anlamak mümkün değil. Sadece o dönemde el konulan bankaların zararları ortada. Emeklinin hakkını gasp ettiler, memurun hakkını gasp ettiler. Tüm bunlar ortadayken, şimdi rahatlıkla insanların karşına çıkıp "AK parti şöyle yaptılar böyle yaptı" diyorlar. Bizim dönemimizde çiftçiye verilen destekler kimsenin zamanında verilmedi."

O medya, biz sizin dönemizde "Sayın Başbakan 1'e 5 kazandık" diyor. Bunu gazete patronu söylüyor. Mektupları var bende, ama daha fazla kazanmam gerekirdi diyor. Aramız bu ara iyi. Merhum Özal'in bir ifadesi vardı ne onlarla ne de onlarsız.

"BEDELLİ GÜNDEMİMİZDE YOK"

Bedelli askerlik konusundaki tartışmaları da değerlendiren Erdoğan, bu talebi koyanların fakir olup askere gidenlerin taleplerini unuttuklarını söyledi. "Zengin diye askerlikten mi yırtacak" gibi bir söylemin doğabileceğini ifade eden Erdoğan, bedelli konusundaki tartışmalara son noktayı koyarken, uzman çavuşlarla ilgili düzenlemenin de seçimlerden sonra yapılabileceğini müjdeledi.

"SARKOZY'İ UYARDIK"

Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin "Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyeliğinin her iki tarafada birşey kazandırmayacağı" sözlerinin sorulması üzerine Erdoğan, bu açıklamayı henüz okumadığını ancak Türkiye'yi ziyaret edecek Fransız lidere bu açıklamayı soracağını ifade etti. Sarkozy'e zaman zaman bu konuda çeşitli uyarılar yaptığını ancak kendisine söyledikleriyle kamuoyuna açıkladıkları arasında farklılık bulunduğunu ima eden Erdoğan, Türkiye'nin birliğe üyeliği konusunda Avrupa Birliği'nin bir karar vermesi gerektiğini söyledi.

"BİZ KURU SIKI ATMIYORUZ"

Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun aile sigortasıyla ilgili sözlerini de kuru sıkı vaatler olarak değerlendirerek şöyle konuştu:

"Biz ne aldatan, olacağız ne aldanan olacağız. Biz hiçbir zaman vatandaşımızı aldatan olmayacağız. Sözde aile sigortası konusunda geçenlerde söyledim. Sayın Kılıçdaroğlu'na göre Türkiye'de yoksul sayısı 12 milyon civarında. Şimdi yardım yapılacak hane sayısı ortaya çıkan rakam 3 milyon 668 bin. Şimdi her haneye aylık 600 liralık maddi yardım yaparsak bunun bütceye getireceği yük 1 milyar civarında. Yıllık maliyeti civarında 24 milyar lira. Her haniye 925 lira verilmesi halinde aile sigortasının getiresi yıllık yükü 36 milyar. Şimdi sadece bu vereceğiniz sözde aile sigortası konusundaki ücret. Bizim toplam yatırımımızın rakamı bu. Şimdi böyle birşeye inanmak mümkün mü? Biz çok farklı biçimde sosyal devlet olmanın gereklilerini yerine getiriyoruz ancak böyle kuru sıkı atmıyoruz. "