BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53

Güzel Sanatlar Alanı Sempozyumlarında, bir adım ileri gidemiyoruz?!..(1)

Sempozyumlar; teşvik almanın yerleri değil, özgün, bilim/sanat çalışmalarının yeri olmalıdır.

GÜNCEL/Rektör seçimleri:

Rektör seçimleri -daha önce yazdığımız gibi- KHK ile kalktı ve yeni döneme girildi. Bu hafta sonuna kadar YÖK’e başvurular yapılacak. Uygulamada yapılacakları YÖK Başkanı Prof.Dr.Sn.M.Yekta Saraç şöyle açıklamış:

“YÖK üyelerimiz, üniversitenin bütün bileşenlerinin görüşlerini alacaklar, öğretim üyeleri yanı sıra araştırma görevlisi ve öğrenciler ile de temasta bulunacaklar, ilin valisi, sanayi ve ticaret odası başkanları, kalkınma ajansı temsilcileri ile de görüşülecek ve en nihayet bu ziyaretler, görüşmeler ve değerlendirmeler bir rapor haline dönüşecek. Bu ziyaretlerde her fakülte ve yüksekokulun farklı bölümlerinden kıdemli bir grup öğretim üyesiyle, başarılı son sınıf öğrencileri ile görüşülecek, fakat bu ziyarette rektör adayları ile görüşülmeyecek. En nihayet o üniversite için bir rektör profili ortaya çıkacak. Bu profile göre başvuru yapan adaylar arasında bir seçim yapacağız. İhtiyaca uygun rektör profili belirlemek istiyoruz. Bu süreç buna yönelik, yoksa rektör adaylarıyla ilgili yerinde bir araştırma değil, üniversitenin tanınması ve üniversitenin gerçek anlamda nasıl bir rektöre ihtiyaç duyduğunun bütün bileşenlerinden sorgulanması ve görüş alınması amacımız. 2 yılın sonunda rektörümüz gelsin, üniversitesinde başta koymuş olduğu hedeflerin ne kadarına ulaştı, bölgesine ne katkı sağladı, bilimsel açıdan üniversiteyi ne derece yükseltti, bunlarla ilgili bize bilgi versin ve rapor sunsun. YÖK de durumu değerlendirip Cumhurbaşkanlığı makamına rektörün performansına dair bir rapor arz etsin, istiyoruz.” (Basından)

Bu arada Üniversiteler Devler Konservatuarları’nın, Sanatçı Öğretim Elemanları, Haziran 2016 teşvikleri, son imza olan Başbakanlık’ta 02 Aralık’ta imzalandı. Ve ödemeler, 15 Aralık’ı bulacak, gecikme  yine 6 ay.

SEMPOZYUMLAR…

Sempozyum v.b. faaliyetler; akademisyenlerin çalışmalarını sergiledikleri yerlerdir. Şimdi bu çalışmalara, akademik teşvik’te veriliyor, o zaman daha dikkatli olunmalı…2016’da, hala  aynı yanlışları yapmakta üstümüze yok… () Bir kişinin birden fazla bildirisine (ortakta olabilir) yer veriyor, 4-5 imzalı ortak bildirileri kabul ediyoruz. Müzik terminolojisinde aynı dili konuşamıyoruz. Yazsanız da, çizseniz de yararı yok!...Kişiler bildiğini okuyor ve bazı kurumlarca/kurullarca kabul görüyorsa,  aynı anlayışta/çıtada olamadığımız gerçeği ortaya çıkıyor.

Örnekler;

1/ “Sempozyum bilim/sanat kurulları yüzlerce isimden oluşuyor ki yanlıştır.” Sadece sanat alanı değil, eğitim alanı v.b. misafir ağırlamaya dönüşmüştür. “Sen beni yaz, ben seni yazayım, gezeriz” anlayışı!…

Her yıl düzenlemekte olduğum İstanbul Türk Müziği Günleri Sempozyumları’nda  belirli sayıda isime yer verilmektedir.

2/ “Sempozyum bilim/sanat kurulları genellikle aynı kişilerden oluşuyor.”

Oysa, bir kişinin her alanda bilgi sahibi olması bilimselliğe aykırıdır.  İstanbul Türk Müziği Günleri Sempozyumları’nda, konuya göre, isim değişikliğine gidilmektedir.

3/ “Sempozyum bilim/sanat kurulları çeşitlendirilemiyor.”

Genellikle; “Dekan, Müdür, Bölüm Başk., ABD/ASD Başkanı kurula konuyor.” Oysa, -konuya göre- sanat kurumlarımızda çok çalışkan akademisyenler var, ama değerlendirilemiyor. Bunda  önemli sebep, idari görevdeki  Prof.'ların, ilerde "jürilerde yer alabilecek olma" korkusu!... .  İstanbul Türk Müziği Günleri Sempozyumları’nda  böyle bir anlayışa yer verilmemekte, alandaki üretimler dikkate alınmaktadır.

4/ “Sempozyum bilim/sanat kurullarına,  özet bildiriler gönderilmiyor, kuruldaki küçük bir gurup değerlendirme yapıyor.”  Zaten 50-60 kişi varsa nasıl sonuç alabilirsiniz ki!...

İstanbul Türk Müziği Günleri Sempozyumları’nda, her kurul üyesine özet bildiriler gönderilmekte ve çoğunlukça kabul  gören bildiriler davet edilmektedir.

5/ “Bildiri başlıkları; Türkçe imla kurallarına göre yazılmamakta, noktalama işaretleri hiç kulanılmamaktadır.”

Başlık çok önemlidir. Başlıkla içerik uyumlu olmalıdır. İstanbul Türk Müziği Günleri Sempozyumları Bildiri Kitapları hazırlayanı ve editörü olarak en çok sıkıntı çektiğimiz konudur.

6/ Bildirilerde; YÖK ve Sanat Kurumları’nın  “Çalgı, Çalgı Bölümü,Çalgı Yapım v.b.” kullanımı yaptığı halde hala “enstrüman” kelimesinin kullanılması yanlıştır, etik değildir. İstanbul Türk Müziği Günleri Sempozyumları Bildirilerin kabulden sonra, bildiri sahibinden düzeltme istenmektedir.

7/ “Sempozyumlara sunulan bildiri başlıkları çok önemlidir ve içerik hakkında dinleyiciye bilgi vermelidir.” Bir sonraki yazımda  örneklerini vereceğim bir çok bildiri adı, içerik hakkında bilgi vermemekte ve uygulamada kullanılmayan “kelime ve cümleler” bulunmaktadır.

8/ “Bir kısım bildirilerde; bilinen, sanki ilk defa yapılıyormuş gibi sunulmaktadır.” Bu, bildiri sahiplerinin hazırlayacakları konu hakkında, yeterli araştırma yapmadıklarının, kaynak taramasına gitmediklerinin de bir göstergesidir.

9/“Kurumda/Birimde olmayan alanlarda, sempozyum düzenlenmektedir.”Eğer birimde o alan yoksa, o sanat alanında konu başlığı açmanın yararı olmayacaktır. Ayrıca, bu diğer kurumların hakkına yeltenmektir.

Konumuza; Bursa-Uludağ Ün., Muğla Ün., KTÜ’de son yapılan sanat/müziksempozyumlarına sunulan bildiri başlıkları örnekleriyle devam edeceğiz…

*a) “Araştırmacı: Bilimsel araştırma projesinin yürütülebilmesi için proje yürütücüsü tarafından proje ekibinde yer verilen; öğretim elemanları, proje konusu ile ilgili lisans ve lisansüstü öğrenim görmekte olan öğrencileri ve eğitimlerini tamamlamış uzmanlığı nedeniyle projede görev verilen kişileri,

b) Bilimsel araştırma projesi: Tamamlandığında sonuçları ile alanında bilime katkı yapması, ülkenin teknolojik, ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmasına katkı sağlaması beklenen bilimsel içerikli, yükseköğretim kurumu içi ve/veya dışı, ulusal ve/veya uluslararası kurum ya da kuruluşların katılımlarıyla da yapılabilecek projeler ile bilim insanı yetiştirme ve araştırma altyapısı kurma ve geliştirme projelerini, ifade etmektedir.”