BIST 10.644
DOLAR 32,22
EURO 35,04
ALTIN 2.503,92
HABER /  GÜNCEL

AB kendisini inkar edecek mi?

Bakan Gül, "Türkiye müzakerelere başlamalıdır" derken aksinin AB'nin kendini inkarı olacağını söyledi.

Abone ol

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, ''Kopenhag Siyasi Kriterleri'nin karşılanmadığını söylemenin Türkiye'ye karşı büyük bir haksızlık olacağını'' belirterek, ''Bugün Türkiye, yapılacakların hepsini yapmıştır, Kopenhag Siyasi Kriterleri'ni gerçekleştirmiştir, müzakerelere başlamaya hazırdır'' dedi. Bakan Gül, Boğaziçi Yöneticiler Vakfı tarafından Dedeman Oteli'nde düzenlenen ''Türk Dış Politikasında Yeni Ufuklar'' konulu panele katıldı. Toplantının açılışında konuşan Gül, bu yıl aralık ayında Hollanda'nın dönem başkanlığında Brüksel'de toplanacak olan Avrupa Birliği (AB) liderlerinin, Türkiye'nin Kopenhag Siyasi Kriterleri'ni karşılayıp karşılamadığına dair bir karara varacaklarını söyledi. AB liderlerinin Türkiye ile AB arasında tam üyelik müzakerelerinin başlatılması konusunu da karara bağlayacaklarına işaret eden Gül, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Türk halkının en ileri demokratik standartlara sahip olması gerektiği hedefinden hareketle attığımız dev adımlar ve devrim niteliğindeki reformlar, siyasi kriterleri uzaktaki bir noktadan avucumuzun içine getirmiştir. Kitaplar dolusu yapılacaklar listesi, yapılmışların çetelesine dönüşmüştür. Bugün Kopenhag Siyasi Kriterleri'ni karşılamadığımızı söylemek, Türkiye'ye karşı büyük bir haksızlık olacaktır.'' Son anayasa değişikliğinden sonra geçen hafta Brüksel'de yapılan toplantılarda ''Türkiye'nin kritik eşiği geçtiğinin'' ifade edildiğini anlatan Başbakan Yardımcısı Gül, Türkiye'nin hala yapması gereken çok şey olduğunu bildiklerini anlattı. Gül, hükümetin kararlı bir şekilde çalışarak yapması gerekenleri yaptığını belirterek, ''Bugün Türkiye, yapılacakların hepsini yapmıştır, Kopenhag Siyasi Kriterleri'ni gerçekleştirmiştir, müzakerelere başlamaya hazırdır'' dedi. ''AB ÜLKELERİ, YAPILANLARI TAKDİR ETMEK ZORUNDADIR'' Abdullah Gül, rehavete kapılmamak gerektiğini de ifade ederek, şunları kaydetti: ''Şimdi AB ülkeleri, bu yapılanları takdir etmek zorundadır. Hurafelerin ve Ortaçağ argümanlarının ötesine gidildiğinde yapılacak seçim gayet açıktır. Türkiye'yi almak değil, sudan sebeplerle Türkiye'yi almamak AB fikriyatının iflası olacaktır. Bu fikriyat kaybolduğunda, geriye sadece ruhsuz bir bürokratik mekanizma kalacaktır.'' AB'nin böyle bir davranış içerisine gireceğine ihtimal vermediklerini de söyleyen Gül, Türkiye'nin üyesi olduğu bir AB'nin, gelişen barış ülküsünün ve medeniyetler arası uyumun beşiği haline geleceğini belirtti. Gül, Avrupa'da Türkiye'ye karşı dar görüşlü karşıt güçlerin lokalize olduğunu, ne zaman Türkiye'ye karşı haksız bir görüş ortaya çıksa karşılığının da yine Avrupa'nın içinden verildiğini dile getirdi. Türkiye karşıtı eski argümanları ortaya sunanların etkisini kaybettiğine de dikkati çeken Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Gül, AB'ye üyelik müzakereleri önümüzdeki yıl başlasa bile bunun uzun yıllar alacağını, bu süre içinde ülke yönetimi ve halkın eğitimi gibi pek çok alanda da önemli gelişmelerin olacağını bildirdi.