BIST 9.746
DOLAR 32,52
EURO 34,78
ALTIN 2.420,53
HABER /  POLİTİKA

Demirtaş'tan polise katliam suçlaması

Bismil'e gelen Demirtaş, ilçede yaşanan olayları devlet eliyle katliam olarak değerlendirdi

Abone ol

Köşk'teki sürpriz zirveye Bismil'deki gösterilerin ateşi düştü! Demirtaş, çıkan olaylar sonrası Ankara'ya gitmeyeceğini söylerken, iptal kararının nedeninin tepki olmadığını en kısa sürede Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşmeyi istediklerini söyledi. Erdoğan'ın bölgedeki sorunlarla ilgili sözlerini de değerlendiren Demirtaş, "Kürt sorunu yoktur" açıklamalarının tahrik amacı taşıdığını iddia etti.

Bismil'e gelen eski BDP Genel Başkanı Demirtaş, Bismil Belediyesinde eski BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, bağımsız milletvekili Emine Ayna ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ile basın toplantısı düzenlendi.
Demirtaş burada yaptığı konuşmada, görüşme imkanı olması halinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e yaşanan tabloyu yüz yüze aktarmayı düşündüğünü ancak Bismil'de yaşanan olaylar ve bir kişinin yaşamını yitirmesi üzerine Bismil'e geldiğini söyledi.

"EN KISA SÜREDE GÖRÜŞMEYİ İSTERİZ"

Ankara'ya gitmesi halinde Cumhurbaşkanı Gül'e yaşananları anlatmayı planladığını belirten Demirtaş, ''Buradan haber gelince derhal Bismil'e gelme ihtiyacı hissettik. Çünkü burada bir katliam provası yaşanmıştır. Cumhurbaşkanı Gül ile görüşmeyi iptal etmemiz, bir tepkiden kaynaklı değildir. En kısa sürede Cumhurbaşkanımızla görüşmek isteriz. Bu olay üzerine iptal ettik ama Sayın Cumhurbaşkanının da halkın içinde bulunduğu bu ızdırabı, bu zulmü görmesi gerekir. Bunun durması için müdahale etmesi gerekir. Sayın Cumhurbaşkanı isterse günde 10 defa da görüşebiliriz'' diye konuştu.

BÖLGEDEKİ OLAYLAR İÇİN KATLİAM DEDİ

Demirtaş, hükümetten ''polis işkencesinin biteceğine'' dair açıklama yapmasını beklediklerini ifade ederek, halkın meydanlarda toplanmasının Hükümet tarafından dikkate alınmasını istedi. Bismil'deki olayın çarpıtılmaya çalışıldığını savunan Demirtaş, şöyle devam etti:

'' Eğer hükümet 'ben bu taleplere, katliamla işkenceyle karşılık veriyorum' diyorsa buradan bir barışın çıkmayacağı bu tablodan anlaşılıyor. Bu katliamdan sonra olay çarptırılmaya çalışılıyor. Biraz önce İçişleri Bakanına vekalet eden bakanla görüştüm. 'Elinizdeki belgeler nedir' diye sorduk? Buradan ilçeden kendisine aktarılan bilgi şudur: göstericiler bir grup güvenlik gücünü sıkıştırmış, güvenlik güçleri de havaya ateş etmiş... Ortada bir ölü, 3 yaralı var ama polis havaya ateş açmış. Şimdi anlaşılıyor ki buradaki katliamı örtbas etmeye çalışacaklar devlet eliyle. Başbakan hakaret edecek, 'seçim barajı falan indirmeyeceğim, anadilde eğitim asla olmayacak, bunların partisi bölücüdür, hedef gösteriyorum' diyecek. Bütün bu tezgah, bu siyasi operasyon yetmiyormuş gibi askeri operasyonlarla sürekli her yere cenazeler gönderilecek ve bütün bunların üzerine YSK seçimlerde adaylarımızın seçimlere giremeyeceğiyle ilgili karar alacak. Bunları üst üste koyduğumuzda geniş çerçeveden alınmış bir uygulamadan söz etmek mümkün. Çok büyük bir tezgah var. Çok büyük bir siyasi imha operasyonları var. 

"ERDOĞAN'IN SÖZLERİ TAHRİK EDİYOR"
 
Başbakan Erdoğan'ın 'Kürt sorunu yoktur' sözüyle insanların tahrik olduğunu ileri süren Demirtaş, ''Aklın yolu uzlaşmadan geçer. Uzlaşma da talepler, ilkeler etrafında olur. Biz elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Hükümetin açıklamaları, uygulamaları durumu, bu noktaya getirmiştir. Eğer gerçekten Hükümet bir an önce ortalığı yatıştırmak istiyorsa bu demokratik taleplere ilişkin açıklama yapsın. Başbakan artık kabadayılık tavrını bıraksın, bu iş kabadayılıkla çözülmez. Başbakan artık şu kritik günlerde taleplere karşı sağduyulu açıklama yapmalıdır'' diye konuştu.

Demirtaş, Hükümetten beklenen şeyin sivil itaatsizlik yapan halk kitlelerine, demokratik yöntemle cevap vermesi olduğunu sözlerine ekledi.