BIST 9.891
DOLAR 32,57
EURO 34,99
ALTIN 2.460,00

Kültür Bakanlığı Personel Alımından, Doğal Yumurtacılığa…

Kültür, turizm ve organik üretim ülkemizde gittikçe önem kazanmaktadır.

Kültür ve Turizm Bakanlığı -başvurular 28 Temmuz’da bitti-, taşra teşkilatında çalıştırmak, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/B maddesine göre, 06.06.1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Esaslar ile ek ve değişiklikler çerçevesinde istihdam edilmek üzere; Kütüphaneci (200), Arkeolog (100), Müze Araştırmacısı (100) pozisyonlarında KPSS (B) grubu KPSS P3 puan sıralaması esas alınmak suretiyle yapılacak sözlü sınav ile toplam (400) adet “sözleşmeli personel” alımı yapacağını ilan etmiş. Liste şöyle;

Kütüphaneci (200)

Arkeolog (100)

Müze  Araştırmacısı (100)

Sanat Tarihçisi (72)

Hititolog (6)

Antropolog (2)

Sümerolog (3)

Etnolog (8) 

Tarih (6) 

Filolog (Arap Dili ve Edebiyatı) (3)

Kültür ve turizmde gün geçtikçe güçlenen ülkemizde, artık lisans/yüksek lisans/doktora mezunlarının artması ile bu görevlere daha bilinçli elemanlar bulunabilecektir. Yukarda belirtilen görevler önemli ve ayrıntı isteyen görevlerdir. Son yıllarda  açılan kütüphane ve müze sayısı da artış göstermiştir. Özellikle sayısı artan üniversitelerimizde kütüphanelere çok önem verilmektedir. Kütüphaneler; öğrencilerin –özellikle- vize/ final haftalarında evidir, her şeyi danışabileceği, aradığını bulacağı, arkadaşlarıyla paylaşabilececeği  bir yerdir. Kısaca, bir bilendir.

Ancak, bu listede  “müzikolog” ve “araştırmacı/derlemeci”lerinde olmasını beklerdik. Çünkü; geniş/zengin  halk kültürü ile dolu ülkemizde, bu ürünlerin/değerlerin derlenip arşivlenmesi ve kullanıma açılması gerekmektedir. 2002’den itibaren Kültür Bakanlığı derleme işlerini tamamen bırakmış, ilgili birimler/genel müdürlükler kaldırılmıştır. (Halk Kültürü Araştırma Genel Müdürlüğü) Oysa bu birimler, kurulmakta olan Konservatuarlar ve Devlet Halk Müziği Koroları işbirliğinde yöresel çalışmalarda/derlemelerde tavan yaptırabilirdi.

Devlet korolarında isim olarak yer alan ama, bir türlü “gerçek kişilerini” bulamadığı bir kadro da “müzikolog” kadrosudur. Koro müdürlerinin açığı kapatmaya çalıştığı –ama olmayan- bu kadro kapatılmamalı, Konservatuarlar “Müzikoloji Bölümü”  mezunlarına istihdam imkanı verilmelidir.

 

ORGANİK DOĞAL TAVUK ÇİFTLİĞİ PROJESİ…

Geçen gün TV’de organik gezen tavuklar projesini izledim. Şehirden uzaklaşmak ve para kazanmak  isteyenler için mükemmel bir proje.  Geniş bir otlak arazi ve gezen/salma tavukçuluk ve organik yumurta...

Bunun için önce arazinin suyu ve elektriği olmalıymış. Bazı girişimciler güneş enerjisi ve rüzgar panelleriyle, bu sorunu da çözmüş.

Neler gerekli; Kümes,Gezinme Alanı,Kum Havuzu,Kireç Deposu,Talaş Deposu,Su Deposu,Yem Deposu-Silosu,Gübre Deposu,Görevli,Kireç Havuzu-Giriş,Ambalajlama-Gerekirse Kuluçkahane

Firma anahtar teslimi çalışıyor ve sürekli verdiği tavukları takip ediyor, ekipmanları veriyor. Her şey organik tarıma, alınan kanunlara ve tüzüklere uygun yapılıyor.

Firmalar girişimcileri uyarıyor ve bilgi veriyor;

Her kimden ne tavuk alırsanız alın mutlaka aşı kartlarını görün de alın.  Parçacı, aracı dediğimiz kişilerin kümeslerini imkanınız var ise bahsettikleri gibi kümesleri gidip görün, aşı kartlarını isteyin. Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı’nın izinlerini mutlaka görün, kümes numaralarını isteyin, vermiş oldukları kümes numarasını Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına sorgulatın. Faturanızı mutlaka alın. Tavuk işi ciddi iştir, hiçbir hatayı affetmez bir tavuğa yapılmayan aşı tüm kümesi etkiler ve ciddi maddi kayıpları yaşarsınız. Ben bu işi yapacağım diyenler, tavuklarını kesinlikle görmeden almayın ve aldığınız firma veya kişilerin tüm evraklarına tek tek bakın. Hayvanları gününde ve gramajında almanız çok önemlidir. Size 3 aylık hayvanı yumurtlamaya hazır diye satabilirler, bu durumda hak talep edebileceğiniz tüm evraklarınızı alın. Orijinal ırk aldığınıza dikkat edin. Horoz-Tavuk ayrımına dikkat edin. Sonuçta bu iş için ciddi sermayeler harcayacaksınız.”

Bakılmasında/incelenmesinde  yarar var….

GÜNÜN TURİZM HABERİ…

“Yaklaşık 1 kilometrelik sahili ve tertemiz suyu ile mavi bayrak hakkını kazanmış olan Urla/Kum Denizi plajı, Karantina Adası manzarasında ziyaretçilerine serin bir plaj keyfi sunmaya başladı. İçinde birçok aktiviteyi barındıran modern bir plaj olarak yeniden düzenlenen Urla Kum Denizi İzmirlileri serinlemeye davet ediyor. İşletmesini Urit’in üstlendiği Kum Denizi Plajında su oyunları, yürüyüş ve çocuk oyun alanları, bisiklet yolları, duş-soyunma odaları, tuvaletler, kafeteryalar ve yeşil alanlar bulunuyor. Engelli vatandaşlar için özel olarak düzenlenmiş olan plajda yaşlı ve engelli tüm vatandaşların suya daha rahat girebilmesi için denize kadar uzanan rampalar yer alıyor. Şehrin stresinden kurtulmak, sakin, huzurlu doğası ve tertemiz suyuyla güneşlenmenin, denize girerek serinlemenin keyfini Urla Kum Denizinde yaşayabilirsiniz.” (Basından)