BIST 10.740
DOLAR 32,20
EURO 35,02
ALTIN 2.512,84
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Arınç iki nedenle Bahçeli'yi unutmuyor

Bakan Arınç, dün performansıyla göz doldurdu. İki cephede savaş veren Arınç yine sözleriyle gündem yarattı.

Abone ol

Dün güne Bülent Arınç'ın sözleri damga vurdu. Meclis'te cansiperane hükümetin TCK'de yapacağı kanun teklifini savunan Arınç, Habertürk'te de Wikileaks belgelerini değerlendirdi. TBMM'deki görüşmeler sırasında muhalefet kadar, kendi partisine mensup milletvekillerinin tavrını da eleştiren Arınç, en ilginç sözlerini ise Bahçeli için sarfetti. Arınç, MHP liderinin bir davranışını ömür boyu unutmayacağını söyleyerek, "o benim için her zaman Sayın Devlet Bahçeli'dir" dedi.

TBMM Genel Kurulunda, ''görevi kötüye kullanma'' suçuna ceza indirimi öngören ''Türk Ceza Kanununda Değişiklik Yapan Kanun Teklifi''nin 1. maddesi kabul edildi.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, TBMM Genel Kurulunda AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç'un, muhalefete yönelik eleştirilerinin de yer aldığı konuşmasının, ''yanlış ve tahrik edici'' olduğunu belirterek, ''Konuşmasını kınıyorum. Güzel şekilde müzakereleri yürütürken, ateşe benzin dökülmemesini, arkadaşlarımızın tahrik edilmemesini arzu ederdim'' dedi.

''CEZA HUKUKUNUN BİR İLKESİ''

Meclis'te muhalefetin TCK'daki kanun değişikliği teklifiyle ilgili eleştirilere cevap vereh Arınç,  TCK'nın 257. maddesinde yaptıkları değişikliklerin, maddeyi ortadan kaldırmadığını, tanımlarda değişiklik yapıldığını, 1, 2 ve 3. fıkralarda yeniden bir ceza düzenlemesine gidildiğini anlattı.

Teklifi, ''örtülü, kısmi af'' diye niteleyenlerin bulunduğuna işaret eden Arınç, teklifin kabul edilmesi halinde mevcut dosyaların ele alınacağını, ''sanık lehine olan hükümlerden yararlanır'' kuralınca, yeniden bir düzenlemeye gidileceğini belirtti.

''HEPSİ YOLSUZLUK YAPIYOR DİYE GÖRMEMEK LAZIM''

Arınç, MHP'li Uzunırmak'ın teklifi, ''ahlaksız'' diye nitelemesinin doğru olmadığını, bu üslubu yanlış bulduğunu kaydetti.

Bir düzenlemenin Genel Kuruldan geçerek yasalaşmasının, yasama faaliyeti olduğunu dile getiren Arınç, kanunlar için Anayasa Mahkemesine de gidilebileceğine dikkati çekti. Arınç, ''ahlaksız kanun'' nitelemesinin, tutanaklarda bulunmaması gerektiğini, maksadını aştığını söyleyerek, şunları kaydetti:

''TCK'nın 6. maddesinin 1. fıkrasında, bu maddeye göre 1 yılda açılan dava sayısı 10 bin civarında, mahkumiyet yüzde 40 oranındadır. 2 milyonluk kitlede, 5-6 bin elbette az değildir ama 2 milyonluk kitlenin tamamını itham edercesine, 'bunların hepsi yolsuzluk yapıyor, yolsuzluktan sabıkalı, onları kurtarmaya yönelik bir kanun' olarak lütfen görmemek lazım. Yanlış yapabiliriz, bunların düzeleceği yerler vardır, tekrar düzenleme yapabiliriz. Yasama organının görevi içindedir.''

''NASREDDİN HOCA'YA SORULAN SORU GİBİ SORU SORULMAZ' 

Arınç, TBMM Genel Kurulundaki dünkü görüşmelerde AK Parti Grup Başkanvekiline, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu'nun salonda gerginliğe yol açabileceğini düşünerek bir not gönderdiğini anımsattı.

Arınç, bazı milletvekillerinin, kendisinin ''Sorulara olumlu ve yeterli cevap vermediğini'' söylediğini kaydetti. Bu soruların cevaplarının istatistiki bilgileri gerektirdiğini belirten Arınç, ''Ben elektronik beyin değilim, inceleyerek sizlere bu bilgileri verebilirim'' dedi.

Arınç, CHP Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe'nin, itirazlarına devam etmesi üzerine, ''Bağırıp çağırmaya gerek yok. Hükümet bu teklife katılmıştır. Ben de teklifin, ceza sosyolojisi bakımından doğru olduğunu söylüyorum. Teklifi de geri almayacağız. Nasreddin Hoca'ya sorulan soru gibi soru sorulmaz. 'Dünyanın merkezi neresidir? Burasıdır, inanmayan ölçsün...' Böyle cevap olmaz'' diye konuştu.

''YAV DEME, KONUŞMANA DİKKAT ET''

Bülent Arınç, CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in, ''Sorulara doğru düzgün cevap verin yav'' sözlerine de ''Yav, yahu deme, konuşmana dikkat et. Burası TBMM, Sayın Başkan'a saygısızlık olur'' karşılığını verdi.

Birleşimi yöneten TBMM Başkanvekili Meral Akşener de Genç'i ve diğer CHP'li milletvekillerini laf atmamaları yönünde uyardı. Akşener, Ünlütepe'ye, ''Parmağını sallaya sallaya konuşuyorsun. dinledik, tutanaklara geçti'' yanıtını verdi.

MELİH GÖKÇEK'İ HEDİYELER İÇİN
ELEŞTİRDİ
BAHÇELİ'YE BARIŞ ÇUBUĞU UZATTI
ARINÇ'IN AÇIKLAMALARI HABERİN DEVAMINDA...

[PAGE]

 ''MECLİS İÇİNDE DAĞITILMASI ŞIK OLMAZ'' 

Arınç, TBMM Genel Kurulunda, grup toplantılarında ve kulislerde yasama materyali dışında hiç bir şey dağıtılmaması gerektiğini de belirtti.

Geçen dönemlerde, Mecliste sarımsak, bal kabağı, karpuz ve kavun dağıtılmaya çalışıldığını ifade eden Arınç, ''Bu konuda İçtüzük teklifi de verdim. Halk Ekmek'in veya Sayın Büyükşehir Belediye Başkanının göndermiş olabileceği ekmek veya bir başka şeyin Meclis içinde dağıtılmasını şık ve doğru bulmadığımı, yanlışlıklara yol açabileceğini hatırlatmak isterim'' diye konuştu.

ARINÇ HABERTÜRK'TE SORULARI CEVAPLADI 

Arınç, Habertürk'te katıldığı ''Ankara Gündemi'' programında soruları yanıtladı. İstanbul'da Başbakan Erdoğan'ın rektörlerle yaptığı toplantıyı protesto etmek isteyen bir grup öğrenciye polisin müdahalesi sırasında yaşananlar ve ''19 yaşındaki genç bir kadının müdahalenin ardından bebeğini düşürdüğü'' iddialarına ilişkin soru üzerine Arınç, yaşananları ''acı'' olarak niteleyerek bir daha yaşanmaması temennisinde bulundu.

Bu tür toplantıları faydalı bulduğunu vurgulayan Arınç, bu konuların görüşüldüğü toplantıların ilk kez yapıldığını da belirtti. Arınç, şunları söyledi:

''Sayın Kılıçdaroğlu'nun çok yakışıksız bir benzetmesi oldu, 'Sanki asker gibi sıralanmışlardı' veya 'karşılarında el pençe durmuşlardı' diye. Bu yanlıştı. 

Bir defa hukuki bir tabir olduğu için kullanıyorum, aşırı güç kullanmak hem yanlıştır, hem de doğru değildir hem de kanuna göre uygun değildir. Bunu kim yapıyorsa yapsın, karşıdaki olayın vahameti nispetinde ancak bir karşılık vermesi gerekir.''

''WIKILEAKS'TE TEK YÜKLENİLEN BEN DEĞİLİM''

''Wikileaks'' belgelerindeki Türkiye'ye ilişkin iddiaların anımsatılarak ''Belgelerin İsrail kaynaklı olduğunu düşünüyor musunuz? Çünkü böyle bir yaklaşım var. TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, 'Amerika'dan habersiz olduğunu düşünmüyorum' dedi. Belgelere bakışınız nedir?'' sorusunun yöneltilmesi üzerine Arınç, belgeler ortaya çıktığında Afrika'da bir ülkede bulunduğunu ve döndüğünde konuya ilişkin birtakım açıklamalar yaptığını anımsattı.

Arınç, Meclis Başkanlığı yaptığı dönemde ABD'nin farklı büyükelçilerini tanıdığını ve son dönemde de James Jeffrey'le de veda için geldiğinde uzun uzun görüştüğünü anlattı.

Wikileaks'in kurucusu Julian Assange'ın bir şekilde elde ettiği ve 250 bin civarında olduğu belirtilen belgelerin daha çok ABD'nin büyükelçilerinin bulundukları ülkelerden gönderdikleri bilgi, analiz ya da raporlara dayandığını belirten Arınç, ''Bunların bir şekilde açıklanmış olması bence çok önemlidir'' dedi.

1 Mart tezkeresinde kendisinin tutumuna bakarak, ''Sorunların yumağı bu insan'' denilmesini ve bunun rapor edilmesini çok olağan bulduğunu belirten Arınç, kendisinin, ''şahsi düşüncesini de, Türk halkının vicdanına tercüman olarak tavrını da o zamandan bu zamana müdafaa ve muhafaza ettiğini'' söyledi.

''BELGELER ÜZERİNDE İNCELEME YAPILIYOR''

AK Parti Genel Merkezi'nde, Merkez Yürütme Kurulu ve Merkez Karar Yönetim Kurulu'nda da konunun tartışıldığını ve belgeler üzerinde inceleme yapılmakta olduğunu bildiren Arınç, şunları söyledi:

''Hem siyasi parti olarak hem Sayın Başbakan olarak hem biz, genel konular olarak, kiminle ilgiliyse o şahısların uluslararası yargı konusunda neler yapabileceğini araştırıyoruz. Şu anda görebildiğimiz kadarı çok fazla yapabileceğimiz bir şey yok gibi. Bütün imkanları sonuna kadar kullanacağız.

Benim için, 'Tayyip Erdoğan'ın bilmem nesi' ifadesini kullanmak bana bir şey kaybettirmez ama onlara çok şey kaybettirmiştir. Yani benimle yemek yerken, otururken, kalkarken ben onlara fazla ümit vermemişim demek ki, bundan çok hoşlanmamışlar ama veda edip giderken bile, çok övücü sözlerle hem Türkiye için hem bizim yaptığımız çalışmalar için konuşan bir büyükelçinin arkasından bazı olayları bahane ederek, filan şekilde bir tanımlama yapmasını onların ahlakına, terbiyesine havale ediyorum. Başka söyleyecek bir şey yok.''

BAHÇELİ İLE POLEMİK 

''Devlet Bahçeli ile aranızda, aslında sizde çok da görmediğimiz şekilde polemik yaşandı. Bu tartışmayı nasıl yorumluyorsunuz'' sorusu üzerine Arınç, kendisinin geçmişten beri MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye ve partisine saygı duyan bir insan olduğunu, hatta parti içerisinde de kendisinin bu tavrının bilindiğini söyledi. Arınç, şöyle konuştu:

''Bunun iki sebebi var. Birisi, ben evladımı kaybettiğim zaman Sayın Bahçeli benim evime kadar gelmiş ve taziyede bulunmuştur, bunu unutamam. İkincisi, Başbakan Yardımcılığı döneminde de şimdi Genel Başkanlığı döneminde de kişilerin özel hayatına girmeyen, özel hayatın gizliliğine her zaman riayet eden ve konuşurken önünü ilikleyen, ayağa kalkan, herkese saygı gösteren bir insandı. Keşke onun üslubu partisindeki bazı kişilere de nasip olsa diye içimden geçirmişimdir.

Hatay'da yaptığı konuşmada, 'Bülent Arınç denen şahsın tehdidiyle bu iş olduysa kınıyorum' diyor. Bülent Arınç denen şahıs benim. Ben Başbakan Yardımcısıyım, eski Meclis Başkanıyım. Ben hayatımda, Kamer Genç dahil Sayın demeden bir siyasetçi hakkında konuşmam.

Birbirini sevmeyen iki insan olsak bile, ben ona milletvekili olduğu için her zaman Kamer Genç demeye özen gösteririm. Sayın Bahçeli'nin beni böyle tehdit etmesi, bana böyle hitap etmesi doğrusu beni fevkalade rencide etti.

Dedim ki, 'Ben sokaktan geçen bir şahıs değilim. Bu nezaketsizliği de uygun görmüyorum.' O da dedi ki, 'Sade vatandaş değil misin sen?' O zaman buna karşılık benim şunu söylemem lazım; 'Devlet Bahçeli denen şahıs.' İstesem de yapamam. Böyle bir saygısızlığı ne dün yaptım ne de bundan sonra yaparım. Benim için 'Sayın Devlet Bahçeli'dir. Benim için partisinin genel başkanıdır. Benim için geçmişte Başbakan Yardımcılığı yapan bir insandır.''