BIST 10.740
DOLAR 32,20
EURO 35,00
ALTIN 2.500,31
HABER /  GÜNCEL

AB'nin 'ama'larından çok çektik

Erdoğan, AB ülkelerinin Güneydoğu hassasiyetine bir soru ile cevap verdi "Ben tutuklandığımda nerdeydiniz"

Abone ol

İktisadi Kalkınma Vakfı'nın (IKV) 40. Olağan Genel Kurul Toplantısı, İstanbul Ticaret Odası'nda (İTO) gerçekleştirildi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı toplantıya, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, İTO Başkanı Mehmet Yıldırım, IKV Başkanı Davut Ökütçe, TİM Başkanı Oğuz Satıcı, İSO Başkanı Tanıl Küçük ve işadamları katıldı. Kurul toplantısında bir konuşma yapan Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye-AB ilişkilerinin, tüm üyelik sürecinde 40 yılı aştığını söyledi. Bu sürecin sakin bir süreç olmadığını, inişler çıkışlar olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, "Kopenhag sürecinin ardından Türkiye daha çok tartışılmaya başlanmıştır. Türkiye'nin AB'ye güç katacağını savunanlar çoğunluktadır. Sorun vize sorunu, hepimizin sorunudur. AB'ye üyelik sırasında dış ülkelerle ilişkilerimiz de irdelenmiştir. Kıbrıs ve Ege anlaşmazlığı olumsuzluk yaratacaktır. AB sürecinde kamuoyunu geliştirme tekniklerini doğru buluyoruz. Türkiye'nin üyeliğine ilişkin tartışmalar önümüzdeki günlerde daha da artacaktır. Özel sektör olarak hükümete sağladığımız desteği sürdüreceğiz" dedi. Rifat Hisarcıklıoğlu'nun konuşmasının ardından kürsüye gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye meselelerine, ülkenin önceliklerine sahip çıkan, sosyal dokuyu koruyan ve ekonominin makro dengelerini gözeten bir hükümet olduğunu belirtti. Yarınların bugünlerden daha güzel olacağına inandıklarını kaydeden Erdoğan, "Çünkü bugün dünden daha iyi. Bunu Anadolu'nun her yerinde açıkça görmekteyim. Sosyal dokuyu bir tarafa koymamız mümkün değil. Biz devlet-millet kaynaşmasını hep birlikte yapacağız. Bu ülkede eğer ekonomi zaafa uğrarsa, ilk darbeyi yiyen sizler olacaksınız. Ama ayağa kalkacak olan varsa, bu yine siz olacaksınız. Asla sermaye düşmanlığına, sermayenin karşısına dikilmeye bu hükümet müsaade etmez. Bunun edebiyatını çok yaptık" diye konuştu. "7 AYDA 28 ÜLKE DOLAŞTIK, TÜRKİYE'NİN YENİ İMAJINI ANLATMAYA ÇALIŞTIK" Konuşmasında muhalefet partisi CHP'yi de eleştiren Erdoğan, "Dün gece 03.00'e kadar televizyon izledim. Bakayım meclisteki arkadaşlarım işi takip ediyor mu diye. Niye? Çünkü, düşünün muhalefet partisi orman ile ilgili konuda oylamaya katılmıyor. Bu, ülkedeki demokrasiye ve milletin vermiş olduğu vekalete saygısızlıktır. Girsin içeri, yine 'hayır' desin. Bu ne demek biliyor musunuz? Bu ülkede kendi milletvekilinin kendi iradesine saygı duymamak demek. Bu ülkede demokrasiye ve milletin vermiş olduğu vekalete saygısızlık demektir. Girsin içeri, yine 'hayır' desin. Oylamaya gitmek isteyenlere bile oy kullandırılmadı. Buna rağmen milli irade tecelli etti ve '2b' denilen olay dün meclisten geçti" dedi. Gezdiği tüm ülkelerde Türkiye'nin yeni imajını tanıtmaya çalıştığını da sözlerine ekleyen Başbakan Erdoğan, "Ülkemi süratle dolaşıyorum. Gerek TOBB Başkanı olsun, gerek IKV Başkanı olsun, bütün arkadaşlarımızla yurtiçi ve yurtdışı seyahatlerde birlikteyiz. 7 aylık sürede 28 ülke dolaştık. 60 civarında Devlet Başkanı, Başbakan ve ilgili bakanlarla görüştük. Tüm bunlarla Türkiye'yi, Türkiye'nin yeni imajını anlatmaya gayret ettik" diye konuştu. "BİZ AB'YE ÜYE OLAN ÜLKELERDEN GERİ DEĞİLİZ" 2004 Şubat ayında 4. İktisat Kongresi'nin İzmir'de toplanacağını kaydeden Erdoğan, bu çalışmaları yaparken Türkiye'yi yeni süreçte nereden nereye taşıyacaklarını tartıştıklarını belirterek, "15 Mart'tan bugüne sadece 50 kez sivil toplum örgütüyle oturduk, konuştuk. Bugün yapılacak olan genel kurulun dışında 7 uyum paketini çıkardık. Temin ederiz ki, bu final olur. Aksi takdirde 8. Uyum Paketi'ni de getireceğiz" diyerek, AB sürecini hızlandırmak istediklerinin altını çizdi. Erdoğan, "Türkiye'yi anlatırken göğsümü gere gere şunu söylüyorum; 'Biz AB'ye üye olan ülkelerden geri değiliz. Bir çoğundan bu konuda öndeyiz ve oraya layığız. AB'ye üyelik konusunda bize haksızlık da yapılmıyor değil. Şu anda ilk 15 ve ondan sonra aldığınız 10 ülke bu uyum ve uygulamayı tamamlamış mı? Bakıyoruz ki hayır. Yani en basitinden bir konu var ki, AB'ye kabul edilmiş olan bir ülkenin kendi içinde bölgesel huzursuzluklarının olmaması lazım. Ama gel gör ki Kıbrıs kabul edildi. Kıbrıs kendi içinde sıkıntılarını gidermiş mi?'" dedi. Başbakan Erdoğan, DEP eski Milletvekili Leyla Zana'nın tekrar yargılanması gerektiğini kaydederek, "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum dönemde, aynı bölgede bir şiir okudum. Bu şiirden dolayı mahkum oldum. Ama hiçbiriniz gelip beni arayıp sormadı. Benden 2 yıl sonra müracaat eden bir mahkum hakkında kıyamet koparıyorsunuz. onunkinin neticesi geldi, benimkinin hala neticesi gelmedi" dedi. Toplantının ardından Rifat Hisarcıklıoğlu ve Mehmet Yıldırım ile birlikte öğle yemeği yiyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, daha sonra İTO'dan ayrıldı.