Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nde şube müdürü, "Vahiyin Penceresinden" adlı bir program hazırlıyor...
Abone olBakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nde şube müdürü olarak görev yapan Yaşar Değirmenci, Hilal TV'de "Vahiyin Penceresinden" isimli bir program hazırlıyor. Cuma günleri canlı olarak yayımlanan programda önceki gün "kadın" ve "tesettür" konuları konuşuldu.
Değirmenci, Eyüp Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü olduğu dönemde Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) müfettişlerinin 26 Haziran 1998 tarihli soruşturma raporu sonucunda "okulda türban takılmasını istediği" gerekçesiyle görevden alınmış, ancak Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik tarafından "şube müdür vekili" sıfatıyla eski görevine iade edilmişti. Daha sonra Bakırköy Milli Eğitim Müdürlüğü'nde şube müdürü olarak göreve başlayan Değirmenci, uydu ve internet üzerinden yayın yapan ve dini içerikli programlara ağırlık veren Hilal TV'de her cuma saat 20.00'de program yapmaya başladı.
Programın sunuculuğunu yapan Değirmenci'nin önceki günkü konuğu Vakit gazetesi yazarı Sibel Eraslan'dı. Değirmenci, Eraslan'ı tanıtırken "Sibel Hanım'a kadınların yiğitlerinden desek mübalağa etmiş olmayız. Gerek 28 Şubat postmodern darbedeki dik duruşunuz gerekse Müslümanların derdini dert edinen, bu sızıyı çeken bir bacımız olmanız hasebiyle herhalde mübalağa değildir" dedi.
Altı kaval, üstü şişane
Programda eğitimci olduğunun altını çizen Değirmenci, "tesettür" konusu konuşulurken programın sürekli yorumcusu olan Mustafa İslamoğlu'na şu soruyu yöneltti: "Okullarından bile vazgeçecek kadar içselleştirmiş, imani bir mesele haline gelmiş ve hakikaten baktığımız zaman da içiyle dışıyla şahsiyet abidesi gibi olan da var. Bir de altı kaval üstü şişane gibi başörtü var, elinde sigara var, ağzında sakız var. Müslüman kimliğine yakışmayan bir sulandırma var. Kısaca tesettür emrinin maksadı nedir?"
Tesettürün bir mucize olduğunu belirten İslamoğlu bu soruyu, "Mucize olduğunun en büyük delili de bu yüzyılda anlaşılmıştır. Bir İslami tesettüre yeryüzünün tüm topu tüfeği, koca devletleri, devlet ideolojileri elindeki silahlarla beraber yürüyorsa, bunu yürüyecek bir düşman ilan ediyorsa, tesettürün bir mucize olduğunu bundan daha güzel ne söyleyebilir?" diye yanıtladı.
Kadın iyi ayaklı harem
Değirmenci'nin "Tesettüre yapılan her hücum direkt veya dolaylı kadını istismara götüren veya şeytanın şeyine su taşımak gibidir diyebilir miyiz?" sorusuna, İslamoğlu "Zaten tesettüre yönelik hücumların temelinde ben içgüdüyü görüyorum. Mahremiyetin ihlali aslında dokunulmazlığın yok edilmesidir. Kadın iki ayaklı bir haremdir" karşılığını verdi.
Kaynak: Milliyet
