Gazze ateş altında insanlık nerede

Tülin Türkoğlu tulindindar@hotmail.com

Mübarek ramazan ayı ne yazık ki Gazze'de ateşkes yapılmadan başladı. Tüm insanlık, yüreğinde merhamet taşıyan her insan ramazanda ateşkes ve insani yardım yapılacak mı yoksa yeni katliamlar mı yaşanacak Gazze'de? Diye düşünmeden edemiyor.

ABD Başkanı Biden, 6 haftalık acil ateşkes için çalıştıklarını ve Refah'a saldırının kırmızı çizgi olduğunu söylerken İsrail Başbakanı Netanyahu, Refah'ta operasyon yapma kararlılığını tekrarlıyor.

1.4 milyon Filistinlinin açlıkla boğuştuğu Refah'ta İsrail ordusunun hem de ramazan ayında katliamlara devam etmesi tüm dünya ve Müslüman âlemi için yeni bir büyük utanç kaynağı olacak. 

İsrail üzerindeki etkili tek ülke ABD. O nedenle gözler ister istemez Biden yönetimine çevriliyor. ABD’de Kasım ayında yapılacak seçimlerde "soykırıma desteğe son ver" temalı eylemler sıklıkla yapılıyor. Hatta ABD halkından toplanan vergilerin İsrail için kullanılması protestolara yol açıyor.

Biden, bir yandan ateşkes için çalıştığını, yardım ulaştırılması için geçici liman kurulacağını ve iki devletli çözümden yana olduğunu açıklıyor, diğer yandan İsrail'e verdiği askeri yardımdan hiç geri durmadığı gibi Netanyahu üzerinde katliamları durduracak bir baskı kurmuyor.

Netanyahu gaddar ve her şartta ayakta kalmanın yollarını bilen bir siyasetçi. ABD'nin İsrail'i Refah'a saldırmaktan vazgeçiremeyecek bir yerde olduğu fikrini kimse kabul etmiyor.

Biden'ın Gazze'deki 30 bini aşkın Filistinlinin öldürülmesine dair eleştiri getirerek Netanyahu'nun "İsrail'e artık faydadan çok zarar verdiğini" söylemesi asla samimi değil.

Biden, Refah'a İsrail saldırısını kırmızı çizgi olarak belirtiyor. "Bu bir kırmızı çizgidir ancak asla İsrail'i terk etmeyeceğim, İsrail'in savunması halen kritik önemde."
Bunun meali silah yardımıyla İsrail’in yanındayım demek.

Bu söylemler Netanyahu gibi kurt bir siyasetçiyi yolundan alıkoymaz.

Netanyahu, Biden'a verdiği cevapta;
"Eğer İsrail halkının çoğunluğuna karşı bir politika izlediğimi ve bunun İsrail'in çıkarlarına zarar verdiğini kastediyorsa yanılıyor demektir. Bu benim kendi politikam değil. Bu, İsraillilerin büyük çoğunluğunun desteklediği bir politika."
Açıkça Netanyahu Hamas'ı yok etmek ve sivilleri katletmeyi İsrail milli çıkarı olarak görüyor.

Netanyahu kendi siyasi menfaati ve iktidarda kalmak için katliamlara devam ediyor.

Fakat diğer İsrailli siyasetçiler neden Netanyahu’ya sessiz kalıyor, katliamları durdurmuyor?

Bu yaşananları sadece İsrail siyasi politikası ile açıklamak mümkün değil.

ABD, Londra, Kanada ve birçok batı ülkesinden katliamlara gelen tepkinin amacına ulaşmadığı, bu çatışmanın bitmesi için İsrail halkının ikna edilmesinin gerektiğini ve Netanyahu’nun politikasından İsrail halkının da mutlak sorumlu olduğun yüksek sesle haykırılması siyasi bir baskı oluşturabilir.

Refah'ta İsrail'in katliam yapması sadece İsrail'in değil ABD'nin de algısına ve çıkarlarına büyük ölçüde çok zarar verecek. Bunu engelleyemeyen Müslüman ülkelere de bu utanç miras kalacak.