BIST 10.400
DOLAR 32,23
EURO 34,95
ALTIN 2.412,19
HABER /  GÜNCEL

Çiğ balık işkencesi

Diyarbakır'da iki çocuğa polis tarafından yüzlerine dışkı sürülmesinin ardından İstanbul'da çiğ balık skandalı yaşandı.

Abone ol

Laleli’de seyyar tezgâhında ızgara balık satan Mustafa Kakız, polisin kendisini önce tehdit ettiğini ardından da tezgâhındaki 20 çiğ balığı zorla yedirdiğini söyledi. DİHA’nın haberine göre 23 yaşındaki Mustafa Kakız, 1994 yılında Ağrı’nın Doğubeyazıt ilçesinden ailesiyle birlikte İstanbul’a göç etti. Laleli’de kurduğu seyyar tezgâhında ızgara balık satarak 12 kişilik ailesini geçindirmeye çalışan Kakız, son zamanlarda polisin yoğun baskısıyla karşı karşıya kaldığını ifade etti. 23 Mayıs Cuma akşamı yaşadığı olayı ömrü boyunca unutamayacağını ifade eden Kakız, şunları söyledi: “O akşam yine diğer seyyar satıcılarla birlikte tezgâhımızı açmış, satış yapmaya çalışıyorduk. Resmi kıyafetli 3 polis memuru yanımıza gelip ‘Geçin öbür tarafa’ dedi, bizde tezgâhın arkasına geçtik. Bir polis içinde 20 tane balık olan kabı çıkardı ve balıkları kızartma için kullandığım yağa sokup çıkardı. Sonra bana dönüp ‘Bunların hepsini yiyeceksin’ dedi. Bende ‘Nasıl yerim, öğle yemeğinde pilav ayran yedim, zehirlenirim’ dedim. Bunun üzerine polis ‘Yemezsen arabana el koyar götürürüz’ diye tehdit etti. Korkudan 20 tane çiğ balığı yedim. Bunun üzerine çekip gittiler.” ‘Yere düşüp bayıldım’ Yağa bulanmış çiğ balıkları yedikten sonra bayılarak yere düştüğünü ve daha sonrasını hatırlayamadığını belirten Kakız, “Yanımdaki arkadaşlar beni alıp eve götürmüşler, nane limon vermişler. Ancak kendime gelememişim, gözlerimi bile açamıyor, sürekli terliyormuşum. Onlar da bu kez beni alıp Çapa’ya götürmüşler ama orada ‘Bir şeyi yok’ denilmiş ve eve geri gönderilmişim’ dedi. Evde iki gün kıpırdayamadan yattığını söyleyen Kakız, polisin bu tavrının yeni olmadığını anlatarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Her günümüzü böyle işkencelerle dolduruyorlar. Dayak da çok yedik, hatta geçen sene burada babamı dövdüler. 70 yaşında adamın 2 dişi kırıldı. Bize sürekli ‘Sizin yeriniz yok burada, göçün gidin buradan’ diyorlar. Zaman zaman şikâyet etmeyi düşünüyoruz. Ama yapan resmi elbiseli polis, şikâyet edeceğimiz de polis. Bir şey elde edemeyeceğimizi, polislerin daha da sinirlenip bizi döveceklerini düşündüğümüz için resmi olarak şikâyette bulunmadık.” Kaynak : Evrensel