BIST 9.916
DOLAR 32,52
EURO 34,94
ALTIN 2.433,26
HABER /  DÜNYA

AK PARTİLİ SOYLU’DAN OLASI SORUŞTURMA AÇIKLAMASI

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu; Oslo, çözüm sürecinde bölgede görev yapan valiler, Türk Silahlı Kuvvetler mensupları ve emn...

Abone ol

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu; Oslo, çözüm sürecinde bölgede görev yapan valiler, Türk Silahlı Kuvvetler mensupları ve emniyet mensupları hakkında soruşturma açıldığı taktirde hükümetin tavrının ne olacağına ilişkin konuştu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu bir sivil toplum kuruluşunun düzenlediği konferansa katılmak üzere Çorum’a geldi. Program öncesi AK Parti İl Başkanlığını ziyaret eden Soylu, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin "8 Mayıs itibariyle PKK Türkiye’den çekilmeye başladı. Bu konuda muhalefet, hükümetin anayasal suç işlediğini yönünde söylemlerde bulunuyor. Oslo görüşmelerinde MİT müsteşarı hakkında sayın Başbakan girişimde bulunmuştu. Bölgede emniyet mensupları, TSK mensupları ve valiler hakkında soruşturma açıldığında hükümetin tavrı ne olur?" yönündeki soruyu yanıtlayan Soylu, "Oslo süreciydi, bu söylediğiniz meseleler acaba valilerimize birşey olur mu?, TSK mensuplarımıza birşey olur mu? Ne diyelim yani ülke içinde mi kalsın. Terörist ülke içinde mi kalsın. Hangi yoldan giderse gitsin. Nereden giderse gitsin. Başbakanımızın söylemi nettir. Silahlarını bırakacak ve Türkiye’den çıkacaklar" dedi.
Türkiye’nin uzun zamandır şehit haberi ile sarsılmadığını dile getiren Soylu, Türkiye’de büyükşehirlere zorunlu olarak göç eden insanların memleketlerine köylerine dönmek için müracaat ettiğini söyledi. Türkiye’nin bütün dünyanın, Avrupa’nın ve komşusu bütün ülkelerin bir temel meselesini daha çözdüğü için takdirle karşılandığını dile getiren Soylu, Türkiye’nin kendi insanının iç huzuru ile karşı karşıya olduğunu belirtti.
Türkiye’de bambaşka şeyler konuşulduğunu ve tüm bunlar konuşulurken acaba ’nereden bir çapan oğlu yakalarız da acaba bir engel oluruz’ diyen muhalefet anlayışıyla Türkiye karşı karşıya olduğunu ve anlayışı çok yanlış gördüğünü bulduğunu açıklayan Soylu, "AK Parti sürecin başından itibaren tüm partilere çağrıda bulunmaktadır. Gelin bunu birlikte yapalım, gelin bunu destekleyelim. Bakın akil insanlar Türkiye’nin neresine giderse gitsin kurduğu bütün diyaloglar destansı şekilde memleketin her tarafına yayılmaktadır. Ya şehit ailesi ile birlikte kurduğu diyalog ya yarın çocuğunu askere gönderecek bir anne baba ile kurduğu diyaloğa ’Artık bu kanı durdurun bu ülkede huzuru, demokrasiyi getirmek için yollara çıktınız size teşekkür ediyoruz’ diyen insanların teşekkürü. Bir gerçek Türkiye tablosu var birde sanal Türkiye oluşturmaya çalışanlar var. Onlar için Türkiye geçtiğimiz tüm yollarda bölünüyordu. Geçtiğimiz tüm yıllarda satılıyordu zaten. Onların elinde temel bir metod yöntem vardır. İlk önce terörle suçlarlar tutmadı. Hemen diktatörlükle suçlarlar tutmadı. Ondan sonrada vatana ihanetle suçlarlar. Bu argümanlar onlar için hiçbir zaman on yıllardır eskimemiştir ama milletimiz için eskimiştir. Ortaya koyduğu tüm sözler eskimiştir" ifadelerini kullandı.
Havalimanı ve Sinop’taki yatırımların toplam tutarının özel sektör tarafından 2002 yılına tarihine kadar ülkeye yapılan yatırımlara denk geldiğine dikkat çeken Soylu, "Endişeli bir ülkeye Türkiye’de ve dünyada işadamları niye para yatırsınlar. Niye Türkiye’de bugüne kadar hayal edemeyecekleri yatırımlara gelip girsinler. Dünyadakiler gelip görüyorlar bizim muhalefeti mi görmüyor. Onun için bu söylediğiniz meseleler Oslo süreciydi, bu söylediğiniz meseleler acaba valilerimize birşey olur mu?, TSK mensuplarımıza birşey olur mu? Ne diyelim yani ülke içindemi kalsın. Terörist ülke içindemi kalsın. Hangi yoldan giderse gitsin. Nerden giderse gitsin. Başbakanımızın söylemi nettir. Silahlarını bırakacak ve Türkiye’den çıkacaklar. Yapılan anketlerde Kürt kökenli kardeşlerimizin sürece desteği yüzde 90’larda. Bir çok yere gittim insanların gözleri ışıldıyor. Bunlarla ne konuşuldu da bu süreç oldu diye el altından yayılıyor. Acaba ne verdikte bunlar çıkıyor deniliyor. Bunun cevabı çok açık ve nettir. Eğer bir ülkede Kürt kökenli vatandaşlarımız üzerinden bizim Kürt kardeşlerimiz üzerinden bir süreç yaratmak isteyen, bir örgütün çıkması ve bu sürecin çözülmesine yönelik desteği o bölgedeki insanlar yüzde 90’lara çıkarmışlarsa bu bitsin istiyorlar. Bu işin baskıyla yürümeyeceği görülmüş ve Türkiye’de bu işin demokrasi ile siyasetle olabileceği konusunda bir fikir oluşmuştur. Bu kadar basit. Bu destek önemli bir destektir. Bu destek o bölgedeki insanların artık ’biz terörle yaşamak istemiyoruzun açığa vurulmuş halidir’ Diğer meselelerin her birisi siyasi ve politik argümanlardır. Bunların toplum nezdinde herhangi bir karşılığı da söz konusu değildir. Türkiye Cumhuriyeti devleti bir hukuk devletidir. Her şey hukuk içerisinde gerçekleşmektedir. Örgüt mensupları dışarı çıkıyor diye endişe duymalarına hiç gerek yoktur" ifadelerini kullandı.
(İHA)