BIST 10.644
DOLAR 32,21
EURO 35,08
ALTIN 2.506,08
HABER /  GÜNCEL

‘Ben de Kulüp Başkanı olsam şike...'

Barlas'tan ilginç çıkış: "Ben de kulüp başkanı olsam, ceza da olmasa, kazanmak için düşünebilirim!.."

Abone ol

Mehmet Barlas, Taraf muhabiri Bilgehan Uçak'a temmuzda patlak veren futboldaki şike soruşturması ile ilgili düşüncelerini aktardı.

GAZETECİLER.COM'un derlediği haberde Barlas, ülkenin her köşesinde şikenin konuşulduğunun altını çizerek, bu konuda kimsenin tarafsız olmadığını dile getirdi. Futbolla olan bağının aileden geldiğini anlatan Barlas, Türk futbolunda dönen paranın uluslararası emsallerinden farklı yönetildiğini ifade ederek, şikeye yaptırım uygulanmadıkça, bu suçun işlenmesinin önüne geçilemeyeceğini söyledi ve ‘Ben Kulüp Başkanı olsam şike yaparım’ dedi.

MECLİSTEKİ DÖRT PARTİ NASIL OLDU DA UZLAŞTILAR BU KONUDA?

"Seçmen baskısı. Herkesin tuttuğu bir takım var. Tabii seçmen baskısı demek de yetersiz. Bana binlerce mail geliyor öğretmen atamalarıyla ilgili. Ama öyle bir ihtiyaç yok. Daha önce ne olmuştu? Demirel, seçmen istiyor diye, seçimi kazanması halinde emeklilik yaşını indireceğini ilan etmiş ve seçimden sonra 48'e indirmişti. Sonuçta külfeti büyük oldu, 30 milyar doları buldu."

YENİ ANAYASA İÇİN DE ANLAŞABİLİRLER Mİ?

"Sanmıyorum. Ben öyle bir seçmen baskısı da görmüyorum. Nereye gitsem konuşulan tek konu şike, takımların küme düşüp düşmeyeceği, Aziz Yıldırım'ın tahliyesi. Sokaktaki insana bakınca rahatlıkla şunu görebiliyorum, ne yeni anayasadan bahseden var ne de Kopenhag Kriterleri'ni soran. Varsa yoksa futbol. Eğer şikenin bir müeyyidesi olmazsa herkes yapar. 15 dakikada neler değişiyor hep beraber gördük geçen senelerde. Son haftada şampiyonluğun iki takım arasında gidip geldiği oldu. Ben de kulüp başkanı olsam, ceza da olmasa, kazanmak için düşünebilirim."

ERDOĞAN NEDEN TOPA GİRMİYOR?

"Neden girsin ki? İşine gelmiyor demek ki. Sıkı da bir Fenerbahçeli aslında. 'Devlet sorumluluğu' diye bir şey var. Ben olsam onun yerinde, ben de girmezdim. Ben Cumhuriyet'te çalışırken her topa giren bir Selmi Andak vardı. Gerçek anlamda her topa girerdi. Yazı işleri toplanırdık. Kültablaları, bardaklar havada uçuşur, Selmi hepsini yakalamaya çalışırdı. Böyle olmaya gerek yok. Her topa girersen, futbol tabiriyle konuşayım ben de, sonunda mutlaka golü yersin."