BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  GÜNCEL

Dersim katliamının sırrı bu belgelerde gizli

Dersim ile ilgili en ciddi iddialardan biri zehirli gaz kullanıldığıdır. Çağlayangil gaz kullanıldığını söylemişti. İngiliz belgeleri bunu doğruladı

Abone ol

Dersim katliamıyla ilgili ilk defa CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun o dönem Malatya Emniyet Müdürlüğü'nde görevli olan İhsan Sabri Çağlayangil ile yaptığı bir röportajda gündeme gelen 'gaz kullanıldı' iddiasını İngiliz belgeleri de doğruladı.

İŞTE DEVLETİN 1935 VE 1936 DERSİM RAPORLARI

İNÖNÜ RAPORU

İsmet İnönü'nün hazırlattığı 1935'teki raporda özetle şunlar yazıyordu:

"Erzincan'da Dersim Kürtlerine karşı vaktiyle set olan Türk köyleri dağılıp zayıflayarak ve Ermeniler kâmilen (tamamen) kalkarak Dersimlilerin istilasına karşı meydan tamamen boş kalmıştır. Köyler Dersim'in semiz halkı ile süratle dolmaktadır. Bu köyler Dersim çapulcu kollarının içeri yayılması için menzil ve yatak rolü yapmaktadır... Dersim vilayetinin yeniden teşkiliyle askeri bir idare kurulması ve ıslahın bir programa bağlanması lazımdır. 1935 ve 1936'da yolları, karakolları yapılacaktır. 1937 ilkbaharına kadar hazır olursa mürettep ve seferber 2. Fırka Kuvvet ilbaylığı emrine 1937 ilkbaharında verilecektir."


BAYAR RAPORU

Celal Bayar da başbakan olduğunda 1936'da Dersim de dahil bölgeyi gezerek bir 'Şark Raporu' hazırladı. Raporunun girişinde şu ifadeler yer alıyordu:
 
"Hariçten sokulmağa çalışılan politikanın muzır cereyanlarını kırmak ve bu yurddaşları ana vatana bağlamak için devamlı çalışmak ister. Kendilerine, yabancı bir unsur oldukları resmî ağızlardan da ifade edildiği takdirde, bizim için elde edilecek netice, bir aksülamelden ibaret olabilir. Bugün Kürt diye bir kısım vatandaşlar okutturulmamak ve devlet işlerine karıştırılmamak isteniliyor. Bunu bir sisteme bağlayarak, kendilerine sarih talimat verilmesini çok yerinde ve faideli bir tedbir olarak telâkki etmekteyim."

İngiliz Arşivleri'nde bulunan ve ilk kez Radikal'in yayımladığı bu belgede ordunun 'savaş uçağı ve gaz' kullandığı öne sürülüyor. 17 Ocak 1947 tarihini taşıyan ve İngiltere'nin Ankara Büyükelçiliği tarafından İngiltere Dışişleri Bakanlığı'na yollanan Dersim ile ilgili üç sayfalık raporda şunlar yazılı:

"Uçakların kullanıldığı, inanıyorum ki gaz da kullanıldı, insafsız operasyonlardan sonra silah taşıyabilecek nüfusun çoğunluğu Anadolu'nun diğer ücralarına nakledildi..."

Ankara Büyükelçiliği'nin Basın Ataşesi W.E.D. Allen'in yazdığı rapordaki iddiaların bir kısmı o dönemde bölgede görev yapan Jandarma Komutanı Albay Nazmi Sevgen'e dayandırılıyor. Sevgen'in emekli olduktan sonra CHP'nin İstanbul'daki güvenlik sorumlusu olduğu belirtilen raporda ayrıca Sevgen için 'Büyükelçilik Bilgi Bürosu'nun yakın arkadaşı' ifadesi de dikkat çekici. Sevgen'in bölge ile ilgili topografik bilgiler içeren bir tezinden de bahsedilen raporda, 1947'de sıkıyönetimin kaldırılmasıyla birlikte 2 bin Kürt ailenin otlatma ve ormancılık yapmaları için bölgeye geri çağrıldığı belirtiliyor.

ÇAĞLAYANGİL DE SÖYLEMİŞTİ

Dersim'de gaz kullanıldığına dair iddiaların bir diğer önemli dayanağı da Kılıçdaroğlu'nun CHP Genel Başkanı olmadan çok önce, özel bir çalışma dolayısıyla dönemin Malatya Emniyet Müdürü Çağlayangil ile yaptığı röportajdır. Bu röportajın kamuoyuna yansıyan kısmında Çağlayangil şöyle diyor:

"...Neticeyi söylüyorum. Bunlar kabul etmediler, mağaralara iltica etmişlerdi. Ordu zehirli gaz kullandı. Mağaraların kapısının içerisinden bunları fare gibi zehirledi. Ve yediden yetmişe o Dersim Kürtlerini kestiler. Kanlı bir harekât oldu. Hükümet otoritesi de köye ve Dersim'e girdi. Bugün Dersim'e rahatça gidebilirsiniz. Jandarma da girer, siz de girebilirsiniz."

İŞTE 1947 TARİHLİ O RAPOR

İngiltere Büyükelçiliği, Ankara/29 Ocak, 1947' başlıklı ve Ernest Bevin imzalı üst yazıda şu ifadeler var:

"Efendim, 1936'da yaşanan karışıklıklardan sonra uygulanan olağanüstü halin şu an itibariyle hükümet tarafından kaldırıldığını size bildirmekten şeref duyarım. Tunceli bölgesi (önceden Dersim olarak bilinen yer), Türkiye'nin güneydoğusunda yer alır ve çoğunlukla Kürtler tarafından mesken edilmiştir. Basın ataşesi tarafından hazırlanan bölge hakkında bir bildiri ve bölgenin yakın tarihi ektedir."

DERSİM İSYANI KRONOLOJİSİ
Haziran 1925: İsyan dalgası Şeyh Sait ile başladı ve kanlı bir şekilde bastırıldı. Şeyh Sait İstiklal Mahkemesi'nde yargılanarak idam edildi. Devlet bölgeye hep şüphe ile bakmaya başladı.

Ocak 1936: Geniş yetkilerle donatılan General Abdullah Alpdoğan, bölgeye gönderildi. Dersim, Elazığ ve Bingöl illerinde sıkıyönetim ilan edildi. Yaptığı ilk iş, kışla inşa etmek oldu.

Ocak 1937: Seyid Rıza, oğlu İbrahim'i Alpdoğan'a göndererek kanın durdurulmasını istedi. İbrahim, dönüşte Alpdoğan'ın emriyle öldürüldü. Seyid Rıza 100 kişilik silahlı gücüyle bir karakolu bastı.

Nisan 1937: Askeri harekât resmen başladı. Bölgeye halkı teslim olmaya çağıran bildiri atıldı. Bildiride, "Teslim olun. Yoksa Cumhuriyet'in kahredici orduları tarafından mahvedileceksiniz" deniliyordu.

Eylül 1937: Çok kan döküldüğünü gören Seyid Rıza, "Canına bir zarar gelmeyecek" sözü üzerine teslim olmaya giderken 12 Eylül 1937'de adamlarıyla beraber tutuklandı. Sonra da idam edildi.

Haziran 1938: Yeni bir askeri harekât daha başlatıldı. Oldukça kanlı olan bu harekatta resmi rakamlara göre 13 bin kişi öldü. Tarihçilere göre ise üç yılda ölen Dersimlilerin sayısı 50 bine yakındı.

DERSİM PLANI 5 YIL ÖNCE HAZIRLANDI

1938'deki askeri harekâttan tam 5 yıl önce Jandarma Umum Komutanlığı tarafından hazırlanan eylem planı, askerin her halükârda Dersim'in üzerine yürüyeceğini ve aşiretlerin sürgün edileceğini gösteriyor.

DERSİM BÜYÜK BİR ÇIBAN

Kitapçıkta bazı raporlara da yer verilmiş. Bunlardan biri de Mülkiye Müfettişi Hamdi Bey'in raporu. O raporun bazı bölümleri de şöyle:

Seyit Rıza'nın bütün aşiretleri ittifakına alması ve harekete şubatta geçmeleri ihtimali hakkındaki keyfiyeti teyit veğ tevsik kabil olmamıştır. Yakın bir mülakatın vereceği netayiç ve malumatı arz edeceğim gibi Dersim gittikçe Kürtleşiyor, mefküreleşiyor (ülkü, ideal), tehlike büyüyor... Dersim, hükümeti Cümhuriyet için bir çıbandır...

RAPORDAN ÇIKA ÇIKA BU SONUÇ ÇIKMIŞ!

Raporun ardından çıkarılan bir de şu sonuç kitapçığa eklenmiş:

"Dersim, Türkiye için cehalet, maişet darlığı, dahili ve harici tesvilat ve Kürtlük temayülatı ile bulaşmış, tehlikeli bir çıbandır. Bu çıbanın kat'i bir ameliyeye tabi tutulması lazımdır..."

"Dersim halkı cahildir. Bununla beraber şekavete, tecavüze, soygunculuğa, asıl müessir rüesa olmuştur" diye başlayan bölümün sonunda ıslah çalışmalarının safhaları şöyle anlatılıyor:

"Ana yolların inşası, silahların toplanması, reislerin, bey ve ağaların, seyitlerin bir daha gelmemek üzere Garbi Anadolu'ya nakli..."

Kaynak: Radikal