BIST 10.180
DOLAR 32,37
EURO 34,70
ALTIN 2.403,30
HABER /  DÜNYA

BAKANDAN İKİ YÜZLÜ AB ÇIKIŞI

Bu yıl 20’ncisi gerçekleştirilen Avrupa Su Ürünleri Fuarı’nda Türk firmalarına desteğini göstermek için Brüksel’e gelen Ekonomi Bakanı Zafer...

Abone ol

Bu yıl 20’ncisi gerçekleştirilen Avrupa Su Ürünleri Fuarı’nda Türk firmalarına desteğini göstermek için Brüksel’e gelen Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan burada katılımcı 15 Türk firmasının standlarını ziyaret ederek ürünleri hakkında bilgi aldı.
Türkiye’nin 9. kez katıldığı fuarda bazı stantlarda kendisine sunulan değişik lezzetleri de tadan Çağlayan, bir firmanın buluşu olan ’kirazlı hamsi’yi tatmadan önce "Denizden babam çıksa yerim diyordum ama ömrümde hamsinin kirazlısını yiyeceğim hiç aklıma gelmemişti" diyerek espri yaptı ve sonrasında çok lezzetli bulduğunu belirtti.
Fuar’da Türkiye’yi temsil etmelerinden ötürü firmalara plaketler veren Çağlayan daha sonra Türk basın mensuplarına fuar ile ilgili değerlendirmeler yaptı. Çağlayan şunları söyledi:
"Fuara katılan firmalarımızın bizzat yanında olduğumuzu göstermek ve tüm dünyaya da bakanları tarafından desteklendiğini göstermek istedik. İnşallah yakın zamanda sektörümüz milyar doların üzerinde ihracata yelken açarak bizi gururlandıracak. 120 milyar dolarlık bir dünya su ürünleri ticaret hacminde Türkiye’nin payı 446 milyon dolardır. Bu noktaya 2002’de 123 milyon dolardan geldik. Bu rakam önemlidir ama daha gitmemiz gereken çok mesafe var. Bakanlık olarak sektöre yoğun destek vereceğiz. Su ürünlerinde dünyanın ortalama ihracat kilogram fiyatı 4 dolardır. Bizim ülkemizinki ise 6 dolardır ancak ABD veya Singapur’da ise bu oran 8 dolardır. Dolayısıyla bizim mutlak suretle bu ülkeleri geçecek bir ihracat sistemine geçmemiz gerekiyor ki bu da inovasyon, marka, Ar-Ge ve paketlemeyle mümkün. Türkiye’de bu İşin aslında en sevimli ve güzel tarafı batıdaki iş adamlarının doğuya doğudakilerin batıya yatırımlar yapmalarıdır. Uyguladığımız teşvik sistemi var olan kardeşlik sürecini de kolaylaştırmakta ve hızlandırmaktadır bu bakımdan."
ABD-AB arasında oluşturulması için çalışılan Serbest Ticaret Antlaşması’nın Türkiye’yi dışında kalması halinde sıkıntıya sokacağına da değinen Bakan Çağlayan AB’nin iki yüzlü olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:

"AB İKİ YÜZLÜDÜR, TÜRKİYE’NİN AB’YE İHTİYACI YOKTUR"
"Türkiye dışında kalmasın diye biz gerekli çabaları gösteriyoruz ancak AB bizim bu çabalarımız karşılığında her türlü iki yüzlülüğü gösteriyor. Tekrar söylüyorum AB iki yüzlüdür ve bunu bilhassa AB’nin başkenti Brüksel’de söylüyorum. Bakın Türkiye 18 yıldır Gümrük Birliği Antlaşması çerçevesinde AB’ye tam üyelik sürecinde de 50 yıldır bekleyen bir ülke ve müzakereleri de sudan sebeplerle 14 faslımız malesef Rum Kesimi gerekçe gösterilerek bloke ediliyor. Şunu çok net söylüyorum ki Türkiye’nin AB’ye ihtiyacı yoktur ama AB ’nin Türkiye’ye çok fazlasıyla ihtiyacı var" dedi.
Bakan Çağlayan konuşmasına şöyle devam etti:
"STA Antlaşması konusunda da bakın AB 1996’da Gümrük Birliği başlarken dönemin Türk hükümetinin yapmış olduğu çok ciddi bir hatayı sonuna kadar kullanarak kendilerinin STA müzakeresine başlamış olduğu ülkelerle Türkiye’yi aynı paralelde başlatmazlar. AB’nin niye iki yüzlü olduğunu ve liberal bir anlayış ve ekonomiden neden uzak olduğunu bu çerçeveden bakıp görebilirsiniz. AB bundan utanmalıdır. Türkiye’ye yapılan bu haksız ticaret uygulamasından hakikaten biraz şapkasını önüne koyup düşünmelidir. Böyle bir ortaklık olmaz. Bundan dolayı gümrük birliği bu şekil devam edecekse gümrük birliği Türkiye’nin aleyhine demiştim. Bu şekilde devam edecekse o zaman Türkiye’nin serbest ticaret antlaşması yapmasının daha makul olacağını ifade etmiştim. Bu anlamda ümit ediyoruz ki ABD-AB arasında Temmuz ayında başlayacak olan müzakerelere Türkiye de paralel bir şekilde başlasın. Umarız AB’nin bu konudaki vurdum duymazlığını duvara taşa söylesek onların dile geleceği bir ortamda bunların dile gelmeyeceğini gördük. Şimdi ABD ile bu konuda yoğun çalışma başlattık. 15-16 Mayıs’ta Sayın Başbakanı’mızın başkanlığında belki de tarihimizdeki gerek siyasi gerek ekonomi gerek Türkiye’nin itibarı bakımından en önemli ziyareti gerçekleştireceğiz Washington’da. Bu görüşmelerde Başbakanımız Sayın Obama ile Türkiye’nin de AB-ABD STA’sı başladığında Türkiye’nin de paralel bir mekanizmayı kurabilecek sonucu elde edeceğiz inşallah. Ancak bu durum sürdürülebilir değil. Müttefikliğe yakışan bir olay değil. Böyle bir şeyde Amerikan malları ülkemize gümrüksüz girecek bizim mallarımız ise engellere takılacak. Ben Avrupalıların yapmış olduğu vurdum duymazlığı ümit ediyorum ki ABD yapmayacaktır ve Türkiye’ye karşı samimi olacaktır. Bazı önemli yetkililerin açıklamaları bizi bu konuda umutlandırmıştır."