BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  GÜNCEL

Babacan AB'nin sözünü bekliyor

Devlet Bakanı Ali Babacan, Türkiye'nin AB üyeliğine kabul edilmesinden sonra, birliğin dünyada algılanışının ''köklü bir değişime'' uğraşacağını söyledi.

Abone ol

Devlet Bakanı Ali Babacan, Türkiye'nin AB üyeliğine kabul edilmesinden sonra, birliğin dünyada algılanışının ''köklü bir değişime'' uğraşacağını söyledi. Babacan son durumu değerlendirirken de, ''beklentimiz, tüm şartları yerine getirmiş, tüm sözlerini dürüst şekilde yerine getirmiş bir Türkiye'nin, yine kendisine söz verildiği gibi 3 Ekim'de müzakere sürecine başlamasıdır'' dedi. Bakan Babacan, Referans Gazetesi ve Açık Toplum Enstitüsü tarafından Kayseri Kültür Merkezi'nde düzenlenen ''Türkiye'nin Yıldız Şehirleri'' konferansında, Anadolu'nun bütün şehirlerinin Kayseri'den alacağı dersler olduğunu kaydetti. Ankara'da Türkiye'nin her yerinden gelen problemlerle karşı karşıya kaldıklarını ifade eden Babacan, şöyle devam etti: ''Bizlere problemlerini, dertlerini anlatan belediye başkanlarına diyoruz ki, (Gidin Kayseri Belediyesi'ni bir görün, TEDAŞ'tan geliyorlar (Çok kayıp kaçak var) diyorlar (Gidip Kayseri ve Civarı Elektrik A.Ş'yi görün) diyoruz. Biliyorsunuz 49 ilde teşvik uygulamamız var. Bu iller içinde olmayan diğer 32 il de gelip (Teşvik yok, yatırım yapılmıyor) diyor. (Kayseri'de teşvik mi var ki 139 fabrikanın temeli aynı anda atılıyor?) diye soruyoruz.'' Babacan, Türkiye'de artık değişimin getirdikleri, sonuçlarının tartışılması gerektiğini vurgularken, ''değişime ayak uydurmak zorundayız. Süreç hızlı şekilde ilerlediği için belki farkedemiyoruz. Ancak, Kayserili sanayici, işadamı enflasyonsuz ortamda çalışmayı konuşuyor. Sorunlar yok mu? Elbette var. Sanayicimizin, işadamlarımızın, esnafımızın sorunları var. Bunları biliyoruz ve çözümlemek için üzerine eğiliyoruz'' diye konuştu. -17 ARALIK ÖNCESİ VE SONRASI- Bugün konuşulanlar ile 3 yıl önce konuşulanların çok farklı olduğuna işaret eden Babacan, ''bundan 3-4 yıl önce ne olacağı belli olmayan enflasyonu konuşuyorduk, bugün (Enflasyonu yüzde 5'ten 3'e nasıl düşürürüz, enflasyonsuz ortamda nasıl çalışabiliriz?) diye konuşuyoruz. Artık, rekorların, sürdürülebilir büyümenin devamından bahsediyoruz'' dedi. Babacan, kimsenin 17 Aralık'tan önceki Türkiye ile 17 Aralık'tan sonraki Türkiye'yi mukayese edemeyeceğini, Türkiye'yi ayrı bir klasmana sokacak, ileriye götürecek bir dönemin başladığını bildirdi. Türkiye'nin AB ile 3 Ekim'de müzakerelere başlayacağını kaydeden Babacan, şöyle devam etti: ''Bu uzun bir süreci kapsıyor. Başta ekonomi olmak üzere sistemi yeniden gözden geçireceğiz. Bazı başlıklarda uyum için zamana ihtiyacımız olacak. Ancak, Avrupa müktesebatı için 10 yıl gibi bir uyum sürecine ihtiyaç yok. Çünkü, Türkiye köklü reformları kısa zamanda yaptı ama farklı sektörlerin uyumu için zamana ihtiyaç var. Türkiye, sabırlı şekilde, hedefinden ayrılmadan ilerlediği sürece, zamanı geldiğinde AB üyeliğine kabul edilecektir. Bizim bu konudaki politikamızda asla tereddüt yok.'' -''AB'NİN DÜNYADA ALGILANIŞI DEĞİŞECEK''- Babacan, AB'ye uyum sürecinde yapılanların AB olmadan da yapılabileceğine işaret ederken, birliğin bunlara sadece takvim getirdiğini kaydetti. Türkiye'nin birliğe üyeliğinin kabul edilmesinden sonra AB'nin dünyada algılanışının köklü bir değişime uğrayacağını savunan Babacan, AB'de son dönemlerde tartışılan konuları da olgunlukla karşılamak gerektiğini söyledi. Korkular üzerine inşa edilen politikaların geçici olarak bazı kesimlerden alkış alacağına, uzun vadede ise kötü sonuçlar vereceğine işaret eden Babacan, şunları anlattı: ''Kazanımlar üzerine yenilerini inşa etmek, gelişmeye, ilerlemeye açık olan politikalar her zaman tüm dünya için daha iyi sonuçlar verir. Türkiye'nin AB'ye üyeliği, 28 ya da 29. ülkenin üyeliğe kabul edilmesinden çok farklı bir şey. Türkiye'nin AB'ye üyeliği, AB'yi çok farklı bir özelliğe kavuşturuyor. AB'nin geleceğinin artık barış içerisinde buluştuğu bir proje haline gelecek. Yapılan araştırmalar, beyanatlar bu önemli değişimin bir neticesi.'' -GÜVEN FAKTÖRÜ- Babacan, AB'nin ortak değerlerinin gücüne inandıklarını ifade ederek, şöyle konuştu: ''Bizim beklentimiz, tüm şartları yerine getirmiş, tüm sözlerini dürüst şekilde yerine getirmiş bir Türkiye'nin, yine kendisine söz verildiği gibi 3 Ekim'de müzakere sürecine başlamasıdır. Bizim elde ettiğimiz bu başarının altındaki temel faktör güvendir. Güven öyle bir değerdir ki zor elde edilir, kolay kaybedilir. Biz ticaretin temel ilkesi olan güveni siyasette de uyguluyoruz. Sözünde duran bu ortamdan başarıyla çıkan olacaktır.'' Babacan bu arada, Türkiye'nin sağladığı istikrar ortamını bozmak isteyenler bulunduğunu savunurken, ''(şu tarihte şunlar olacak) diye tarihler belirleyenler, bir kaos ortamı oluşturmaya çalışanlar'' bulunduğundan yakındı. Babacan, bunlara izin vermeyeceklerini söylerken, Türkiye'nin elindeki tarihi fırsatı geri tepmesi halinde, kimsenin çocuklarına, torunlarına hesap veremeyeceğini kaydetti.