BIST 10.083
DOLAR 32,25
EURO 34,85
ALTIN 2.431,45
HABER /  GÜNCEL

15 yıldır hayata geçirilemeyen proje

Türkiye'de tek elden güvenilir kan toplayıp bunları işleyecek Kan Ürünleri Üretim Tesisinin Kurulması 1990'lı yıllardan beri gündemde.

Abone ol

Avusturya hükümetiyle bu konuda bir de protokol yapıldı ama aradan geçen 15 yıla rağmen hala bir adım ileri gidilemedi.

Bu projenin akibetini, yıllardır gerçekleşememesinin nedenini, tesisin ne zaman kurulacağını sagliginsesi.com sordu, Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Uzm. Dr. Bekir Keskinkılıç yanıtladı:

sagliginsesi.com :1990’ lı yıllarda hükümetin Avusturya hükümeti ile Türkiye’ de Kan Ürünleri Üretim Tesisi kurulması konusunda bir işbirliği anlaşması imzalanmıştı ama bu tesisten bir ışık yok. Projenin akıbeti ne, tesisten vaaz mı geçildi?
Uzm. Dr. Bekir Keskinkılıç : Belirttiğiniz gibi 1990’lı yıllarda Avusturya hükümetiyle yapılmış böyle bir işbirliği anlaşması var. O proje tamamlandı ama devam edip etmeyeceği konusu henüz Bakan’da bekliyor. Tamamıyla yerli kaynaklar ya da yurt dışı işbirliği ile kamu maliyetine yük getirmeden bu projeyi yapmak isteyenler var.

Tabii bunlar daha ayrıntılı değerlendirilecek ve ne kadar ciddi oldukları görülecek. Ben bu noktada tünelin ucundaki ışık görünüyor diye düşünüyorum. Gerekirse özel sektörün bu işi üstlenmesinin yolu açılabilir, onlara destek verilebilir.

sagliginsesi.com : Bu projenin ortalama maliyeti ne kadar.
Uzm. Dr. Bekir Keskinkılıç : 40-100 milyon dolar arasında değişiyor. Kapasite ve kullanılacak teknoloji tabi ki maliyeti etkileyecek.

sagliginsesi.com : Tesisin Türkiye’ye sağlayacağı yararlardan bahseder misiniz?
Uzm. Dr. Bekir Keskinkılıç : Tesisi kurarsak kendi topladığımız plazmayı orada işleyip saklama şansımız var. 2 yıl kadar saklayabiliriz. Yılda 80-100 milyon Euro’luk ithalatımız var. Türkiye’ de tesislerin kurulması ile bu rakamı sıfıra indiremeyiz. Sonuçta DNA teknolojisi ile üretilen ürünler Türkiye’ ye girmeye devam edecek. Hatta plazma kaynaklı faktörlerde girecek. Serbest pazar ekonomisi dahilinde Türk plazması ile üretilen, yurt dışından gelenle yarışacak ve tercih edilen kullanılacak.
Türk plazması güvenlik açısından daha avantajlı olacak.
O nedenle yurt dışında kapasitesini, tam olarak kullanmayan girişimcilerle görüşüyoruz. Onların teklifleri var. Dışarıda ürettirip Türk etiketi ile alma şansımız var. Onu da düşünüyoruz.

sagliginsesi.com : Yani hala düşünme aşamasındasınız? 15 yıldır düşünülüyor, hiç mi hareketlenme yok.
Uzm. Dr. Bekir Keskinkılıç : Olmaz olur mu, var tabii. Ama burada asıl konu hammadde. Yani hammaddenin sağlıklı toplanması gerekir. Kanı aldıktan sonra birkaç saat içinde bileşenlerine ayırıp gerekli işlemi yaparak soğuk dolaba koymalısınız. Aksi takdirde zaman içinde üretilecek faktörün etkinliği azalır. Bu da organizasyon gerektiriyor. Yani Bölge Kan Merkezlerinin oluşturulması lazım öncelikle.

sagliginsesi.com : Kısaca daha çok uzun yıllar beklemek gerekir demek mi diyorsunuz?
Uzm. Dr. Bekir Keskinkılıç : Bugün tamam desek 4-5 yılda ancak fabrika kurulur. Kanunla birlikte kan merkezlerinin yapısını değiştirmekle öngördüğümüz süre ise bir buçuk yıldır.

sagliginsesi.com : Bölge Kan Merkezleri kurulacak dediniz. Herhalde bunu Kızılay yapacak. Hekimler geçmişten ötürü Kızılay’a güvenmiyor, alt yapı eksikliğinden bahsediliyor, bu konuda ne diyeceksiniz?
Uzm. Dr. Bekir Keskinkılıç : Yaz başında bu konuda Kızılay’la protokol imzaladık. Kızılay Bölge Kan Merkezlerini kurmak konusunda istekli. Temmuz 2007’e kadar 6 tane bölge kan merkezini kuracağını söyledi. Bunların AB standartlarında olacağını ve kaliteli plazma toplama hedefinde olacaklarını da belirtiler. 250 bin kapasiteli bir fabrika için en az bir buçuk milyon ünite kan toplanmalıdır.

Ülke ihtiyacı tahmini rakamlara göre 3- 3,5 milyon ünitedir. Bu kadar miktarda kan toplama ancak büyük bir organizasyonla yapılır. Kızılay’ın geçmişte hataları oldu ama gönlümüzde yatan kuruluş. Alt yapı, kadro konusuna da gerekirse Kızılay’a bu dönemde kadro desteği sağlayabiliriz.