Apartman dairesini basan polis bir erkekle üç kadını grup seks yaparken yakaladı
Abone olAntalya'da'da fuhuş yapıldığı ihbarı üzerine bir eve baskın düzenleyen polis, Azerbaycan uyruklu 3 kadını, bir erkekle ilişkiyi girdikleri sırada yakaladı. Kadınların 2 saat için 1000 TL aldığı ortaya çıktı.
Olay Antalya Emniyeti Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği ekiplerine gelen bir e-mail ihbarıyla ortaya çıktı. Merkez Muratpaşa İlçesi Kızılsaray Mahallesi'ndeki bir evde fuhuş yapıldığı ihbarıyla harekete geçen polis, olayla ilgili soruşturma başlattı. Ahlak Büro Amirliği dedektifleri, dün akşam saatlerinde fuhuş yapıldığı ihbar edilen apartman dairesine baskın düzenledi. Baskında, odalardan ikisinde erkeklerle fuhuş yapan 2 Türk kadın ile bir diğer odada erkek müşteriyle grup seks yapan Azerbaycan uyruklu 3 kadın yakalandı. Adı açıklanmayan erkek, kadınlara 2 saat için 1000 TL ödediğini söyledi.
Polis 3 erkek müşteri ile 5 kadını gözaltına aldı. Erkek müşteriler ve 2 Türk kadın ifadeleri ve sağlık kontrollerinin ardından serbest bırakıldı. Grup seks yaparken suçüstü yakalanan Azerbaycan uyruklu 23 yaşındaki P.H., aynı yaştaki Y.H. ve 27 yaşındaki S.F., kan örnekleri alındıktan sonra sınır dışı edilmek üzere Yabancılar Şube Müdürlüğü'ne teslim edildi. Polis olayla ilgili soruşturmanın sürdüğünü kaydetti.
KÜRTÇE ŞARKI İSTEDİ CANINDAN OLDU
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
İzmir'de Zazaca türkü istediği için öldürüldüğü belirtilen Gazi Akbayır cinayetinde kullanılan tabanca adı açıklanmayan bir derneğin bahçesinde gömülü bulundu
İzmir'de eğlenmek için gittiği kulüpte Zazaca türkü istediği için öldürüldüğü belirtilen Gazi Akbayır'ın katil zanlısı Bursa'da yakalandı. Aliağa İlçe Emniyet Müdürü Ayhan Saygılı, cinayet "alacak verecek" yüzünden işlenmiş dedi. Ancak cinayette kullanılan Glock marka tabanca adı açıklanmayan bir dernek lokalinin bahçesinde gömülü olarak bulundu.
EN ACI TESADÜF
Dersim doğumlu olan ancak ailesiyle birlikte Aliağa'da yaşayan 25 yaşındaki Gazi Akbayır, üç gün önce Arka Plajlar mevkiindeki gazinoda yelken kurslarının da verildiği Aliağa Deniz Kulübü'ne gitti. İddialara göre Akbayır Zazaca türkü isteyince kulubün işletmecileriyle gerginlik yaşandı. Gerginlik kavgaya dönüştü ve çıkan kavgada Akbayır bıçaklandı. Yaralı halde kulüpten çıkan Akbayır dışarıdaki arabasına bindi ancak peşinden çıkan kişiler onu kurşun yağmuruna tuttu. Sekiz kurşun isabet eden Akbayır arabasını çalıştırıp 300 metre gidebildikten sonra direksiyonda şuurunu kaybetti. Bu sırada Aliağa Belediyesi'nde çöp kamyonu kullanan ağabey Tekin Akbayır, kardeşinin arabasını gördü. Koşup arabaya binen Tekin Akbayır kardeşini hastaneye yetiştirmek istedi ancak çok kan kaybeden Gazi Akbayır yolda yaşamını yitirdi.
Olayın ardından kavgaya karışan B.İ. (33), T.İ. (32), M.İ. (25), E.Ö. (30), C.Ö. (38) tutuklanarak cezaevine konuldu. Akbayır'ı bıçakladığı ve tabancayı ateşlediği öne sürülen Y.İ. (35) ise kayıplara karıştı. Zanlı dün Bursa'da yakalanarak tutuklandı. Taraf'a konuşan Gazi Akbayır'ın 16 yıllık arkadaşı Ahmet Yeşil, fayans ustası olan Akbayır'ı "Saygılı, neşeli, kötülük düşünmeyen biri" olarak tanımlayarak kulübün kameralarının incelenmesini istedi.
ZANLI İLE YAKIN ARKADAŞMIŞ
Cinayetin "Zazaca türkü istenmesi" nedeniyle işlendiği yönünde bir tesbitlerinin olmadığını belirten Emniyet Müdürü Ayhan Saygılı ise "Gözaltına alınan kişilerin verdiği bilgiler doğrultusunda, cinayet zanlısı Y.İ. ile Gazi Akbayır'ın yakın arkadaş olduklarını, aralarında alacak verecek konusunun bulunduğunu ve bu konuda tartıştıklarını, alkolün de etkisiyle cinayetin işlendiğini belirledik. Cinayetin nedeni alacak verecek konusu, türkü tartışması değil" dedi.
Suç aleti tabancanın, bir derneğe ait lokalin bahçesinde, kuma gömülü halde bulunduğu, olaya karıştığı gerekçesiyle B.K'nın arandığı kaydedildi.
TACİZCİ POLİS İKİNCİ KEZ KURTULDU
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Taciz suçu nedeniyle meslekten ihracına karar verilen polis, karıştığı ikinci taciz davasında da 'iyi hal indirimi'nden yararlandı.
Çorlu'da, eşiyle kavgalı kadını önce yüz yüze, ardından cep telefonu mesajı ve telefonla taciz eden polis amirine, en alt sınırdan ceza uygulandı. Ceza, '5 taksitte ödemek üzere 2 bin 500 TL para cezası'na çevrildi. Üstelik karar duruşmasında, aynı amirin trafik kazası nedeniyle karakola başvuran bir öğretmeni de taciz ettiği ve polislikten ihraç edildiği ortaya çıktı.
Radikal'in haberine göre; Çorlu'da 22 yaşındaki T.Ş., eşiyle bir süredir anlaşmazlık içindeydi. Çift, en son 11 Mart 2011'de kavga etti. Karşılıklı şikâyet için Cumhuriyet Polis Merkezi'ne gittiler. T.Ş.'nin iddiasına göre karakol amiri Gizlihan Barutçu, kadını makamına çağırıp "Eşinden ayrıl. Bundan sonra seninle birlikte olmak istiyorum. Gece bende kalabilirsin. Bir şeyler içip birbirimizi daha iyi tanıyabiliriz" dedi. T.Ş. bu taciz karşısında odadan ayrıldı.
O gece Barutçu evine dönen T.Ş.'nin telefonuna, "Ailene söyle gelmesin. Eşin seni bu gece evde bilir. Hatta eşine evden uzaklaştırma cezası veririz. Geceyi birlikte geçiririz" diye mesaj gönderdi. T.Ş. yanıt vermedi. Bunun üzerine Barutçu, telefonla aradı. T.Ş.'nin kaydettiği bu görüşmede Barutçu'nun, "Birlikte olmakta ısrar ettiği, evli bir kadın olduğunu bildiği, kocasıyla barıştırmasını istediği halde 'Sana bakarım, seninle hayatımı paylaşmak istiyorum' dediği" tespit edildi. T.Ş. bu kanıtlarla savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Çorlu Cumhuriyet Savcısı Erdal Kocabıçak da, "Polis amirliğine gelen evli bir bayana ilk kez gördüğü halde bu şekilde teklif ve ısrarda bulunmasının hayatın olağan akışına aykırı olacağı, bu sözlerinin cinsel amaçlı söylendiğinin kuvvetle muhtemel olacağı" görüşüne vararak, amir Gizlihan Barutçu hakkında 'taciz' suçlamasıyla dava açtı.
Alt sınırdan ceza Çorlu 2. Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki davanın altıncı duruşması dün görüldü. İçişleri Bakanlığı'nın idari soruşturma evrakı dava dosyasına girdi.
Bu evrakla birlikte Barutçu'nun, bir trafik kazası sonrasında polis merkezine gelen öğretmen bir kadını da telefonla taciz ettiği ortaya çıktı. Ayrıca Barutçu, duruşmada, meslekten ihraç edildiği, kararın kendisine tebliğ edildiği ancak henüz süresi dolmadığı için görevine devam ettiğini söyledi.
Cuma günkü son duruşmada Hâkim Fahrettin Ayaz, polisin aynı suçtan ihraç edilmesi kararına rağmen 'taciz' suçlamasını düzenleyen Türk Ceza Kanunu'na (TCK) göre '3 aydan 2 yıla kadar' hapis istemiyle yargılanan Barutçu için, 'iyi hal indirimi' uyguladı. An alt sınırdan ceza alan Barutçu'ya verilen 120 günlük ceza da 2 bin 500 TL para cezasına çevrildi. Bu cezanın 5 taksitte ödenmesi karara bağlandı.
T.Ş.'nin avukatı Eren Keskin, sanık polisin yargılama sırasında kendisine "Teröristlerin avukatı" diye saldırdığını belirtti. Keskin, 2 bin 500 TL'lik para cezasını da hayli düşük bularak, "Karar, cinsel taciz suçundan verilen cezaların ne kadar az olduğunu gösteriyor. Çünkü ceza en alt sınırdan ve iyi hal indirimi yapılarak verildi. Oysa polislik görevinin kendisine verdiği gücü kullanarak bu suçu işlemişti. İyi hal indirimi uygulanmamalıydı" dedi.
GÖZÜ DÖNMÜŞ EŞ DEHŞET SAÇTI
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]Amasya'nın'nın Merzifon İlçesi'nde 41 yaşındaki Selami Süslü, cinnet sonucu eşi 36 yaşındaki Şemsiye Süslü ile yeğeni 16 yaşındaki Esengül Köse'ye tabancayla öldürdükten sonda intihar etti.
Olay, ilçenin Camicedit Mahallesi'ndeki 3 katlı bir binanın birinci katında meydana geldi. Kuruyemiş büfesini bir süre önce kapatan ve iş bulamayınca bunalımda olduğu belirtilen Selami Süslü, akşam saatlerinde cinnet geçirdi. Süslü, tabancayla önce eşi Şemsiye'yi ardından da eşinin yeğeni olan Merzifon Anadolu Lisesi 2'inci sınıf öğrencisi Esengül Köse'yi tabancayla ateş edip öldürdü. Selami Süslü, ardından tabancanın namlusunu başına dayayarak tetiği çekti.Silah sesleri üzerine eve gelenler, Şemsiye ve Selami Süslü çifti ile Esengül Köse'nin cesetleriyle karşılaştı.
Olay sırasında Süslü çiftinin 10 yaşındaki oğlu Okan'ın aynı binanın ikinci katında oturan babaannesinin evinde, 18 yaşındaki Hüseyin Süslü'nün ise dershanede olduğu belirtildi
EMNİYET KEMERİ HAYATINA MAL OLDU
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Çanakkale'nin Gelibolu İlçesi'nde, arkadaşının nişanından dönen müzik öğretmeni 30 yaşındaki Beyza Durul'un kullandığı otomobil, yağmurun kayganlaştırdığı yolda kontrolden çıktı, taklalar atarak otel bahçesine düştü. Ağır yaralanan Durul, kaldırıldığı hastanede öldü.
Kaza, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'ne (ÇOMÜ) bağlı Gelibolu Piri Reis Meslek Yüksek Okulu'nun Uygulamalı Hamzakoy Oteli yakınlarında dün saat 23.00 sıralarında meydana geldi. Gelibolu İlçesi'ndeki Gazi Süleyman Paşa İlköğretim Okulu'nda müzik öğretmenliği yapan Beyza Durul, bir restoranda düzenlenen, arkadaşının nişan törenine katıldı. Geç saatlere kadar eğlenen Beyza öğretmen, arkadaşlarıyla vedalaşıp evine gitmek üzere kendisine ait 17 RN 061 plakalı otomobille yola çıktı. Nişanda alkol aldığı öne sürülen Beyza öğretmenin kullandığı otomobil, yağmurun kayganlaştırdığı yolda kontrolden çıktı. Savrulan otomobil, yolun sağındaki kaldırıma çarpıp taklalar atarak Uygulamalı Hamzaköy Oteli'nin korkuluklarını aşıp bahçesine girdi. Kazayı gören otel görevlileri sağlık ve polis ekiplerine haber verdi.
EMNİYET KEMERİNİ TAKMAMIŞ
Olay yerine gelen sağlık görevlileri, emniyet temeri tamadığı belirtilen Durul'u ambulansla Gelibolu Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Hava yastığının açılmasına rağmen kemeri takılı olmadığı için otomobil içinde savrulan talihsiz öğretmen yapılan müdahalalere rağmen hayatını kaybetti.
Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Müzik Öğretmenliği Bölümü'nden 4 yıl önce mezun olan ve memleketi Gelibolu'da göreve başlayan genç öğretmenin keman çaldığı belirtildi. Öğrenci ve arkadaşları tarafından çok sevilen Beyza öğretmenin ölüm haberini alan yakınları hastaneye akın etti, gözyaşlarına boğuldu.
Durul'un cenazesinin, Gelibolu Büyük Camii'nde bugün ikindide kılınacak cenaze namazının ardından, ilçe kabristanında toprağa verileceği belirtildi.
Yaşamını yitiren talihsiz öğrenmenin alkollü olup olmadığının yapılacak kan testinin ardından anlaşılacağı bildirildi.
KESİK BACAĞIN SIRRI ÇÖZÜLDÜ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Fatih'te bir çöp konteynerında geçtiğimiz hafta bulunan kesik bacağın sırrı çözüldü. Diz altından kesilmiş erkek bacağın Nusret Şenkal isimli bir vatandaşa ait olduğu, Şenkal'ın hastanede ameliyatla kesilen bacağını "üşendiği" için mezarlığa gömmek yerine çöpe attığı ortaya çıktı. Şenkal hakkında "kamu sağlığını tehlikeye atmak" suçlamasıyla 3 ile 6 ay arasında hapis cezası istemiyle dava açıldı.
HURDACI BULMUŞTU
Fatih'te topladığı metal atıkları satarak geçimini sağlayan Levent Topçu, Kocamustafapaşa Lisesinin önünde bulunan çöp konteynırına baktığında büyük şok yaşadı. Rulo şeklinde sarılmış bir paket gören ve içerisinde metal olabileceğini düşünerek paketi açan Topçu kesik bir erkek bacağıyla karşılaştı. Topçu'nun ihbarı üzerine olay yerine polis ekipleri geldi. Olay yeri inceleme ekipleri tarafından incelenen konteynırdan poşet ve ameliyat örtüsüne sarılmış vaziyette, diz altından kesilmiş bir erkek bacağı çıkartıldı. Bacak Adli Tıp Kurumu'na gönderilirken polisin olayla ilgili soruşturması başlattı. Soruşturma sonunda bacağın 59 yaşındaki Nusret Şenkal'a ait olduğu tespit edildi.
GÖMMEYE ÜŞENDİM ÇÖPE ATTIM
Polisi alarma geçiren bacağın öyküsü şöyle:
Nusret Şenkal'ın şeker hastalığ nedeniyle kangren olan bacağı İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 2 Aralık'ta yapılan ameliyatla diz altından kesildi. Kesilen bacak 5 Aralık'ta "sarılı ve sterilize bir şekilde" Şenkal'a teslim edildi. Şenkal'a Fatih Mezarlık Müdürlüğü'yle temasa geçildiği, bacağını Fatih'teki mezarlığa gömebileceği de söylendi.
Ancak bacağı alan Şenkal, mezarlığa gömmek yerine Fatih Kocamustafapaşa Lisesi önününde bulunan çöp konteynırına attı. Atık kağıt ve demir toplayan Levent Topçu ise çöpü karıştırırken bacağı buldu ve polise ihbar etti. Alarma geçen polis cinayet şüphesiyle soruşturma başlattı. Birkaç gün süren araştırmanın sonunda kesik bacağın Şenkal'a ait olduğu ortaya çıktı. İfadesi alınan Şenkal, "Mezarlığa gidip gömmeye üşendim. O yüzden çöpe attım" dedi.
Başlatılan soruşturma sonucunda İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Şenkal hakkında Umumi Hıfzısıhha Kanunu'nun 282. maddesindeki "Kamu sağlığını tehliye atmak" suçundan 3 aydan 6 aya kadar hapis istemiyle dava açtı. Şenkal önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak.
ZİHİNSEL ENGELLİYE TECAVÜZE TAHLİYE
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Zonguldak'ta maden işçisi 37 yaşındaki Göksel S., zihinsel engelli 36 yaşındaki S.P.'ye tecavüz ettiği iddiasıyla tutuklu yargılandığı davada, mağdurun kendi isteğiyle ilişkiye girdiği kanaatine varılarak tahliye edildi. Sanık Göksel S.'nin eşi ve oğlu tahliye haberini birbirlerine sarılarak kutladı.
Türkiye Taşkömürü Kurumu maden ocağında çalışan evli ve 4 çocuk babası Göksel S., iddiaya göre geçen ağustos ayında evinden aldığı bidonlara su doldurmak için gittiği çeşmede S.P. ile tanıştı. Göksel S., otomobiline aldığı S.P.'ye burada tecavüz etti. Kısa süre sonra S.P., durumu ailesine anlattı. Ailenin şikayeti üzerine gözaltına alınan Göksel S., tutuklandı.
10 YIL HAPİS İSTENDİ
Hakkında, 'Cinsel taciz, mağdurun beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde cinsel saldırı' suçundan 10 yıl hapis cezası istemiyle dava açılan Göksel S., Zonguldak 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde ikinci kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada S.P., babası ve avukatlar da hazır bulundu.
Göksel S., olaydan bir süre önce yine aynı çeşmeye giderken S.P.'nin kendisine el salladığını, başka bir gün ise çeşmede karşılaştıklarını söyledi. Tecavüz suçlamasını kabul etmeyen Göksel S., "Zorla olmadı. Kendi isteğiyle otomobilin arka tarafında ilişkiye girdik. 4 aydır tutukluyum. Maden işçisiyim. İşten atılırsam hiçbir hak talep edemem. Kredi borçlarım var. Yuvam dağılacak. Ben suçsuzum, tahliyemi istiyorum" dedi.
Göksel S.'nin eşi 33 yaşındaki Filiz S. ve oğlu 15 yaşındaki Gökhan S. de duruşmada tanık olarak dinlendi. Gökhan S., çeşmeye birlikte su almaya giderken S.P.'nin babasına el salladığını, bu yüzden anne ve babasının kavga ettiklerini ileri sürdü.
TAHLİYE SEVİNCİ
Olayın, S.P.'nin kendi isteğiyle gerçekleştiği kanaatine varan mahkeme heyeti, suç vasfının ve mahiyetinin değişme ihtimali, delillerin büyük oranda toplanmış olması, tutuklamanın tedbir mahiyetinde olması ve tutukluluk süresini de göz önüne alarak sanık Göksel S.'nin tahliyesine karar verdi. Duruşma ertelenirken, Göksel S.'nin eşi Filiz ve oğlu Gökhan S., adliye çıkışında birbirlerine sarılarak büyük sevinç yaşadı.
SIRAYLA TECAVÜZE CEZA YAĞDI
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Samsun'da otostop yapan 33 yaşındaki evli kadını araçlarına alıp ormanlık alana götürerek sırayla tecavüz ettikleri iddiasıyla tutuklu yargılanan 4 sanığın 3'üne ayrı ayrı 27.5 yıl, olay tarihinde yaşı 18'den küçük olan diğer sanığa da 18 yıl 7 ay 10 gün hapis cezası verildi.
Samsun'da 2009 yılı Temmuz ayında meydana gelen olayda, evli K.Ö. ile erkek akrabası 16 yaşındaki S.U. merkeze bağlı Kestane Pınar Köyü'ne amcalarını ziyarete gitti. Daha sonra evlerine dönmek üzere yola çıkan K.Ö. ve akrabası genç, yol boyunca yürürken geçen araçları otostop yapmaya çalıştı. Bu sırada yoldan geçen bir otomobil önlerinde durdu. K.Ö. ve S.U. içinde 32 yaşındaki Hasan K. ve Yalçın K. ile 22 yaşındaki Tolga T. ve o tarihte 17 yaşında olan Ö.K.'nın bulunduğu otomobile bindi. Bir süre gittikten sonra otomobili durduran 4 kişi, iddiaya göre S.U.'yu döverek araçtan indirip, genç kadını ormanlık alana götürdü. Burada 4 kişi, K.Ö'ye sırayla tecavüz etti. Ardından da genç kadını şehir merkezinde bırakıp kaçtı.
K.Ö'nün şikayeti üzerine kısa sürede yakalanan 4 şüpheli çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı. Haklarında 'tecavüz, hürriyeti kısıtlama, tehdit ve darp' suçlarından Samsun 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne dava açıldı.
'KENDİ RIZASIYLA' DEDİLER
Bugün son kez hakim karşısına çıkan sanıklar Tolga T., Hasan K., Yalçın K. ve Ö.K. genç kadın ile para karşılığı cinsel ilişkiye girdiklerini iddia ederek tahliyelerini istedi. Sanıklardan Hasan K., genç kadın ile kendi rızasıyla ilişkiye girdiklerini öne sürerek, "Onun rızasıyla ilişkiye girdik. Hatta kendisi burada da söyledi. Cinsel ilişki sırasında o benim üzerime çıkmıştı. Böyle tecavüz mü olur" dedi. Sanıklardan Tolga T. ereksiyon olamadığı için K.Ö. ile cinsel ilişkiye girmediğini belirtip beraatini isterken, Ö.K., "Annem, babam beni tecavüz edeyim diye büyütüp yetiştirmedi. Bize iftira atıyor" diye konuştu. Yalçın K. ise, genç kadına cinsel ilişki karşılığında 50 TL verdiğini, ancak kadının bunu beğenmediğini belirterek, "Dilenciye para mı veriyorsun? Size göstereceğim diyerek gitti. Sonra da bu olay başımıza geldi" dedi.
CEZA YAĞDI
Duruşmaya gelmeyen ancak daha önceki duruşmalarda dinlenen kadın ise ifadesinde sanıkların hepsinin kendisine sırayla tecavüz ettiğini hatta hamile kaldığını belirterek şikayetçi oldu. Mahkeme, sanıklardan Tolga T., Yalçın K. ve Hasan K.'ya tecavüz, hürriyetten yoksun bırakma ve tehdit suçlarından 27'şer yıl 6'şar ay, olay tarihinde yaşı küçük olan Ö.K.'ya ise aynı suçlardan 18 yıl 7 ay 10 gün hapis cezası verdi.
KARDEŞTEN ABLALARINA FUHUŞ KURŞUNU
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Bursa'da, ablası 30 yaşındaki M.Y.'nin, diğer ablası 28 yaşındaki E.Y.'yi para karşılığı erkeklere pazarladığını öğrenen 25 yaşındaki Eyüp Y., dehşet saçtı. Müzikholde çalışan Eyüp Y., 2 ablasını da tabancayla vurup yaraladıktan sonra polise teslim oldu.
Geçen hafta, merkez Osmangazi İlçesi, Hocahasan Mahallesi'nde oturan ve akşam saatlerinde Altıparmak Caddesi'nde duran araçların sürücüleriyle pazarlık eden M.Y.'yi gören Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Bürosu polisleri, müşteri gibi davranarak fuhuş için pazarlık yaptı. Kız kardeşi 28 yaşındaki E.Y. için 340 liraya anlaşan M.Y., müşteri sandığı polisleri evine götürdü. Burada parayı verdikten sonra kimliğini açıklayan polisler, M.Y.'yi gözaltına aldı.
E.Y. polisteki ifadesinin ardından serbest bırakılırken, ablası M.Y.'yi 'fuhşa aracılık etmek ve kadın pazarlamak' suçundan çıkarıldığı mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Bursa kent merkezinde akrabalarının işlettiği müzikholde çalışan Eyüp Y., ayrı oturduğu ablalarının fuhuş suçundan yakalandığını gecikmeli olarak öğrenip öfkelendi. Eyüp Y., dün gece oturdukları Hocahasan Mahallesi'ndeki evlerine giderek ablalarına hesap sordu. İddiaya göre, büyük ablası M.Y.'nin "Sen bize ne karışıyorsun? Kendi işine bak" yanıtını alan Eyüp Y., belinden ruhsatsız tabancayı çıkardı. Eyüp Y., iki ablasını da bacaklarından birer kurşunla vurup yaraladı. Eyüp Y. ardından gidip polise teslim olurken, kanlar içinde yerde kalan M.Y. ve E.Y. komşularının çağırdığı ambulansla Bursa Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.
Tedavileri süren iki kız kardeşin, kardeşleri Eyüp Y.'den şikayetçi olmadıkları öğrenildi. Polisteki sorgulaması devam eden Eyüp Y., ardından Adliye'ye sevk edilecek.
ÖNCEKİ HABERLER
